3-KORKUSUZ

3.3K 222 48
                                    

2 gün geçmişti, sanki 2 yıl gibi. O gün ateş yeni kurbanlar sizsiniz yazmıştı Melihe. Açıkcası çok fazla korkmuyordum, evet bu garipti. Bugün fabrikaya gitme kararı almıştım. Melihe haber vermeden gitmek istemezdim ama yapacak bir şey yoktu, onun başını belaya sokamazdım.

Kapının önünde durup biraz bekledim, düşündüm. Neyi düşündüğümü ben de bilmiyordum. Kapıyı birkaç kez tıklattım, aynı çocuk kapıyı açmıştı. Güldü "Yediğin dayak yetmedi mi?" Onu ittirip "Çekil" dedim içeriye girerek. Arkamdan saydırdı ama çok sikim de olmadı. Hepsi bana bakıyordu. İkinci kata geldiğim de destursuz kaptanın odasına daldım.

Masa da oturmuş sigara içiyordu. "Yine mi sen?" dedi bana bakarak. "Evet ben, ne sandın kurtulacağını mı?" Masadan sinirle kalkıp yanıma geldi yine kolumu sıkıp kendine çekti. Yüzü yüzüme çok yakındı, istemsizce gözüm dudaklarına kaydı. Ulan bu beni öldürecek ben ne yapıyorum. "Sen beni ciddiye almıyorsun galiba, seni öldürürüm diyorum." dedi kolumu daha fazla sıkarken. Sırıttım "Bana yardım edeceksin Kaptan". Beni itip belinden silahını aldı, silahı bana doğrulttu "Sıkarım kafana" dedi. Korkmuyordum, korkusuzdum. Biraz yaklaşıp "bana yardım et Kaptan" dedim.

Barlas diye bağırdı birden. İki üç kişi içeriye girdi. "Bunu atın fabrikadan bir daha da içeriye sokmayın" dedi. Kolumdan tutup çekiştirdiklerin de "yardım etmek zorundasın" diye bağırdım.

Şerefsizler kapıdan öyle bir itmişlerdi ki yere kapak olmuştum. Ben bunların belasını sikeceğim ama ne zaman. Eve doğru giderken telefonum çaldı, melihti arayan. Açmadım eve gidince konuşacaktım.

Eve geldiğim de kapının önünde sinirle bana bakan melihi gördüm. "Nerdesin lan sen" sıkıntılı nefes verdim "Fabrikaya gitmiştim" dedim. "Eve girelim konuşacağız seninle" dedi melih. Eve girdiğimiz de ayakkabılarımı çıkarıp kendimi koltuğa attım sinirle yanıma gelen melih "Oğlum seni anlamıyorum canına mı susadın?" dedi.
"Yeter kapat konuyu ben ne yapacağımı biliyorum" dedim gözlerimi kapattım. Hasbinallah hasbinallah diye geveledi melih.

Uyandığımda saat çoktan 10u bulmuştu, ulan kaç saat uyumuştum ben aq. Etrafa baktım sessizlikti, melih gitmişti sanırım. Ayağa kalkıp mutfağa geçtim. Tost yapacaktım yine. Tostumu yerken instagram da gezmeye başladım. Birden aklıma Kaptanı aratmak geldi. Arama kısmına kaptan yazınca hesabı çıktı ulan heyecanlanmıştım. Hesabını inceledim sadece 5 fotoğraf vardı, kimseyi takip etmiyordu. Yakışıklıydı piç yalan yok.

Fotoğraflarına biraz daha bakıp bırakmıştım. Şimdi yine ne yapacağımı düşünüyordum. Melihe mesaj attım

-Kanka Kaptanın en çok takıldığı yer neresidir sence?

Melo; Ne bileyim oğlum bar falandır park olacak değil herhalde

-Evet haklısın, biz de gidelim mi?

Melo; Bara mı?

-Evet

Melo; Ulan mal bu güne kadar hiç gitmedik bu 1, 2 biz nereden bilelim hangi bar?

-Takip ederek?

Melo; Aklına soktuğum arkadaşım her gün bara mı gidiyordur bu adam

-Kes lan yarın gece edelim işte

Melo; Tamam yarın 11 de sizdeyim

-Tamam hayırlı geceler brom

Akşam olmuştu, acaba bu gece gerçekten bara gidecek miydi? Ulan belki de hiç bara gitmiyordur. Günahını almak gibi olurdu. Derin derin düşünürken kapı çaldı büyük ihtimal melihti. "kanka hiç açmasaydın ya" dedi melih koluma vururken. "Açtım lan geberme" Ayakkabımı giyinip çıktım "Ee gidiyor muyuz" Melih mal mısın bakışı attı "Yok kanka gitmiyoruz öylesine geldim plan iptal" dedi. Gülmemek için kendimi zor tuttum.

Melih arabasına geçti ben de arkasından gidip ön koltuğa oturdum. Kaptan büyük ihtimal arabayla giderdi bu yüzden yürüyerek gitmedik. Fabrikanın biraz uzağında durdurdu arabayı melih. "İnşallah çıkar" dedim sıkıntılı bir sesle. "Kanka çıkmazsa da çıkartırız" Bu dediğine kendisi bile inanmamıştır herhalde.

Yarım saat bekledikten sonra Kaptan ve Barlas itinin çıktığını gördük "Şimdi naneyi yediniz" dedi melo. Gülmeden edemedim "Hadi bakalım melih bey". Çok şık ve yakışıklı gözüküyordu piç Kaptan. Ulan niye bu kadar çekiciydi bu çocuk.

Tam tahmin ettiğim gibi bara gelmişlerdi. Arabadan inip içeriye girdiklerin de biz de indik, kapıda duran saçma güvenliklere laf anlatamadık başta ama girebilmiştik içeriye. Müzik son ses açıktı, yüzümü buruşturdum kulaklarım sikilmişti. Melih "Kanka ne güzel gacılar var laaan" dedi bağırarak çünkü bağırmasa asla bu seste duyamazdım. Bir masaya ilerlediğimiz de gözlerim Kaptanı aradı. Tam önümüzde ki masa da duruyorlardı, yanlarında sarışın bir kız vardı. Eli kaptanın omzundaydı.

1 saattir buradaydık, melihin dans etmediği kız kalmamıştı. Ben de sadece Kaptanı izliyordum, içiyordu kızlarla dans ediyordu öpüp koklaşıyorlardı. Sonra sarhoş haliyle çıkış kapısına doğru ilerledi, barlas çok takmamıştı o da sarhoştu. Ben de peşinden gittim, mal gibi eli havada şarkı söylüyordu. Yanına gittim "Kaptan çok içmişsin" dediğim de tek gözü kapalı bana baktı "Yine mi sen lan" dedi ayık değildi. Birden bana yaklaştı kendisine çekti. Afallamıştım ne oluyordu lan?

MAFYA SEVGİLİM-GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin