10.Bölüm: AŞIKLARIN NEFRETİ

Start from the beginning
                                    

"Bir silah," diye dostunun kelimelerinin arasına girdi Cise. "Şaşılacak bir durum yok." Omuz silkti. "Katrileah onu, şatolarında birilerine emir versin, önderlik etsin diye yetiştirmedi. Thallieos'un üzerine salmak için yetiştirdi. Annarithel'ın kaybı, gözünü kör etti ve Katrileah bu körlüğü mükemmel bir fırsata çevirdi."

Kayıkçı, yeri gıcırdatan adımlarla Rhyvar'a doğru yürüdü, yüzüne bakması için boğazını temizledi başını bakışları yerde olan Kara Savaşçı'nın yüzüne doğru eğdi. "İblisinin hissettiği şey bu muydu?"

Rhyvar'ın zümrüt yeşili gözlerinden keder akıyordu ve hayal kırıklığı. Annarithel'ı ne pahasına olursa olsun bulmaya çalışırken, zihni onu çoktan kaybettiğini haykırıyordu. Eline baktı ve yumruklarını sıktı. "Bunu öğreneceğim."

"Ah, hayır, hayır, hayır," diye atıldı Violet. "Oraya gitmeyeceksin. Bu bariz bir tuzak."

Rhyvar, bakışlarını ağır ağır Violet'a kaydırdı. "Sence bunu bilmiyor muyum? Sence Annarithel, bunun tuzak olduğunu anlayacağımı bilmiyor mu?"

"Şu acınası tavırlarını bir kenara bırak artık!" diye haykırdı Violet. Kayıkçı, Viedor ve ikizlerin orada oluşunu umursamadan. "Kaybettiğini ve geri kazanacağına inanıyorsun... Ama sen onu hiç kazanmadın Rhyvar. Senin tanıdığını sandığın kadın gerçek değil!" Parmağını sallayarak, elini öfkeyle sağa sola savurarak adama doğru yürüdü. "Âşık olduğunu sandığın kadın gerçek değil! Kan kırmızı saçlarıyla göğsüne sokulsun, kehribar gözlerini bir an yüzünden ayırmasın seni kalbinden çıkarabildiği tüm sevgisiyle kucaklasın istiyorsun! Ama böyle biri yok! O senin dostunun katili!"

Rhyvar, Violet ile burun buruna geldiğine öfkesi saçılmıyordu adeta iliğiyle kemiğiyle onu kusuyordu. Ve öyle bir bağırıyordu ki, odadaki herkes kabuğuna çekiliyordu. "Rigel da bir çocuğun katili! Yüreğindeki tüm öfkeye rağmen, hayallerini yıktığı için ona beslediğin, her gün katlana katlana büyüyen nefretine rağmen şimdi karşına çıksa ne yaparsın Violet? Annarithel'a yapmamı istediğin gibi kalbine bıçak mı saplarsın yoksa onun için savaşır mısın? Cevaplanmamış, cevabını yalnızca ondan alabileceğin sorular için karşısına dikilmez misin? Ona baktığında, diğerlerinin göremediği her şey için; gördüklerini tamamen kaybetmeden bulmak için mücadele etmez misin?"

Violet'ın dudakları titredi. Öfkesi yerini yüreğini delip geçen acıya bırakırken gece mavisi gözleri
buğulandı. Rhyvar'ın gözleri irileşmiş, kızın yüzündeki her bir mimiği izlerken burnundan soluyordu. Kızsa bu bakışların ve lafların altında ezilerek boynunu büktü.

Rhyvar kuşkulu bakışlar atan Kayıkçı'ya döndü. Vaoryn, adamın üzerine atılacak diye korkusundan elleri iki yanında açık hazırda bekliyordu. "Benim için ne ifade ederse etsin, onu durdurmaktan başka hiçbir isteğim yok. Kutlamalara gideceğim, ona ailesinin elimizde olduğunu söyleyeceğim ve yanımıza çekeceğim... Eğer kabul etmezse, eğer bizden herhangi birine bir kere daha zarar vermeye kalkışırsa..." Dudaklarını birbirine bastırdı ve kelimeleri daha ağzından dökülmeden herkesin zihninde yankılandı. "Ona kendi ellerimle zincir vurup, zindanlardan birine atacağım... Gerekirse... Durması gerektiği yeri bilecek kadar bile vicdanı kalmadıysa onu kendi ellerimle öldüreceğim."

Kayıkçı, Rhyvar'ın sözlerinin hiçbir yerinde şüpheye düşmemişti. Rol yapmadığını biliyordu. Böyle bir hiddetle hiç kimse rol yapamazdı. Kaşlarını kaldırıp, parmaklarını kemerine geçirdiğind, Rhvyar konuşmasına fırsat vermedi. "Annarithel Orvira, Birlik'imin çocuklarımızın ve kardeşlerimizin hiçbirinin ötesine geçemez. Sorumluluklarımı, omuzlarımda ölene kadar taşıyacaklarımı bir kenara atmamı sağlayamaz. Celesta ile evleneceğim Kayıkçı ve müttefikliğimiz bundan sonra hiçbir sarsılma görmeden devam edecek."

Zalim Ruhların Dansı (Kanın Şarkısı Serisi 2)Where stories live. Discover now