"Ne yazıyorsun?" Bokuto yanına zıplayıp oturunca defterini kapadı aniden.

Bokuto şaşırmıştı belli ki "A-ah özür dilerim" dedi, doğruldu hemen. "Günlük falan mı yazıyordun? Rahatsız etmek istemedim."

"Rahatsız etmedin Bo, afedersin." dedi defteri yanına bırakıp. "Gel." dedi kollarını açarak.

Bokuto gülümseyip kollarının arasına süzüldü. "Günlük yazdığını bilmiyordum."

"Hayır günlük değil."

"Birine mektup falan mı yazıyordun?"

"Hayır Bo." duraksadı.

"Ne olduğunu söylemeyecek misin?" Bokuto kocaman masum gözlerle ona bakıyordu.

"Şey, ah söylerim ama dalga geçme benimle tamam mı?" yanaklarının hafifçe kızardığını hissetti.

"Tatlım" Bokuto güldü daha sıkı sarıldı ona. "Neden dalga geçeyim ki? Bana söyleyebilirsin rahat ol."

"Tamam. Şey ben bir şeyler yazıyorum. Yani öykü falan gibi."

"Gerçekten mi? Harika bu!"

"Şey yani güzel bir şeyler falan değil. Sadece çok sıkılırdım." içini çekti. "Elimde sadece kitaplarım ve defterlerim olurdu. Hala da öyle. Ben de sıkıntıdan yazmaya başladım."

"Harikasın Keiji. Çok etkileyici."

"Değil saçma sapan şeyler işte."

Onu duymamış gibiydi "Ee ne üzerinde çalışıyorsun şimdi?"

"Bir roman, fantastik gibi ama tabii düzeltilecek şeyler var."

"Keiji müthişsin, önceden hep öykü mü yazıyordun?"

"Evet bu yazdığıma geçen yaz başladım. Baya yazdım ama sonra ara verdim. Sen biraz dikkat dağıtıcıydın" kıkırdadı.

Bokuto onu öptü tekrar "Bu harika gerçekten." Sonra durgunlaştı "S-sanırım şimdi istemezsin ama sen de istersen, yani sen istediğin zaman okuyabilir miyim yazdıklarını?"

Keiji kızarmıştı "Vakit öldürmeye değmeyecek şeyler Bo." dedi gülerek. "Boş ver"

"Saçmalama, çok çok isterim. Ne vakit öldürmesi harika olduğuna eminim."

"Hayır harika falan değil. Öylesine şeyler."

"Bir gün izin verirsen çok sevinirim tatlım." sevgilisinin yanağını öptü.

"Tamam Bo." hafifçe gülümsedi. "Belki bir gün."

"Keij?"

"Hmm?"

"Tatlım bilgisayarda yazmak daha kolay değil mi? Alsana bilgisayarımı."

"Gerek yok Bo, alışığım böyle yazmaya."

Uzanıp bilgisayarını aldı. "Bak tatlım, şöyle dosya açılıyor, sonra buradan şifre koyabilirsin. Bak söz veriyorum açık bir şey kalsa bile yani unutsan bile bakmam ben. İstediğin şifreyi koy. Böyle daha rahat olursa eğer al lütfen. Yazdıklarını da bilgisayara geçirebilirsin. Önceden yazdıklarını da. Ne istersen yap tamam mı? Güvenebilirsin bana."

"Bo" Keiji duygulanmıştı. Ne kadar kibar ne kadar ince düşünceliydi. "Şimdilik elimle yazmaya devam edeyim defterim bitince alırım belki hmm?"

"Tamam bebeğim" Bokuto uzanıp burnunun ucunu öptü.

Keiji kıkırdadı, dudaklarına küçük bir öpücük kondurdu.

Heaven in Your ArmsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin