2.Bölüm ~ İLK GÖRÜŞ ~

219 6 0
                                    

T: Abi Ferda yenge gözlerini açmış.
Ahmet koltuğa kendini yaslamış derin bir nefes almıştı.
A: Oh çok şükür. Tamam başka şey olursa beni hemen arıyorsun duydun mu Tugay ?
T: Duydum abi.
Ahmet telefonu kapattı. Ferda'nın gözlerini açması Ahmet'i çok rahatlatmıştı. Kendini kötü bir habere hiçbir zaman hazır hissetmiyordu, hissetmeyecekti. Şu an Ferda'yı görmek istiyordu ama yapamazdı. Koltuğa uzanıp tavana baktı ve düşünmeye başladı...
Ayşem ve Merve cama yaslanmış annelerine ağlayarak el sallıyorlardı. Ferda zorlanarak yavaşça elini kaldırdı ve gülümseye çalışarak elini salladı. Hemşireler gelip solunum cihazını Ferdadan çıkardılar. Ferda halâ kolunu kıpırdacak gücü kendinde bulamıyordu. Ama kızlara bu güçsüz halini belli etmek istemiyordu. Çünkü o Ferda KENDİRCİYDİ. Kızlar doktordan izin alıp annelerini çok yormayacak şekilde görüşmek istediler. Doktor az bir süre de olsa izin verdi. Ferda'nın iki yanına oturdular.
A: İyi misin anne ?
F: İyiyim kızım ben Ferda Kendirciyim bana bir şey olmaz. E tabi soyadım Emgen olsa da gerçi bu saatten sonra bana artık hiçbir şey ifade etmiyor. Olanları biliyorsunuz dimi ?
M: Biliyoruz anne.
A: Biliyoruz Tugay her şeyi bana anlattı. Sen iyileş ben o Perihan'a dava açıcam sen hiç merak etme.
F: Hayır Ayşem öyle bir şey yapmıcaksın.
A: Ne demek öyle bir şey yapmıcaksın anne sen ne dediğinin farkındasın değil mi ?
F: Farkındayım Ayşem bir iyileşeyim kendi dilimden konuşacağım ben onunla. Nerede şimdi biliyor musunuz ?
A: Yok bilmiyoruz kaçmış.
F: Kaçar tabi başına ne geleceğini biliyor.
Ferda cama baktığında Tugay'ı gördü. Gel işareti yaptı. Tugay içeri girdi. Baş selamı verdi.
F: Sağ ol Tugay. Eğer gelmeseydin ölmüştüm ben.
A-M: Anne ne diyorsun ya
F: Ne var kızlar doğruyu söylüyorum yalan mı anneanneniz öldürmeyecek miydi beni ?
Tekrar sağ ol Tugay.
T: Ne demek yenge emrin başım üstüne.
Tugay tekrar baş selamı vererek dışarı çıktı. Eline telefonu aldı ve Ahmet'i aradı. Camın kenarında durdu.
T: Abi Ferda yenge iyi şimdi konuştum kendisiyle.
A: Toparlanmış dimi biraz, kızlar yanında mı ?
T: Evet abi o cihazı da çıkardılar kızlar da yanında. Şu anlık her şey yolunda...
Ferda kızlarla konuşurken birden gözü Tugay'a takıldı. Birine hesap verirmiş gibi konuşması garibine gitti. Onun tek hesap verdiği biri vardı. O da artık yoktu. Ferda'nın gözleri doldu. Yukarı doğru baktı kızların anlamasını istemiyordu. Tugay'a tekrar baktığında göz göze geldiler. Tugay kafasını eğdi ve camdan uzaklaştı. Ferda neyse deyip kızlarına döndü.
A: Anne neden gözlerin yaşardı.
F: Biraz boğazım acıyor Ayşem ondan.
A: Doktor çağırayım mı ?
Deyip ayaklandı.
F: Hayır Ayşem otur gerek yok o taktıkları şeyden dolayı geçer zaten.
A: Kötü olursan söyle bak.
F: Tamam.
Deyip hafifçe gülümsedi. Doktor içeri geldi.
D: Eveeet kızlar annenizi daha fazla yormayalım. Zaten normal odaya alıcaz. Orda rahat rahat konuşursunuz. Bizi biraz yalnız bırakır mısınız ?
A-M: Tabi ki
Deyip ayaklandılar.
Doktor önündeki dosyaya baktı. İmzalaması gereken yerleri imzaladı ve Ferda'ya yaklaştı. Muayene etti.
D: Ferda Hanım kendinizi nasıl hissediyorsunuz ?
F: İyiyim sadece biraz boğazım acıyor ve halsizim.
D: Normal Ferda Hanım zehirlendiniz. Hem de akrep zehriyle birkaç dakika daha geç kalınsaydı sizinle bu konuşmayı yapamıyor olabilirdik.
F: Evet biliyorum.
D: Ferda Hanım akrep zehriyle zehirlendiniz ama akrep sokmasına dair hiçbir ize rastlamadık. Yani sizi biri bile isteye zehirlemiş kim biliyor musunuz ?
Ferda içinden 'yok yok doğru akrep soktu beni hem de Perihan akrebi' dedi.
F: Yok bilmiyorum bilsem hesabını sorucam.
Doktor inanmayarak
D: Peki Ferda Hanım sizi birkaç saat sonra normal odaya alıyorum. Birkaç gün kaldıktan sonra durumunuza göre taburcu edebilirim.
F: Teşekkür ederim doktor hanım.
Doktor gülümseyerek ayrıldı.
Tugay doktoru durdurmuş yengesi hakkında bilgileri doktordan alıyordu. Doktor Ferda'ya yaptığı açıklamayı Tugay'a da yaptı. Tugay direkt telefonu eline alıp Ahmet'i aradı. Ahmet öğrendiği bilgilerle kısa çaplı bir sinir krizi geçirdi. Perihan'ın Ferda'yı sevmediğini biliyordu ama öldürecek kadar sevmemesi en az Ferda kadar zoruna gitmişti. Ferda'yı intihar günü uyarmıştı aslında. Telefonu kapattığın da Perihan'ı bir an önce bulmak için düşünmeye başladı.
Kızlar tekrardan Ferda'nın odasına gelmişlerdi. Biraz öyle vakit geçirdiler.
F: Ayşem beni normal odaya alacaklar ya üstüme giyecek bir şeyim yok acaba benim eve gidip bir şeyler getirebilir misin ?
A: Tabi anne ben gideyim o zaman
F: Dikkatli ol
A: Tamam anne hadi anne, Merve görüşürüz.
F: Eee Merve Hanım sizin tatil nasıl geçti ?
M: Güzeldi anne işte.
F: Hıımm iyi bakalım.
M: Ben bir Efe'yi arayayım kantine inicem anne bir şey istiyor musun ?
F: Yok hayır istemiyorum.
Merve kapıdan çıkmıştı. Ferda etrafına tek tek göz gezdirip düşünmeye başladı. Ya Perihan'a güvenseydi. Biraz da olsa onu seveceğini düşünmüştü. Ama onun akrep olduğunun farkına varıp aslında bir nevi paçayı kurtarmıştı. Bunları düşünürken aldığı ilaçlardan dolayı uykusu gelmişti. Gözleri yarı açık yarı kapalı halâ düşünüyordu.
Daha sonra Tugay belirdi yine camın önünde. Camın tam köşesinde duruyordu. Konuşuyordu ama bu sefer elinde telefon yoktu. Birine bir şey anlatıyormuş gibi hali vardı. Biri yavaş yavaş yaklaşıyordu cama doğru. Siyah takım elbiseli biriydi. İyice cama yaklaştı. Gözlerini onun üstünde gezdirdi. Ferda ne olduğunu ilk başta algılayamadı. Gözlerini sıkıca kapatıp açtı.
F: Ahmet...

Zehirli AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin