BÜYÜK OLAY

22 3 1
                                    

  Onlar artık çok yakın iki arkadaş olmuşlardı. Bir akşam oturma odasında canları sıkılarak oturuyorlardı. Sıkılarak otururken Michael'ın aklına bir fikir gelmişti o da: "sinemaya gitmek" ti. Michael bu fikrini Feriha'ya da söylemişti ve kız bu fikri harika bulmuştu.

  Mahalleye yeni açılan sinema salonuna gideceklerdi. Hazırlandıktan sonra evi kilitleyip evden ayrıldılar. Feriha evde çantasını unutmuştu. Eve gitmek için Michael'a haber vermişti. Oğlanda "Tamam, ben seni bekliyorum." demişti. Kızda hemen çantasını alıp geldi apartmanın önünde çantasıyla beraber göründü sonra Mike'a seslenerek "Aldım!" diye bağırmıştı.  Bunu duyunca Michael yavaş yavaş yürümeye başladı. Aniden bir adam kızı ağzından tutarak bir tarafa çekmeye çalışıyordu. Kızda kurtulmak için adamın ayağına bastı sonra "Michael, Michael yardım et!" diyerek çığırdı. Ama adamdan kurtulamamıştı kız. Kız ayağına bastığında sadece adamın elini ağzında çeke bilmişti. Adamın ayağına basınca kolundan tutmuştu. O yüzden kaçamamıştı. Mike bu sesi duyunca endişeyle arkasına baktı ve Feriha'yı birisi kaçırıyordu. Ve sonra Mike:

-Feriha'yı rahat bırakın, dedi sonra adamın arkasından ordu belirdi. Mike "İngilizce" konuştuğu için dediğini anlamayarak:

- Ne diyor bu?, diye öfkeyle bağırdı. Kızda dayanamayarak:

- Feriha'yı rahat bırakın dedi seni pislik, dedi ve adam:

- Sana yakışıyor mu hiç? Lütfen ağızımızı bozmayalım bu arda ne derse bunun dediğini çevir bana ve benim dediklerimi de, dedi kıza.

Kız istemeyerek te olsa çevirmek zorunda kaldı. Michael:

- Onu rahat bırakın dedim çok kötü olacak, dedi sinirli sinirli bakarak. Ve kız Mike'ın kelimesi kelimesine çevirdi kötü adama. Sonra adam:

- Ne yapacaksın he? Biz bir orduyuz sen sadece bir kişisin(!), dedi ve kız çevirdi Michael'a. Ve Mike bu sefer sinirlenmeye başlamıştı. Sonra Mike:

- Bir daha tekrarlamayacağım, onu serbest bırakın, dedi öfkeli bir şekilde. Ve kız adama çevirdi. Ordusu ve adam kahkaha atmaya başladılar.

  Ve Michael'ın artık sabrı kalmamıştı. Michael'a bir şeyler oluyordu. Gözünün rengi bembeyaz oldu, ellerinden bir şeyler parıldıyordu ve yavaş yavaş havalanmaya başlamıştı.  Adam yürek yemişçesine:

- Sen bize hiç bir şey yapamazsın aptal, dedi ve kız bunu Mike'a çevirdi. Mike'ın artık sabrı kalmamıştı. Ordudaki adamları el hareketleriyle farklı yerlere savuruyordu. Bunu gören başları "ayvayı yediğini" anlamıştı o yüzden yutkunmaya başlamıştı. Bütün ordu farklı taraflarda savrulmuş vaziyette duruyorlardı. Sonra Michael ordunun başlarını yakasından tutup yukarı doğru kaldırarak:

- Bir daha bize bulaşmayın, dedi ve adamı sertçe bir tarafa fırlattı. Bu sefer kız Mike'ın dediğini çevirmemişti çünkü kız dehşetler içinde yaşadığı olayları izliyordu. Bence de gerek yoktu çünkü adamın bakışları Mike'ın dediğini anlamış gibiydi. Kaçarlarken kızda serbest bıraktılar. Adamlar arabalarına binip oradan uzaklaştılar.

  Sonra Michael eski haline geri döndü ve yere yığıldı. Kız ağlayarak Mike'ın yanına koşarak geldi. Elini Mike'ın başının altına koydu ve ağlayarak ona sarıldı. Sonra Michael gözlerini yavaş yavaş açmaya başladı ve bir yandan öksürüyordu. Çok fazla gücünü kullandığı için bu hale gelmişti. Sonra Mike öksürerek:

- Ben...Ben, iyim hadi-, diyecekken kız cümlesini bitirmeden işaret parmağını Mike'ın ağızını götürdü ve:

- Şşş... Senin dinlenmen gerek. Ve o yaptığın şeyde neydi, diye şaşkınlıkla sordu. Mike zorlanarak: 

-Güçlerim. Zorda kaldığım zamanlarda ortaya çıkıyor, dedi öksürerek ve kız:

-Bunları bir ara uzun uzun konuşuruz, dedi ve Mike'ı eve götürdü. O kadar halsizdi ki zar zor yürüyordu. Eve gelince kız doğru Mike'ın yatağına yatırdı. Sonra kız:

- Sen burada dinlen  bir şey istediğin zaman bana seslen. Sakın ayağa kalkmaya çalışma! Yarın herhalde toparlanırsın, dedi ve son olarak "iyi uykular" dedi ama Mike Feriha'ya bir şey söylemek istiyordu ve:

-Feriha ben buradan 3 gün sonra gidiyorum. Uçağım saat 11.00' de kalkacak, dedi. Bunu duyduğuna çok üzülmüştü Feriha. Sonra Mike cümlesine ekleme yaptı:

- Ama sende belki gelirsin diye sana da bilet almıştım, dedi ve kız bunu duyduğuna çok sevindi.  Sonra biraz birbirlerine bakıştıktan sonra kız Mike'ın yanına gelip yanağına öpücük kondurdu. Yanakları pembeleşmişti ve:

- Yeniden iyi geceler, dedi utanarak ve son olarak:

- Bu arada bende geliyorum, dedi gülerek. Sonra Mike'ın odasından çıktı. Sonra Michael neye uğradığını şaşırdı. Kız öptüğü anı görmeniz lazımdı. Öyle dona kalmıştı Michael. Mike'ın içinde kelebekler uçuşuyordu. Yoksa âşık mı olmuştu? Bu bir öpücükle olmuştu.

   Yatakta kendi kendine birden düşüncelerine daldı. Bence ne düşündüğü tahmin ediyorsunuzdur. "âşık oldun sen" diyordu içindeki ses.  Ama bunu çok etkisinde kalmak istemiyordu. O yüzden üzerine iyice örtüsünü çekti ve yıldızlara bakmaya başladı.

  Kızda ben bunları anlatırken Mike gibi o da aynı şeyleri düşünüyordu Ve valizini hazırlamış ailesine de haber vermişti bile. Ve oda yatağına yatıp yıldızlara bakmaya başladı. İkisi de yine yıldızlara bakarken uyuya kaldı.




RÜYAWhere stories live. Discover now