"Sen ne zırvalıyorsun?" Atakan kaşlarını çatınca Ercan ayağa kalktı. "Alperen açıklasın, o yaptı sonuçta ben değil." Ercan bunalmış gibi tişörtünü çekiştirirken Atakan derin nefes aldı.

"Açıklamanız için üç saniye veriyorum."

Ercan umursamadan kapıya doğru ilerledi. "Kendi aranızda halledin, çok dövüşmeyin, güzel güzel konuşun." İşi alaya alsa da gergin hissediyordu, çok konuşarak dikkat dağıtmaya çalışıyordu fakat Atakan'da bu taktik işe yaramıyordu.

"Bir," dedi Atakan, arkadaşına doğru ilerlerken. Alperen kafasını kaldırıp kendisine baktığında kötü şeyler yaşandığını sezdi genç adam. "İki."

Ercan kapıyı açıp açmamak arasında kalmışken burada durmanın daha iyi olacağını düşünmüştü. "Üç," dediğinde kapının tıklanması bir oldu, Ercan karşılık olarak "Oda servisi gelmiş durun," deyip kapıya doğru bağırdı. "Çekirdek getirebilirsiniz."

Kapının ardından gelen sesi duyduğunda Ercan'ın rengi attı. "Ne çekirdeği beyefendi, açın kapıyı polis!"

"Alperen ocağıma incir ağacı mı diktin?" dedi ağlar vaziyette. "Ama ben dedim sana, gitme dedim, yapma dedim, mahkemede sürüneceğiz şimdi."

Atakan öfkeyle ikisine bakışlar atarken kapıya yaklaştı, Ercan'ı kolundan tutup ileri ittiğinde ayağa kalkmış olan Alperen'e çarptı. Alperen sıkıntıyla nefes verdi, fısıltıyla söyleniyordu. "Şerefsiz herif, rahat durmayacaktı tabi!"

"Abi ne yaptın sen?" diye fısıldadı Ercan.

"Selim Bey'i ara, bu gece biraz yardımına ihtiyacım olacak."

Atakan kapıyı açtığında kendisine kimlik soran polislere sakin ifadeyle cevap verdi. "Neden gelmiştiniz?"

"Alperen Öztürk hakkında şikayet var, karakola kadar gelmesi gerekiyor. Burada mı?"

Alperen elini kaldırıp kafasını salladı. Ercan panikle bağırdı. "Komiserim biz de şikayetçiyiz," Alperen'in yüzünü tek eliyle kavrayıp gösterirken Alperen kendini geri çekmeye çalışıyordu. "Yüzünü mahvetti, patronum mağdur oldu. Asıl biz şikayetçiyiz!"

Alperen kendini çekti. "Çenemi rahat bırak Ercan," Atakan karşısında sergilenen manzaraya şaşkınca bakmaktan başka bir şey yapamıyordu.

"Onu bir eve zorla girmeden önce düşünecektiniz beyefendi, zorluk çıkartmayın lütfen."

Ercan şaşkınca Alperen'e baktı, Alperen de Ercan'a kafasını iki yana sallayarak bakıyordu. "Zorla girmedim, kendisi aldı içeri. Çık deyince biraz durdum sonra çıktım zaten."

"Ne zorlaması memur bey, iftira!"

Atakan kafasını yana eğdi. "Ne yaptınız siz?" Ercan eliyle Alperen'i işaret etti. "Ben uyardım, kendisi dinlemedi." Alperen ise oflayarak kolunu polise uzattı, Atakan olayın şokunu atlatamamıştı hâlâ.

"Herif zenginse mahkemede sürünürüz kesin."

Polis, Alperen'in koluna girdikten sonra Alperen sırıttı. Biliyordu ki içeride fazla kalmayacaktı fakat Ercan'ın paniği onu içten içe eglendiriyordu. "Ercan!" diye bağırdı polisler onu asansöre doğru ilerletirken.

Ercan kapıya koştu ve nefes nefese ona baktı. "Sana kötü bir haberim var-"

"Sakın! Devamını getirme." Ercan telefonunu çıkartıp Selim Bey'i ararken Alperen çoktan asansöre binmişti. Atakan'ın ayakta durduğunu gören Ercan kaşlarını çattı. "Gitsene burada duracağına, bak kimse görmesin Alperen'i. Önünde dur, dev adamsın zaten kimse görmez."

"Ne?"

"Kariyeri mahvolacak adamın, gitsene!"

Atakan mırıldanır hâlde sabır çekerken koşarak merdivenlere yöneldi. Ardından cüzdanını unuttuğunu fark ederek geri döndü, Ercan'ı iterken öfkeyle bağırdı. "Akıl mı bıraktınız insanda?"

Ercan ise ciddi ifadeye bürünmüştü, olay gittikçe büyüyordu. Bir menajer olarak bu olayın Alperen'in kariyerini etkilemesine engel olacaktı. Atakan yanından hızla ayrılırken kendisi avukat Selim Bey ile konuşuyordu. "Evet, ufak bir olay Selim Bey."

Asansöre binerken kafasını iki yana salladı. "Biliyorum daha önce böyle durum olmadı ama Alperen Bey gergindi, karşı tarafa-" Avukatın konuşmasını bölmesine izin verirken arabasına bindi.

"Yok, sadece bir kere yumruk attı." Sonra sessizce konuşmaya devam etti. "Mahkemede sürünmeyiz değil mi? Lütfen kurtarın onu, kariyeri mahvolur."

"Peki, iyi günler." Oflayarak telefonu kapatırken gaza biraz daha bastı. Atakan'ın attığı konuma göre en yakın karakola gittiğinde arabayı park edip karakol bahçesine adım attı.

Gördüğü manzara yutkunmasına sebep oldu. Selim Bey hemen gelse çok iyi olacaktı.

 Selim Bey hemen gelse çok iyi olacaktı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Nasılsınız bakalım?

Bir önceki bölüme nazaran biraz tuhaf bölüm oldu ahsbwjabw

Dev Adam | Texting Where stories live. Discover now