21. Bölüm: İncelikler Yüzünden

En başından başla
                                    

"Geçecek , geçecek , kahretsin ! Geçmeyecek ! Geçmeli , Lal! Hayır Çiçek! Havuz !" Ediz ne dediğini  bilmiyor bana sarılmış bir halde sayıklıyordu.

Belki daha çok üzüldüm.

Elleri titriyordu.

Ona karşılık vermek istemedim. Diğer tüm günlerin aksine bugün ağlamıyordum.

Bir minicik kız çocuğu bak

Ağlamayacaktım.

Duruyor orada hala

Ağlamamalıydım.

"Çiçeğim..." Ediz abimin güçlü kolları arasından çıkıp hızla kapıya koştum.

Anlatamam gördüklerimi o neşeli çocuğa
Bu evde kimse benden daha hızlı koşamazdı.

Güzel kaçardım.

Kapıyı açtığım gibi bana seslenmelerini umursamadan ve nereye gittiğimi bilmeden koşmaya başladım.

"Lal! Dur ! Lal!" arkamdan birisi bağırıyordu ama kim olduğunu bilmiyordum.

Sadece koşuyor, gerçeklerden kaçıyordum.

Bir ormanın içine girdim. Ürkütücüydü.

O evden değil.

"Lâl ! Bekle babacım düşeceksin!"

Rasim Demir.

Babam.

Arkama dönmedim.

İzledikleri gerçekler günden güne bir kadının ruhunun intiharı ve küçük kızının ölüşüydü.

Annemin yüzü zihnimde bu aralar silikti onu yeniden tüm güzelliği ile görmüştüm.

Bu bana lütuftu.

"Lal!"

Tam o sırada ayağım büyükçe bir taşa takıldığında yere şiddetli bir şekilde düşmüştüm.

Dizlerimin parçalandığına emindim.

Babam hızla yanıma gelip beni yerden kaldırmaya çalışsa da ayağım çalıların arasına girdiği için çıkmamıştı.

Babam ağlıyordu.

Ağlayarak "Dur babacım çıkaracağım seni oradan dur" demiş , çalıları kenara hafifçe çektikten sonra beni kol altlarımdan tutup kucağına çekmişti.

Artık bir ağacın dibinde babamın göğsünde yatıyordum.

Artık bir ağacın dibinde babamın göğsünde yatıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hayır , ağlamıyordum.
Bugün ağlamak istemiyordum. Hem annemi görmüştüm daha ne isterdim ki?

"Güzel kızım benim..." diyerek hıçkıran dağ gibi adama baktım.

LALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin