the mono-tones ✔️

on üçüncü bölüm

quotaes
çok utanıyorum

çokçokçok

soberotica
biliyorum.

quotaes
gülüyorsun hâlen

değil mi?

soberotica
görüldü.

sence güldüğümü itiraf eder miyim?

quotaes
ettin tam da şu an!

soberotica
hemen gitmeseydin keşke.

birazcık da kırmızı yanaklarınla sevseydim seni.

quotaes
jeongguk, basıldık resmen

sen ne diyorsun hâlen 😣

bayan ahn çok kızdı mı?

soberotica
seni kürsüye oturtmuş seviyor oluşuma mı?

tch, kızmadı.

quotaes
ne?

nasıl yani?

soberotica
kızmadı diyorum işte.

benim kıdemim var, sarışın, her işten kolayca sıyrılıyorum bu sayede.

tabii bunda bayan ahn'ın beni oğlu gibi görmesinin de etkisi büyük.

sen çıktıktan sonra olanları anlatsam daha da fazla utanırdın sanıyorum ki..

quotaes
bir şey mi dedi yoksa?

soberotica
yani, taehyung..

sen gidince sigara içmek için terasa çıktık birlikte ve odasının anahtarını bize verebileceğini söyledi.

dalga geçiyor benimle.

quotaes
profesörünün yanında nasıl bu kadar rahat olabiliyorsun?

bay min inanılmaz korkunç biri mesela, aklımdan geçeni bile okuyor resmen.

koskoca amfideydik geçen gün, en önde oturuyordum.

aklıma takılan bir şey oldu fakat sesli söyleyince saçma gelecekti kulağa.

yine de sorayım dedim ve elimi kaldırdım müsaade istemek için, suratıma uzun uzun baktı ve en sonunda aklından bile geçirme, deyiverdi

manyak korkunçtu bakışları

bizi o pozisyonda gören kişi o olsaydı ikimiz de kulaklarımızdan tavana asılmıştık, bilesin

soberotica
bay min beni de ürkütmüyor değil.

bu tip profesörler bayan ahn'ı daha çok sevmemize neden oluyor.

dünyanın en kafa kadını.

beni gördüğü her yerde senin imânı yapacak, taehyung.