Kavgalar

155 7 6
                                    

Yeni bölüm geldi canlarım 🥰
İyi okumalar...
Beğeni ve güzel yorumlarınız bekliyorum...

____________(&&&&&&) _____________

Özgürden....

Sabah uyandığımda esnedim pislik yokdu. Çok mutlu olmuştum. Taki karşımda yarı çıplak giyinirken görene kadar daha birde pis pis sırıtırak bana bakıyordu.  Gücüm yetse kalkıp evire çevire dövmek lakin adam kaslı yani gücüm yetmez ki bu haksızlık resmen ya gözlerimi devirdim. Ters ters baktım dudağımı büzdüm iğrenç pislik bana onca kötü şeyler yaşat sonra gel ben sana aşığım sende aşıktın de kesin yalan söylüyor ben böyle bir adama aşık olmam imkansız derken iğrenç sesi kulaklarıma doldu.

" Beni süzmen bittiyse kahvaltıya inelim beni bu kadar dikkatli izlemen" çok" güzel yavrum"

Ha ha ha çok komiksin birde bende senin ne kadar yalancı birisi olduğunu düşünüyordum.

Ben "yalan" söylemem ne olursa olsun doğru söylerim.

Tabi tabi kesin bana onca kötü şeyler yap sonra ne hikmetse ben sana aşık olayım ben niye salak yada psikopatyım ve sen iğrenç ve pisliksin dedim. Üstüme doğru sinirli bir şekilde gelirken tırsmadım değil koşarak balkona gittim.

Bak sabrediyorum ama sabrımı zorluyorsun canımı sıkma benim haddini aşma artık bana sürekli pislik yada iğrenç diyemezsin.

Üstüme üstüme gelirken sanki daha önce böyle bir an yaşamış gibi hissettim. Sonrasında yusufun ğömlek düğme iğnesi aklımda tuhaf bir an belirdi.

Yasemin delirtme beni üstendeki ile orada durdukça beni çıldırtıyorsun zaten yanıma gel yoksa sonuçları ağır olur.

Aşağı baktığım da 3 katlı villa olduğunu aşağıda ise kayalık şeklinde gölet tarzıydı düşsem belki ölürdüm. Ama asla bu adamın koynuna girmezdim. Nerde bu adi Yusuf Allah 'ın belası yüzünden gece vakti evden çıktım. Şu halime bak dememle koluma iğne saplandı o an arkamı döndüğümde o pislik gülerek senin ilacın bende güzelim senin karın ağrın belli dedi. O an anladığım bulanık görüntü ve sesle bana uyuşturucu iğne vermişti. Ya şimdi ya hiç diyerek kendimi aşağı attım. O pislik ise yasemin diye bağırıyordu. Yere çakılmanın verdiği acı ile çığlık attım. Bütün kemiklerim sızlıyordu acı ile istemsiz şekilde gözlerim kapandı.

Başıma feci bir ağrı yapıştı. Sonrasında herşey gözümün önünde film gibi aktı herşeyi hatırlıyordum. Çığlık çığlığa bağırdım beynimin içinde tüm geçmişimin sesleri olaylar canım çok fazla yanıyordu.

Güzelim iyimisin sımsıkı sarılır tamam şişt tamam ben varım yanında sakin ol güzelim şişt belini okşar alnını öper.

Hırsla onu ittim. Anastasya yerine bana inansaydı o pislik kadını hayatımızdan çıkarsaydı. Bunları yaşamayacaktım. Defol git defol senden nefret ediyorum senden iğreniyorum senin yüzünü dahi görmek istemiyorum diye bağırınca oda seslenmeden kapıyı çarpıp gitti.
Hıçkıra hıçkıra ağlarken içeriye yıldız girdi.

"iyimisin" canım.

İyi değilim rahat bırakın beni lütfen yalnız kalmak istiyorum. Anlayışla tamam canım deyip gidince yatağa uzanıp düşüncelere daldım. Şuan Anastasya olmasaydı yusufla tekrar evlenecektim. Belkide ikinci çoçuğa hamile olabilirdim. Ben ne zaman yusufla evlenmeye kalksam bir sorun oluyordu. İkinci evliliğimde bile sade nikah ile evlenmiştim. Benim kaderim hep üzülmek galiba dedim. Akşama kadar odadan çıkmadım. Yıldız zorlasada hiçbir şey yemedim. Artık karnım guruldamaya başlayınca mecburen indim.
İndiğimde saat 01 :40 olmuştu koltuğun üzerinde Yusuf gömleğin kollarını katlamış ğöğsü açık içki içiyordu. Görmezden geldim. Mutfağa girince buzdolabını açtım. Buzdolabından haşlanmış sebzeleri yoğurda katıp masaya koydum. Birkaç tane çikolatada koyunca hepsini yedim. Karnım biraz ağrımıştı bulaşıkları makineye düzünce dolaptan bardak alırken birden karnıma sarılan eller boynuma kafasını gömüp koklamaya başladı.

Seni "çok ama çok" özledim. Tüm yaptığım iğrençlikler için pişmanım beni kendinden mahrum etme güzelim seni çok seviyorum birtanem sen benim herşeyimsin aylardır berbat haldeyim sensiz olmuyor.

