0.8

204 27 3
                                    

Özür dilerim ama profilinde yeni hikaye var The Skinny diye okursanız çooook mutlu olurum.

****

-Luke-

Tek yaptığım şey bütün gece zırlamakta olsa bir şey demedi ve yanımda kaldı.
Sonunda itiraf etmiştim işte.
Ona karşı boş olmadığımı ve artık fark etmesini istediğimi.
Bir bebek gibi ağlamaya başladığımda kollarını bedenime sardı.
"Özür dilerim Luke. Böyle olsun istememiştim." dediğinde kollarımı onun beline dolayarak ona daha fazla yaslandım. Aptal bir dizi çekiyor gibiydik ve bu gerçekten çok saçma geliyordu.
Kendime yalan söylemeyecektim.
Erkeklerden hoşlanıyordum. Bildiğiniz tam anlamıyla homoseksüeldim. Bunu her ne kadar istemesemde yapabileceğim bir şey yoktu. Ve dahada kötüsü kardeşim saydığım insana arzu besliyordum. Şuan tam anlamıyla savunmasız bir kız gibiydim.

Kısa parmakları saçlarımın içinden geçtiğinde gözyaşlarımı tişörtünün üzerine sildim. Kasabanın en belalı çocuklarına bak. Biri kız gibi ağlıyor, biri ise onu teselli edeceğim diye uğraşıyor.

Ben ağlamayı kesene kadar yanımda durdu. Peçete uzattı, sıcak bir çay yaptı.
Halimize gülmek istiyordum. Sevgilisinden ayrılmış liseli kızlar gibi gözüküyorduk.

Daha sonra ise kalkmama yardım ederek beni odasına götürdü. Kendi yatağı çift kişilikliydi, sürekli onun yattığı tarafa yattım. Işığı kapatıp içeri gitti. Her ne kadar istemesemde kendimi uykuya bıraktım.

Beni uyandıran şey ayak sesleri oldu. Sırtım kapıya dönük olduğu için kimin olduğunu göremedim. Işık açıldı ve ayak sesleri dahada gürültülü gelmeye başladı. Michaeldı bu. Üzerindeki tişörtü çıkarıp attı ve sonra tekrardan ışığı kapattı. Üzerimdeki örtüyü hafifçe çekip, yanıma uzandığında kalbimin daha hızlı attığını hissettim. İşaret parmağı omzumun üzerinde küçük daireler çizdi.

"İyi geceler küçük Lukey."

****

Sabah uyandığımda kolumu yan tarafıma attım. Boştu.
Üzerimdeki örtüyü tekmeleyerek yataktan çıktım. Hava tam olarak aydınlanmamıştı ve hafif bir serinlik camdan içeri giriyordu. Mutfağa gittiğimde Michael beceriksizliğini konuşturarak bir şeyler hazırlıyordu. Dolaptan kendime bir meyve suyu çıkardım ve bardağa koyma ihtiyacı bile bulunmadan onu kutudan içtim. O kadar iyi gelmişti ki. Yeniden uyandığımı hissettmiştim.
"Günaydın." dedi elini havluya silerek.
"Günaydın. Ashton yok mu?" Dedim gözlerimi ovuşturken.
"Hayır. Eminim barın birinde sızmıştır. Ya da bir kızın evinde."
"Calum'u uyandırayım." dedim içeri geçerken. Tabiki imkansızı deneyeceğimi tekrardan unutmuştum.
Bu çocuğu bir gün düzgün bir şekilde uyandırmayı başarabilirsem kiliseye gidicektim. Michael elindeki sigarayı söndürüp odanın içine girdi.
"Şu domuzu hala uyandıramadın mı?"
"Sence?"
"Alt tarafı şunu yapacaksın." dedi yanıma gelip ve Calum'un taşaklarına yumruk attı.
Calum yatakta zıplayarak neredeyse tüm Avusturalyayı yerinden oynatıcak bir şekilde çığlık attı. Kulaklarımı göstermek için doktora gidicektim.
Michael, Calumun dolabını karıştırıyor ve içindeki kıyafetleri etrafa savuruyordu.
"Sikeyim! Kısır kaldım sizi orospu çocukları!"
" O lanet siktiğim çeneni kapat Hood." dedi Michael dolabını hala dağıtmaya devam ederken.
"Kemiklerimi kırsan bu kadar acımazdı." dedi yatakta kıvranmaya devam ederken.
"Sikeyim seni. Hiç mi takım elbisen yok be?" Dedi Michael buraya dönerken.
"Umarım penisin kopar. Bende takım elbise ne arasın hıyar? Oradan iş adamına mı benziyorum."
"Senin biraz önce ezilmiş taşaklarını satarsak bir tane takım elbise alabilirim."
"Lanet olsun. Takım elbiseyi ne yapacaksın be?"
" Ateşli bir hatunla pahalı bir restoranta gideceğim Calum."
Boğazımın kuruduğunu o an hissettim. Sanki küçük dilimi yutmuş gibiydim ve bacaklarım tutmuyordu. Daha önceki ilişkileri en fazla bir hafta sürücek şeylerdi daha önce hiç böyle ciddi bir şey girişiminde bulunmamıştı. Yanağıma bir tokat indirilmiş gibi hissettim.

Lanet olsun ki Michael Clifford orospusuna deli gibi aşıktım ve onu vücudumdaki kıl bile onu kıskanmaya devam edecekti.

O erkeklerden hoşlanmıyor Luke.

O senin gibi değil.

O senin abin.

Arzulayacağın kişi değil.

Sen sadece aptal bir çocuksun.

Ve o da öyle.

Sen erkeklerden hoşlanıyorsun, o ise normal olanlar gibi kızlardan.

Fakat her ne kadar sahip olamayacağını bilsende, onu tüm kalbinle arzulamaya devam ediyorsun.

Çünkü bu sensin Luke. Tanrı bile seni değiştiremeyecek.

Be My Forever//mukeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin