3.Bölüm

46 5 11
                                    

"Eveet hangi ikiliyi sahnemize alalım. Acaba hangi taraftan başlasak."
Sebo arada bir kahkaha atarken Eylem kafasını yere eğmiş bir şeyler düşünüyordu.

"Sebo Çolak geldi seni çağırıyor."
İçeri giren teröristin kendisine seslenmesi ile sebo kafasını deponun kapısına döndürdü.
"Tamam geliyorum.. Misafirlerim sizi biraz daha bekleteceğim üzgünüm."

"Ne yapacağız?"
Fethi soran gözlerle etrafına bakarken etrafta ölüm sessizliği vardı.
"Şu iplerden bir kurtulamıyorum ki."
Yavuz kafasını Mücahit'e çevirdi.
"Beni yere düşür."
Mücahit kafasını Yavuz'a çevirirken yüzünde şaşkınlık ifadesi vardı.
"Beni yere düşür asker."
"Komutanım ne diyorsun niye yere düşüreyim sizi."
"Yerde bir şey var, onunla ellerimdeki ipleri çıkarıcam."
Herkes kafasını geriye doğru çevirmeye çalışırken yerdeki keskin bir demir parçasını görmeleri ile önlerine döndüler.

Mücahit bir çok kez denemesine rağmen Yavuz'u yere düşürememişti, bu sefer sert bir darbe ile ikisi beraber yere düştü.
"Hay seni Keşanlı."
"Kusura bakmayın komutanım, düşüremedim ya sinirlendim."
Tüm tim gülümserken Yavuz sürünerek zor da olsa ilerideki keskin demir parçasına doğru ilerlemeye çalışıyordu. Dakikalar sonra hedeflediği yere vardı. Uzun uğraşlar sonucu sıra ile herkesin ellerini çözmeye başladı.

Önce Eylem'in elini çözdü Yavuz, Eylem koşarak Fethi'nin ellerini açmaya gitti. Fethi'nin ellerini çözdüğü zaman uzun bir süre sarıldılar.
"Aga burası sarılma yeri mi hadi çıkalım ya."
Mücahit'in sesi ile ikili ayrılırken Fethi Mücahit'e sert bir bakış atarak önüne döndü.

"Komutanım eliniz kanıyor."
Aşık koşarak Yavuz'un yanına giderken Eylem boynundaki fuları Aşık'a verdi. Fular ile Yavuz'un elini sararken işleri bittikten sonra kapının önüne doğru ilerlediler.

"Ne yapacağız?"
Ortamda ki sessizliği Çaylak bozmuştu, tekrardan sessizlik sonrası ilk konuşan Eylem oldu.
"Yavaşça çıkalım kenarda ki adamları hallederiz sonra da yaparız işte bir şeyler."
"Dışarıda kaç kişi var bilmiyoruz kalabalıklarsa halletemeyebiliriz."
Eylem Fethi'ye döndü.
"Ne yapacağız o zaman Fethi Bey?"
"Bilmiyorum."

"Kapıyı açalım. Üç diyince."
Ateş'in sesi ile herkes kapıya tekrardan ilerledi.
"Üç."
Bir kenarda Fethi ve Çaylak kapıyı açarken diğer tarafta herkes saldırmak için bekliyordu.

"Kimse yok."
İlk dışarı çıkan Eylem etrafa göz gezdirirken kimsenin olmaması oldukça dikkatlerini çekmişti.
"Nasıl yok aga nereye gitti bunlar."
"Fethi, Ateş, Eylem ve Aşık sağ tarafı kontrol edin diğerleri benimle sol tarafa bakıcak."

"Niye kimse yok." (Aşık)
"Bilemiyorum tuzak mı acaba."
"Tuzak olsa bu kadar süre beklemezlerdi saldırmak için herhalde ateş." (Fethi)
"Bu işte başka bir şey var."
"Ne var eylemcim."
"Ne bilim ben Fethi."

Tabur

"Komutanım hava saldırısı düzenlenecek yerde timinizin olabilir."
Erdem Albay şaşkınlıkla kafasını yan taraftaki askere çevirdi.
"Ne diyorsun sen."
"Ateş komutanım GPS'yi çalıştırmış ve konumları 5 dakika sonra bombalanacak yerde gözüküyor."
"İptal edin."
"Çok zor komutanım her şey hazır."
"İPTAL EDİN DEDİM."
"Talepte bulunucam komutanım"
"ÇABUK!"

off sıkıldım o yüzden direk atlıyorum
2 Gün Sonra
"Çaylak hazır mısın la."
Keşanlı odada hazırlanan Çaylak'ın odaya girmesi ile bir anlık korku yaşadı
"Abi korktum ya."
Keşanlı gülerek bakarken kendi üzerine göz gezdirdi.

"Sevgilim."
"Fethi."
"Hazır mısınız çıkalım mı?"
"Biraz daha bekleyin ne aceleniz var."
"Seni özledim."
"İsteme bahane yani."
"Bilmem öyle mi?"
"Ya Fethi hadi görüşürüz ben kızların yanına gideyim."
"Görüşürüz sevgilim."

"Hoşgeldiniz."
Su kapıdaki timin elinden çikolata ve çiçeği alarken herkes içeri girdi.
"Çok güzel olmuşsun."
"Sende baya şıksın."
Fethi ve Eylem tatlı tatlı atışırken ağır adımlarla salona doğru ilerlediler.

"Kızlar hadi kahveleri yapın bakalım."
Güler ablanın seslenmesi ile önde Su arkasında diğer kızlar mutfağa ilerledi.
"Tuz koyucak mısın?"
Su kahveleri yaparken Nazlı'nın seslenmesi ile arkasını döndü.
"Bilmiyorum ya koysam mı acaba."
"Koyma ya yazık çocuğa."
"Ya Bahar, koy Su sen bakma buna Eylem sence koysun mu?"
"Hı."
Eylem camdan dışarıyı izlerken kızların muhabbetini duymamıştı.
"Dalmışım yine ne dedin Nazlı."
"Ya Nazlı tuz koy diyor Bahar koyma diyor sence koymalı mıyım?"
"Sen bilirsin canım, acı çektirmek istiyorsan koy."
"Koymuyorum."
Nazlı of çekerken Bahar mutlu olmuştu, Su kahveleri bardaklara koyduktan sonra hep beraber salona ilerlediler.

"Verdim gitti!"
Tüm ev alkış sesleri ile yankılanırken arkadan Keşanlı'nın erik dalı açması ile yavaştan dans etmeye başladılar.

"Fethi.."
"Söyle güzelim."
Tüm herkes geç saatlerde dağılmıştı, Fethi ve Eylem eve doğru yürürken uzun zaman sonra kendilerini huzurlu hissediyorlardı.
"Biz ne zaman evlenicez."
Fethi bir anda duraksayınca Eylem gülümseyerek önünde duran Fethi'ye baktı.
"Sen evlenmek istemiyorsun Eylem."
"Hâlâ istemiyorum zaten ama bir heves ettim."
"Eylem dalga mı geçiyorsun."
"Ya hayır dalga geçmiyorum kafam çok karışık Fethi."
Fethi Eylem'in elini tutarken yürümeye devam ettiler.

Kısa süre sonra eve vardıklarından Fethi kışlaya gitmek için kapıdan geri döneceği sırada Eylem'in seslenmesi ile arkasını döndü.
"Burada kalsana bu gece."
Fethi gülümseyerek Eylem'e döndü.
"Gitmem lazım sevgilim, bu aralar biraz hareketlilik var her gün kışlada kalmamız gerekiyor."
"Dikkat et."
Fethi Eylem'e sarılarak kışlaya gitmek için binadan ayrıldı.

Merhaba! Ben geldim okul falan 3 güne anca atabildim bölümü. Kısa gibi bu bölüm hiç içimede sinmedi zaten ahahahahaha bölüm hakkında yorum yapar mısınız bebekler💗

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 09, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Sessizlik Senfonisi Where stories live. Discover now