Anastasyayla çok güzel devam edersin sen dedim. İttim ama çok güçlü hayvan içimden Allah beni kahretmesin ya resmen hafızam düzeldiğini anlar şimdi ah özgür ah dudağımı sinirle ısırdım.

Kendine doğru çevirir sen herşeyi hatırlıyorsun sırf canım yansın diyemi yaptın lan diye kükredi.

Sus be kulağımın zarı patladı. Diye cırladım demekki işe yaramış ki kulaklarını kapattı. O fırsatta kaçarken salona girmişken belimden sarılıp biranda koltuğun üstünde ben altta o üstte kaldı.

Kulağımı siktin be sen bağıtma dedi. Şimdi hafıza kaybı olayını anlatacaksın bende inanırsam ceza vermem belki güzelim dedi.

Sana hiç bir şey anlatmıycam hak etmiyorsun kalk üstümden senden nefret ediyorum.

Beni daha fazla çıldırtma dedi.

Sence çıldırsan bile bana etki edermi hı dudağıma yaklaşınca kafamı yan çevirdim. Çenemden sıkıca tutup dudağıma yaklaşınca ne kadar nefret dolu olsam bile beni öpecek olma fikri  hoşuma gitti.

Ama seni öpmüycem Anastasyayla aramda hiçbir şey yok onun yüzünden kaybolduğunu düşündüğüm için bir çok eziyet gördüğü için yüzü vucudu tanımıyacak halde ölmek üzeredir. Tabi sen bana inanmazsın ama bulut götürüp göstere bilir. Gerçekleri anlatamadığın sürece sana yaklaşmıycam seni öpmüycem sana nere gidip geldiğimi neler yaptığımı söylemiycem bu sana ceza olarak yeterli özgür dedi.

Deyip kalktı üstümden pisliksin sen tamammı neler yapıp yapmadığın zerre umrumda değil duydun mu defol git yüzünü dahi görmek istemiyorum. Safi yalan oysaki çok özledim.

Yalanlara devam et o zaman ben gidiyorum. Zaten hadi iyi geceler dedi.

Çekip gitti dediği gibi yapmaya başladı. Ama ben bu adamı parçalarım ya hem suçlu hem güçlü sırf onları basıcam diye başıma gelmeyen kalmadı şimdi biranda hatırladım. Diye suçlu ben oluyorum oh ne ala memleket ya bende özgürsem bunun altında kalmam onu aramaya başladım. Artık 80 kez olmuştu. Çıldırmak üzereydim son olarak onun için aradığım sanmasın diye yarın kızımı yanımda istiyorum.

Yusuf....
Tamam

Neee kaç saattir arıyorum sadece tamam yazmış pislik dudaklarıma dişlerimi geçirdim. Tırnaklarımı avuç içine geçirdim. Sinirden tüm eşyaları dağıttım. Biraz sakinleşince banyoya girdim küvete sıcak ve ılık su karışımı köpürtmesi için birkaç kokulu duş jeli sıktım. Komple soyunup içine girince vucıdum rahatlamaya başladı sanki biraz zaman geçince duru suyla yıkanıp kurulandım. Büyük havluyu bedenime sarınca kıçımı bile zor kapattı. Banyodan çıktım giyinme odasına girdim. Kapı örtüldü arkamı döndüğümde elleri cebinde saçı başı dağılmış Yusufu görmem sinir bozucu olsada ben ona haddini bildircem üstümdeki havluyu özellikle açıp üstümden kayıp düşmesine izin verdim. Sakin bir şekilde yanıma gelip,

Bu numaralar bende işlemiyor dedi.

Boynuma sokulup söyledi. Yüzüne baktığımda boynunda kırmızı öpücük izleri görünce sinirlensemde umursamaz bir şekilde neden numara yapayım ki gözlerine bakarak söyledim. Sonuçta vucudu mu çıplak kaç kez gördün utanacak değilim dedim. Kulağına fısıldayarak sende zaten ihtiyaçların için fazlasıyla kaşar bulabilecek adamsın değilmi  dedim. Giderken birden çok zoruna gitti galiba bileğimden tutup dolaba çarptı belim hafif acısada belli etmemeye çalıştım. Boynuma sokulup "damarıma basmaya çalışıyorsun ama umrumda değil nasıl anlar yaşattıklarınıda anlatayımmı dedi"
Saol kaşar sevmiyorum ben onu ittim.

Ben çok seviyorum dedi.

Sinirlenmemek için gülerek doğrudur. Kimi insan herkesin sahip olduğu dokunduğu şeyleri çok sever zaten senden nefret ediyorum. Daha da iğrençleşme diyeceğim ama sen zaten busun son olarak kızım ile birlikte ayrı eve çıkıcam dedim.

Olmaz dedi.

Sinirlendi galiba Yusuf beyimiz fikrini sormadım. Kelimeleri tek tek bastıra bastıra Ç'I'K'I'C'A'M dedim. Çok sinirlendi kıyamam yazık dedim. İçimden ama gülümsemeye devam ettim.

Kapıyla arasına sıkıştırır bu evden ne kızım nede sen çıkamazsın üstüne kıyafet giymeden çıkma dedi.

Olur efendim siktir git şimdi Yusuf bey dedim. Kapıyı çarpıp gitti.

DENGESİZ AŞKIM (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin