Part 2- Bölüm 24

Începe de la început
                                    

"Tamam" o sırada Keiji onu yavaş yavaş öpmeye başladı. Boynunu dudaklarını öpüyordu. İlk defa bu kadar yakınlaşmışlardı. O da çok heyecanlıydı. Biraz rahatladığını hissettikten sonra sordu "Çıkarabilir miyim üzerini?"

"Tamam."

Bokuto heyecanla onları izliyordu. Keiji yavaş yavaş kıyafetlerini çıkardı. Boynunu ve göğsünü öpmeye devam etti. Onu bunaltmak istemiyor hep tepkisini dikkatle izliyordu. Sonra eline biraz kayganlaştırıcı döküp ısıttı. "Rahat ol tatlım" dedi öpücüklerin arasında. Yavaşça penisini okşamaya başladı.

Bedeninin kaskatı olduğunu hissediyordu "çok seksisin bebeğim" kulağına fısıldadı. Kulak memesini ısırdı hafifçe "çok güzelsin." Sonra onları izleyen sevgilisine döndü "Bo buraya gel bebeğim."

Bokuto saniyeler içinde yanlarındaydı. Kei'nin arkasına geçip sırtına sarıldı, kollarını göğsüne sarıp boynunu öpüp meme uçlarını hafifçe okşamaya başladı. Arada uznıp Keiji'yi öpüyor, kalçasını sıkıyordu.

Kei'nin hafifçe inlediğini duyunca her şeyin yolunda olduğunu anladı. Kendi penisini de aldı elinin arasına. Elini biraz hızlandırdı. Kei'nin nelerden hoşlandığını tespit etmesi biraz zaman alacaktı ama şimdiden sevgilisi iyi hissediyor gibiydi. Orgazmın yaklaştığını hissediyordu hem kendinde hem sevgilisinde. İyice hızlandı. "K-Keij"

"Bebeğim, boşalacağım" Keiji inledi hafifçe. Bu Kei'ye yetmişti belli ki. Kasıldı bedeni sonra sevgilisinin eline boşaldı.

Bokuto Keiji'nin elini peçetelerle silip Kei'nin sırtına sarıldı. Keiji onu kollarının arasında sarmıştı. Nefes nefeselerdi, yavaşça sakinleşiyorlardı.

"Tsukki bebeğim çok çok güzelsin" Bokuto mırıldandı.

"Tatlım iyisin değil mi? Bunalmış hissediyor musun?"

"İyiyim" gülümsedi ona. "çok iyiydi"

"Benim için de müthişti tatlım" dudaklarını öptü "Seni seviyorum."

"Ben de seni" sonra Bokuto'ya döndü "Seni de" kızarmıştı biraz.

"Tsukki bebeğim benim. Seni seviyorum"

Keiji gülümsedi onlara bakıp. Hem Bokuto'nun aklını bulandıran düşüncelerden biraz uzaklaşmasını sağlamış hem de Kei'yle yakınlaşarak kendini kötü ve uzak hissetmesini engellemişti. Beklediğinden uzun sürmüştü bu süreç ama sorun etmiyorlardı.

Uzun süre birbirlerine sarılıp yattılar. Tenlerinin sıcaklığını hissetmekten çok keyif alıyorlardı. Keiji yavaşça saçlarını okşuyordu sevgilisinin. Bu kadar açık renk saçları hiç görmemişti. Güzelliğine hayran oluyordu. Baktıkça daha çok aşık oluyordu böyle bir şey mümkünse.

"Beraber duşa gidelim mi?" dedi Bokuto Kei'ye.

"Şey olur."

"Bebeğim sen de gel." Keiji'yi dürttü.

"Üçümüz için çok dar tatlım, sen Kei'yle git"

"Tamam."

Kei'yi elinden tutup götürdü. Keiji kendi kendine gülümseyerek yerleşti yatağa. Bokuto'nun Kei'yle böyle ilgilenmesi ve onu şımartması çok hoşuna gidiyordu. Başta korkmuştu onun ilgisini paylaşmaktan ama şimdi hiç rahatsız olmadığını fark ediyordu. Üçünün birlikte çok çok mutlu olacağına dair inancı her gün pekişiyordu.


Ancak sınavlara iki hafta kala bu keyifli günleri sonra erdi. Bokuto'nun babası arıyordu. Bokuto duyacaklarından korkarak açtı telefonu.

"Bokuto nasılsın?"

Heaven in Your ArmsUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum