ωon yedinci bölümω

378 16 10
                                    

-Ekipler eve geldiğinde ortalık çok sessizdir.
Kenan:Herkes çok dikkatli arkadaşlar.
Rıza:Aylin burdaysa eğer  her zamankinden daha da dikkat etmemiz lazım.
Hakan:Hadi girelim artık. Ne bekliyoruz?
Hüsnü:Hakan sen geride kal.
Hakan:Abi..
Mesut:Geride kal Hakan.. Girelim hadi.
-Ekip eve girer ancak ev boştur. Her yeri didik didik ararlar ancak kimseyi bulamazlar. Hakan, Aylin'in tutulduğu odayı bulur. Etrafa bakınırken yerde bir bileklik bulur.
Hakan:(bağırarak) Allah kahretsin!
-Hakan'ın sesini duyan Mesut, Selin ve Berk odaya gelirler.
Berk:Hakan!?
-Hakan elindeki bilekliği gösterir.
Hakan:Burdaymış.. Allah kahretsin kaçırdık!
Selin:Emin misin?
Hakan:Eminim Selin.. Bu bileklik doğum gününde benim aldığım hediye...Kaçırdık Allah kahretsin yaklaşmıştık o kadar kaçırdık ya.
Mesut:Bulucaz bulucaz...
...
Samet:Abi hastanede ya anlarlarsa?
Gökhan:Bir şey olmayacak, sür sen...
-Aylin'in sancısı hala devam ediyordur. Ağlayarak kendi kendine konuşur.
Aylin:Dayanamam, size bir şey olursa dayanamam, yaşayamam bu kez ben...
Gökhan:Bana bak hastanede ağzını açar bir şey belli edersen o bebeklerini anında kaybedersin Aylin.
Aylin:Tamam, yetiştir yalvarırım yetiştir hastaneye.
Gökhan:Samet hastanede kim diye soran olursa uyduruyoruz bir şeyler unutma.
Samet:Tamam abi merak etme sen.
-Aylin'i hastaneye getirirler. Doktor hemen müdahaleye alır. Aylin hala ağlıyordur.
Doktor:Aylin hanım, sakin olun bebekleriniz gayet iyi.
Aylin:Gerçekten mi? Görebilir miyim?
Doktor:Tabi, bakın kalp atışları bile çok iyi.
Aylin:Ama çok sancım vardı.
Doktor:Ikiz gebelik son aylar gayet normal.. Bir de stres ve üzüntü yaşadıysanız eğer o tetikledi muhtemelen.
Aylin:Hı hı.. İyiler gerçekten değil mi?
Doktor:İyiler ama dikkatli olmanız, stresten uzak kalmanız gerekiyor. Yoksa bu kez iyi diyemem.
Aylin:Anladım..
-Gökhan da odaya gelir.
Gökhan:Doktor bey durum ne?
Doktor:Eşiniz mi?
-İkisi de duraklar. Gökhan cevap verir.
Gökhan:Yok, kız kardeşim.. İyiler değil mi?
Doktor:İyiler ama bundan sonra dikkat etmeniz gerekiyor.
Gökhan:Merak etmeyin.. Çıkabilir miyiz peki?
Doktor:Serum bittikten sonra çıkabilirsiniz, yazdığım ilaçları aksatmadan kullanın Aylin hanım ayrıca dikkatli olmanızı, stresten uzak kalmanız gerektiğini üstüne basarak söylüyorum.
Aylin:Hı hı...
-Doktor odadan ayrılır.
Gökhan:Hadi yine yırttınız.
Aylin:Allah senin belanı versin Gökhan.
Gökhan:Tabi tabi.
...
|Emniyet|
-Herkes merkezdedir.. Hakan köşeye oturmuş elinde evde bulduğu bileklik vardır. Selin ve Gökçe'de Hakan'ın yanındadır.
Selin:Hakan kahve ister misin iç kendine gel.
Hakan:5 Mayıs..
Selin:Ne?
Hakan:Bugün 5 Mayıs Selin.
-Selin biraz düşünür ne olduğunu hatırlar. Hakan saatine bakar.
Selin:Hakancım...
Hakan:Hatta tam da şu saatlerde kıyılmıştı nikahımız. Hatırlıyorsun değil mi nasıl heyecanlıydık o gün... Ben geç kalınca Aylin nasıl kızmıştı. Nikah sonrası kabus olsa da Aylin çok güzeldi.
Gökçe:Hakan hiçbir şey bitmiş değil, bulucaz Aylin'i.
Hakan:Sürpriz hazırlamıştım ona ben..(Selin'e dönüp) Biliyorsun her sene kutlarız. Ayrıyken bile isimsiz çiçekle kutlamıştım anlamıştı ama Aylin laf çaktırıp durmuştu.
-Selin gülümseyerek kafasını sallar. Hakan'ın yüzünde ufak bir tebessüm oluşur.
Hakan:Buraya ilk geldiğimizde bir restoranta gitmiştik, Aylin seviyordu orayı. Orda yemek yiyecektik. Bir elbise almıştım ona, çok beğenmişti ama üstüne göre bulamamıştı kilo aldı ya. O elbiseden bulup aldım, evde dolabında duruyor... Çok güzel planlar yapmıştım bugün, bu akşam için. Ama şimdi bir şerefsiz yüzünden yerle bir oldu her şey.
...
-Saatler geçer hiçbir iz bulunmaz. Hakan iyice perişan haldedir.
Rıza:Hakan bir iz bulana kadar git dinlen hadi, iyi gözükmüyorsun.
Hakan:Yok baba, gidemem bir yere.
Kenan:Hakan, Rıza müdür haklı. Sen git dinlen biraz, anında haberin olur bir iz bulunca.
Hakan:Amirim olmaz.
Mesut:Bizde geliyoruz hadi Hakan.
Hakan:Mesut abi..
Mesut:Aslanım iki gündür gözünü kırpmadın, yemedin içmedin. Gidelim size biraz dinlen.
Hüsnü:İtiraz etmeye hakkın yok aslanım hadi.
Hakan:Abi ya.
Rıza:Selin, Mesut, Ali sizde gidin Hakanla.
Ali:Bir iz falan bulursanız hemen arayın baba.
Rıza:Merak etmeyin.
Berk:Müdürüm sizde gidip dinlenseydiniz biraz, geldiğinizden beri ayaktasınız.
Rıza:Olmaz, burdayım ben.
Hüsnü:İyiyiz biz aslanım, eyvallah.
Gökçe:O zaman birer kahve alır mısınız beklerken için en azından.
Hüsnü:O çok iyi olur bak.. Gökçeydi değil mi?
Gökçe:Evet, başkomiserim.
-Gökçe kahve yapmaya gider.
Rıza:Aylin'in kahveleri pek içilirdi hatırlıyor musun Çoban?
Hüsnü:Hatırlamaz olur muyum baba.. Her sabah hazırlardı sen gelir gelmez.. Ee kaç yıl onun elinden içtik kahveleri.
Rıza:Hadi be kızım...
-Kahveler içilirken diğerleri de oturuyordur.
Kerem:Hakanla Aylin ne kadar eskiydi başkomiserim sizin ekipte? Yani o kadar samimisiniz ki buraya kadar geldiniz kaç defa onlar için.
Hüsnü:Valla Kerem kaç yıl oldu bilmem ama aileyiz sonuçta gelmek boynumuzun borcu. Aylin'de Hakan'da kardeşlerimiz.
Rıza:Hepsi evladım ekipte ama Aylin kızım sayılır bir nevi.. Yıllar önce burda tanıdım onu. Bu emniyetin önünde tuttum elinden.
Hüsnü:Gencecik kızdı ekibe katıldığında.. Şimdi anne olacak. Ne çabuk geçti yıllar değil mi baba?
Rıza:Hemde nasıl Çoban.. Gözümün önünde büyüdü desem yalan olmaz çocuklar.. Aylin herkesle ağladı herkesle güldü, ekibi ailesi bildi Hakan gelene kadar.
Hüsnü:Hakan dünyası oldu onun.
Gökçe:Çok acı çekmişler ama.. Şimdi bir de bu olanlar.
Hüsnü:Düzelecek düzelecek her şey iyi olacak...
...
|AyHakEv|
-Selin, Mesut ve Ali, Hakanla birlikte eve gelirler.
Selin:Bir şeyler hazırlayayım mı aç mısınız?
-Hakan kafasını sallar.
Hakan:Benim canım bir şey istemiyor siz bakın keyfinize aç kalmayın.
Mesut:Çay kahve bir şey getir sen bize.
Selin:Tamam...
-Aradan birkaç saat geçer ancak hala haber yoktur. Hakan üst kata çıktığında çocuk odasının kapısını açık görür ve içeri girer. Aylin'in en son aldıkları beşiğin içinde duruyodur. Hakan iki minik tulumu eline alır.
Hakan:Özür dilerim babacım... Yine sahip çıkamadım. Ne sizi ne de annenizi koruyamadım. Daha birkaç gün önce nasıl hayaller kuruyorduk değil mi bu odada? Sizin gelmenizi annenizle heyecanla beklerken şimdi tek başıma, yalnızım. O kadar acının, ayrılığın üstüne ilaç olacaktınız siz.
-Hakan yere oturup ağlamaya başlar. Bir süre orda kalır. Salona indiğinde Selin kanepede uyuyakalmıştır,Mesut telefonda bir haber olup olmadığını soruyordur.
Hakan:Abi?
Mesut:Aynı kardeşim, bir gelişme yok.
Hakan:Kafayı yemek üzereyim çok az kaldı.
-Aradan saatler geçer gece yarısı Ali'de uyuklamaya başlamıştır. Mesut ve Hakan balkonda oturuyordur. Hakan artık delirecek gibidir. İkili gelen telefon sesiyle irkilir. Hakan'ı görüntülü arayan tanımadığı bir numaradır. Hakan telefonu açar açmaz karşısında Aylin'i görür.
Hakan:A-Aylin! Aylin iyi misin Aylin ses ver.
Mesut:Aylin!
-Mesut ve Hakan'ın sesine zaten tetikte olan Selin ve Ali uyanır.
Selin:Ne oluyor?
-Gökhan kameranın önüne gelir.
Gökhan:Özlemişsinizdir birbirinizi hasret giderin dedim komiserim.
Hakan:Ulan şerefsiz seni öldürürüm bırak karımı!
Gökhan:Sakin komiser sakin. Bak karın burda gösterdim hasretlik çekmeyin diye.
Hakan:Bırak onu bırak!
Gökhan:Kocan seni çok merak etmiş Aylin. Selam desene ona,iyi olduğunu söyle.
Hakan:Aylin, bitanem.
Aylin:Hakan merak etme, iyiyiz biz.
Hakan:Aylin kurtarıcam sizi, dayan sevgilim. Bak Mesut abiler, Rıza baba, Ali herkes geldi seni bulmaya.
Aylin:Mesut abi..
Mesut:Aylin'im kardeşim dayan.
Ali:Aylin dayan canım.
-Aylin gözleri yaşlı, gülümseyerek kafasını sallar.
-Gökhan elinde silahla kameranın önüne gelir.
Gökhan:Sen kurtarıcam falan diyorsun komiser de ya her şey için geç olursa? Ya ben şimdi şu an sıkarsam karına?
Hakan:Sakın lan sakın. Onun saçının teline zarar gelsin seni bağırta bağırta gebertirim.
Mesut:Şerefsiz herif! Bırak kızı.
Gökhan:Ne siz beni bulursunuz ne de ben Aylin'i bırakırım.
-Gökhan silahı Aylin'e doğrultur.
Aylin:Hakan seni çok seviyorum.
Hakan:Bende seni güzelim.. Merak etme kurtarıcam seni, dayan nolur.
-Kamera başka yöne çevrildiği anda tek el silah sesi gelir ve ardından telefon kapanır. Telefon kapanır kapanmaz Hakan kendini kaybeder.
Hakan:Aylinn..! Aylin hayır Aylin... Allah kahretsin gitti gitti Aylin.
-Hakan elindeki telefonu fırlatır ve etrafı dağıtmaya başlar. Masada ki bardaklardan dolap üstündeki çerçevelere kadar her şey yerle bir olur.
Hakan:Allah benim belamı versin. Allah beni kahretsin, koruyamadım sahip çıkamadım karıma.
-Hakan kendini o kadar kaybetmiştir ki ne Mesut ne de Ali, Hakan'ı tutamaz.
Mesut:Selin ambulansı ara bir şey yap, hadi.
Ali:Hakan kardeşim, dur bi.
Mesut:Aslanım.
Hakan:Allah belamı versin benim ya!
-Hakan o kadar büyük sinir krizi geçirmiştir ki elleri bile paramparça olmuştur. En sonunda kendini yerde bulur. Nefes nefese ağlayarak konuşur.
Hakan:Gitti.. Karım, doğmamış çocuklarım gitti...

                             ✧✧✧

YENİ BÖLÜM SİZLERLE. UMARIM BEĞENİRSİNİZ 💙

Seninle Yeniden Where stories live. Discover now