Nasıl Yapardı Bunu Bana? Nasıl?

14 2 0
                                    

Okulun kapısından çıkınca görmek istemediğim bir görüntü ile karşılaştım.

Etrafı bulanık görmeye başlayınca gözümün dolduğunu anladım. İçimdeki acıyla bir köşeye gidip bir banka oturdum. Nasıl yapardı bunu bana? Nasıl?

Gördüğüm manzara hala gözümde canlanırken sol gözümden bir yaş aktı. Ardından bidaha, ve bidaha. Akan gözyaşlarımı elimin tersiyle sildim ve derin bir nefes aldım.

Bunca yaşadıklarım karşısında dik durabildiysem, aldatılma karşısanda da dik durabilirdim dimi. Ama hayır. Bu başka bişeydi. Bu... Bu anlatılamayacak bir histi. Nefesimi geri verdim ve omuzlarımı kaldırarak vücudumu dikleştirmeye çalıştım. Ama sadece çalıştım yani. Ne harika dimi (!) 

Oğuz ve Deniz'in yanından umursamamaya çalışarak geçicektim. Başaramayacağımı biliyordum ama deneyecektim.

Telefonum kulağımdayken bir adım attım ve çıkış kapısına doğru ilerledim.

Gülümsemeyi ve arada sırada 'tabi' 'ay saol yaa' 'seviyorum ben seni' 'evet' 'aynen' gibi kelimeler kullanmayı ihmal etmiyordum.

Oğuz ve Deniz'e ne kadar yaklaşıyorsam sesimi o kadar yükseltiyordum.

Sonunda yapmacık bir kahkaha attığımda Oğuz Deniz'den ayrıldı ve bana baktı.

Bana bakınca bakışlarımı başka yere çevirdim ve telefondaki sahte erkeğe " Tabikii. Bende seni seviyorum!" dedim. Sonra okul kapısından çıktım ve arabama ilerledim.

Arabamın kapılarını açınca şöför koltuğuna oturdum ve arabamı çalıştırdım. Evime doğru sürmeye başladım.

*** 

Sonunda eve vardığımda anahtarla kapıyı açmak yerine zile basmıştım.

Kapı birkaç saniye sonra açılınca gülümsedim. Kapıyı küçük kuzenim Esra açmıştı.

" Hoşgeldin Derin ablacıımmm. " dedi ve kucağıma atladı.

Ona sarılıp cevap olarak " Hoşbulduk Esra'cım. Ablan evde mi? " diye sorup içeri girdim.

Esra başını sallayıp kucağımdan indi ve oturma odasına doğru koştu.

" Seliiin. Ben geldim kuziiiii! " diyerek evin içine doğru bağırdım.

İçeri girince burnuma mutfaktan mis gibi kokular gelmişti.

Selin beni duymuş olucakki mutfağın kapısını açıp yanıma geldi ve sarıldı.

" Hoşgeldin Derin. Geldiğini fark etmedim. Yemeğin altını kapatıp geliyorum. Geç sen. " dedi oturma odasını işaret ederek.

Ceketimi çıkarıp askıya astıktan sonra oturma odasına geçtim.

Nehir en sevdiğim filmi açmış izliyordu. 

Yüzümde kocaman bir gülümsemeyle bende tekli koltuklardan birine oturup filmin keyfini çıkardım.

***

Filmin en güzel sahnesinde elektrikler gitmişti.
Yukarı kattan Esra'nın ağlama sesleri gelince Selin koşarak yukarı çıktı.

Önünü rahatlıkla görebiliyordu çünkü hava daha tam kararmamıştı.

Ama Esra daha küçük olduğu için korkmakta haklıydı. Herkes korkardı dimi yani.


Bu arada fotoğraftaki kız Esra. (Küçük kuzen. )

Bela Bizi BuluncaWhere stories live. Discover now