Sensiz Olmaz||Tamamlandı||

Selda Yelkıran Offline

"Kurt..." dedim sonunda bıkmış bir sesle. Gözleri, anında yoldan bana dönerken gözlerimi devirdim.

"Elini çeker misin artık?" bir şey demeden önüne döndü ve arabayı sürmeye devam ederken elini çekmedi.

Eli nerede miydi?

Karnımda.

Mezarlıktan çıktığımızdan beri elini karnımdan ayırmamıştı.

"İkiz bebeklerimiz olacak," diyerek mırıldandığında onu izliyordum. Şoku üzerinden az da olsa atmıştı ama etkisi hala sürüyordu. "İnanamıyorum."

"Eli-" dememle Kurt'un telefonu çaldı. Anında gözüm arayan kişiye kaydığında Kurt, karnımdaki elini çekmek üzereydi ama eline şaplak atıp çatık kaşlarımla ona baktım.

"Elini çekersen seni gebertirim Kurt!" şaşırdı. Ona aldırmadan telefona uzanıp elime aldıktan sonra sessize aldım ve Kurt'a baktım tekrar.

"Öncelikle, arabayı kenara çeker misin?" endişe dolu gözleri beni bulurken yüzümü inceledi.

"Bir şey mi oldu? Miden mi bulanıyor?"

"İyiyim ben Kurt. Arabayı kenara çek lütfen..." dediğimi yaptı.

Kurt'un telefonunu açtığımda şifresini hala değiştirmediğine şaşırmıştım ama tepki vermedim. Arayan kişilere geri dönüp onu aradığımda sanki telefonun başında bekliyormuş gibi anında açmıştı.

"Kurt, neredesin?" yüzümü tiksintiyle buruşturdum. Sesinden bile yav*aklık akıyordu. "Ne oldu?" dedi Kurt ne yaptığımı anlamaya çalışarak, ona cevap verirken.

"Dün gittiğimiz kafede buluşalım mı? Sana söylemek istediğim bir şey var." Kurt, reddedecek gibi olduğunda uzanıp ağzına vurdum ve başımı iki yana salladım.

Tamam de, diyerek dudaklarımı oynattığımda kaşlarını derinden çatmıştı.

"Tamam. İki saate geçerim." dedi sorgulasa bile dediğimi yapıp. Aferin.

"Tamam. Görüşürüz canım," diyerek telefonu kapattıktan sonra dişlerimi sıktım.

Canını si*eyim senin!

Aklıma gelen yeni bir planla anında sinsice sırıtmaya başladığımda Kurt'un tepkisi dikkatimi çekti ve bir an da ağzımdan kahkaha kopuverdi.

Bekle sen Kurt. Bu daha hiçbir şey.

Bir de sen oraya gittikten sonra yapacaklarımı gör.

*****

Gönderen:Siz

Her şey hazır değil mi?

"Güzelim," diyerek seslenen Kurt'a göz ucuyla baktım. "Efendim?"

"Kimle konuşuyorsun?" omuz silktim.

"Birisiyle..." kaşları çatıldığında ona göz kırptım ve bakışlarımı telefona çevirdim.

Gönderen:Yaman

Hazır, fıstığım. Bana mesaj atman yeterli. Haberlerini izliyor olacağım. ;) 

Kıkırdadığımda Kurt'un sinirlendiğini biliyordum ama aldırmadım. Telefonumu kapattım ve derin nefes aldıktan sonra Kurt'a döndüm.

"Şimdi inebiliriz hayatım," diyerek sevimli bir şekilde tebessüm ettiğimde gözlerimi de kırpıştırmayı ihmal etmemiştim.