Benim ruhum delik delikti. Biri benim anahtarımı bulup açsa ve o ruhu çıkarsa , ruhumun üzerindeki yanık izlerinden , hayal kırıklığı izlerinden , acı izlerinden doğan büyük delikleri görürdü. Bense o ruhu içimde taşıyandım.
Simay İpek
•19/12/21•
•...
Heelllooo Günün ikinci bölümüyle karşınızdayım. Umarım beğenirsiniz. Sizi çok seviyorum ❤️ Bölüm şarkısı:Cem Karaca-Bu Son Olsun en sevdiğim şarkıı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ve bölümle ilgili fotoğrafımızz.
İyi okumalaarr ❤️
...
Lal Demir
Evin bahçesinde bulduğum yavru kedimi Safir abim elimden almış ve veterinere götüreceğini akşam da eve getireceğini söylemişti.
Bana yarım saat önce mesajda ise kedinin erkek olduğunu isminin ne olmasını istediğimi sormuştu.
Ben de Harley demiştim. Aslında ben Korsan olsun istemiştim ama Yusuf ve Hazar , Harley ismini çok beğendiklerini kediye çok yakışacağını söylemişlerdi.
Harley biraz kız ismi gibi gelse de bu algımı Safir abimle yıktıktan sonra bunu dert etmemiştim. Ardından biraz daha düşündükten sonra kabul etmiştim çünkü cidden çok yakışacaktı.
Alt tarafı kedi Lal!
Okula geldiğimde beni kapıda Latif karşılamış kusursuz beyaz yüzündeki morluğu bana göstermemek için büyük çaba sarf etmişti.
Şimdi sınıfa doğru yürüyorduk.
"Dün , bir şey olmadı değil mi ?" demişti ensesini kaşıyarak.
Dün gece aklıma gelince duruldum. Babamın dizimde yatarak ağlamasını hatırladım.
Üçüzüm varmış benim. Belki hayatta olsaydı bana Hazar gibi davranmazdı değil mi ?
Bunu Latif'e anlatmalı mıydım ? Tek arkadaşım oydu derdimi dökebilir miydim ?
Vazgeçtim.
"Hayır , merak etme bir şey olmadı," dedim gülerken.
"O zaman tamam," dedikten sonra sınıfa girmiştik.
Ben ön sırada oturduğum yere geçtiğimde Latif de kendi sırasına geçmişti.
Ders Fransızca'ydı.
Aslında Fransızca'yı çok iyi biliyor kendimce hikayeler yazabiliyordum ama içimde Fransızca konuşabilmek ukde kalmıştı.
Hep hayal etmiştim.
O yüzden bu derse çok katılmazdım , hoca bana bir şey sorduğunda ise kağıda Fransızca yazar gösterirdim.
Hoca da beni çok zor durumda bırakmak istemiyor olacak ki beni çok müdahil etmez , bana Fransızca bir kitap getirir ve defterime ders sonuna kadar geldiğim yere kadar çeviri yapmamı isterdi.
Hoca yine önüme bir kitap bıraktığında hemen çeviri yaptığım defterimi açtım ve direkt sözcükleri çevirmeye başladım.
