1.4

3.5K 346 434
                                    

kazutora
chifuyuu
bajilerde yemek yicez bu akşam sen de gelsene :"
piç davet etmedi seni dimi

chifuyu
aaa gerçekten mi
gelirim kim kimiz

kazutora
sen ben baji

chifuyu
tamamm saat kaç gibi geleyim

kazutora
okuldan döndüğün gibi in işte aşağı
hem yarın haftasonu
gece otururuz biraz
dizi film bir şeyler izleriz

chifuyu
tamam tamam
gelirim öyleyse
hadi görüşürüz <3

kazutora
gel sen gel ŞŞWÖSLEMWLSK|
görüşürüüüz

Chifuyu için Baji ile yüz yüze konuşmak ve yan yana birkaç saat geçirmek katlanılamaz hâle gelmişti artık. Adam sürekli saçmalamaya başlıyor ve ortamın gerici atmosferi herkesi boğarken kimse içinden kurtulmanın yolunu bulamıyordu.

Baji'nin değiştiğini söylemek pek bir doğru olurdu. Ama Chifuyu bunun iyi mi yoksa kötü mü olduğunu idrak etme konusunda hâlâ başarısızdı. Her gün bağırıp çağıran, önüne çıkan herkesi yumruklayan Baji'nin süt dökmüş kedi tavırları herkesin garibine gitmişti hiç şüphesiz. Kimse de nedenini bilmiyordu. Eh, Kazutora dışında kimse desek daha doğru.

Baji; her zaman Chifuyu için en çok hayran olduğu, en çok imrendiği ve ne yaparsa yapsın onu affedebildiği bir kişiydi. Apartmana taşındığı günden beri Tanrı'nın her günü saçma sapan nedenlerden kavgalar etselerde onların da ilişkisi böyle bir şeydi. Baji'nin değer verdiği insanlara farklı bir tutum sergilediğinin farkındaydı. Sarılmak, selamlaşmak, arkadaş olmak ve birisini "sevmek" zordu onun için.

Ama düşününce bir yerden haklıydı da. "Kimse için kendimi değiştirmem." demişti Baji. Gerçekten de oldukça karakterli ve kararlı bir insandı, belki de Chifuyu'nun, onun hakkında en sevdiği şey de buydu.

Etrafındakiler onu yargılasa da Baji hiçbir zaman Baji olmaktan vaz geçmezdi. Her zaman kendi bildiğini okur ve yoluna çıkanları aşma konusunda olağanüstü bir çaba gösterirdi. İnatçılığı, gözü karalılığı, karakteri, duruşu, kendini savunuşu... hepsi Chifuyu'nun Baji hakkında fazlasıyla sevdiği şeylerdi.

Bu yüzden asla kuyruğunda dolaşmaktan vaz geçmiyordu onun. Hayran olduğu kişiye daha yakından bakmak, daha yakından tanımak ve istediği daha birçok şey vardı.

Kazutora yemeğe davet ettiğinde gerilmiş olsa da her zamanki gibi normal bir buluşma olduğunu düşünerek okul çıkışı uğradığı küçük marketten bir şeyler aldı yanında götürebilmek için. Çantasını eve bırakmaya ihtiyaç bile duymadan ikinci kata çıktı ve üzerinde Baji'nin adının yazlı olduğu düğmeye bastı tekrar.

O uyuyakaldığı -ya da uyuyakaldığını zannettiği ama aslında garip bir uyur gezer olduğu- o gecenin sabahından beri uğramamıştı Baji'nin evine. Zil sustuğunda kapının ardında ev terlikleri ve yeni yıkanmış saçları ile Baji belirmişken Chifuyu gülümsedi.

"Sen miydin? Kazutora geldi sanmıştım."

"Hayal kırıklığı için üzgünüm!" dedi neşeyle. "O daha gelmedi mi?"

"Henüz değil. Geç içeri."

İçeri girer girmez muhteşem yemek kokuları oğlanın burnundan ciğerlerine dolarken ne kadar acıkmış olduğunu fark edebilmişti. Ceketini çıkartıp askıya asması için Baji'ye uzattı bu sefer. Kont havlayarak kapıyı kontrole gelince Chifuyu'yu görmesiyle hemen şımarmıştı. Baji ıslak saçlarını dişlerinin arasına sıkıştırdığı tokayla toplamaya çalışarak mutfağa yönelmeden önce Chifuyu'nun ayağına bir çift terlik verdi.

[✓] ᴅᴜᴍʙ&ᴅᴜᴍʙᴇʀ » 𝘣𝘢𝘫𝘪𝘧𝘶𝘺𝘶Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt