1-Beni Anlamayacaklar

23 1 1
                                    

Herkese  Merhaba....

Buraya bir tarih alabilir miyim?

Bu bölüme geçmeden önce tanıtımı unutun. Merak uyandırmak için gelecekten Bir kesit koydum. Umarım başarabilmişimdir?

           
                 "Aşk; Dilini bilmediğin şarkının kalbini acıtmasıymış."
                       

   Herkesin nefes alamadığı anlar olmuştur. Veya nefes almayı unuttuğu, kimse anlamasa da  en çok ben nefessiz kaldım.

Dışarıdan bakıldığında herkesin istediği o hayata sahiptim. Belki de şımarık bir kızdım onların gözünde.

Ama gerçekler çok farklıydı, kimsenin hayal dahi edemeyeceği kadar.

Siz 5 yaşındayken mutluyum diye ailenize, annenize yalan söylediniz mi?

Ben söyledim..

Ne utanç verici ama..

Hayatın bizi getirdiği noktalar çok garipti. Ben hiç hayal kuramadım mesela ilerde ne olucağım diye. Biliyordum çünkü ailemin bana bir yön çizdiğini.

Anneannem dünyaca ünlü bir tasarımcı.  Annem yarı Fransız. Büyükbabam İzmirliymiş, okumaya Fransa'ya gidince anneannemle tanışmışlar. Aşık olmuşlar, buna nedense hiç inandırıcı gelmiyor.

Anneannem'in birine aşık olabileceğini düşünmek bile kahkaha atmama sebebiyet veriyor.

O çok duygusuz bir kadın.

Veya sadece bana öyle..

Annemle babam kaçarak evlenmişler.
Anneannem evlenmelerine razı gelmemiş. Abim doğduktan sonra annem ara sıra anneanneme gider olmuş. O da canından çok sevdiği babası için..

Benim hiç öyle bir babam olmadı.

Annem bana 7 aylık hamileyken büyükbabam kalp krizi geçirmiş. Sizlere ömür.. o gün anneannemle tartıştıktan sonra... Ölmüş.

Düşüncesiz cadı da bunu anneme yetiştirmiş hemen.  Cenazeye gidememiş annem, çünkü dünyaya ben gelmişim.

Annem beni doğurduktan sonra çok kötü hastalanmış.

Annem bir yıl boyunca yüzüme bakmamış.

Açlıktan kaç defa hastanelik olmuşum daha ufacık bir bebekken. Yememiş im hiç bir şey. Serumla beslenmişim.

Ne zalimceydi hayat..

Yinede bakmamış annem suratıma. Onu da suçlayamıyorum ki, küçüklüğünden beri sadece babası destek olmuş ona bir anda onu da kaybetmiş.

Bir yaşına geçtikten bir kaç ay sonra annemin yanına emekleyerek gitmişim.

Yatakta uzanıyormuş.

Anne demişim o gün ilk defa ona..

Öyle hızlı bir şekilde yerinden doğrulmuş ki, korkup bir adım gerilemişim ve yere düşmüşüm. Annem bana uzun uzun bakmış. Bense gözlerim dolu dolu bakıyor muşum ona. Annem anlatırken şöyle demişti;

"o gün ilk defa biri bana anne dedi, dayanamadım kalktım sıkı sıkı sarıldım sana. Kendime sözler vermiştim annem gibi anne olmayacağım diye ama daha beteri olmuşum"

      O gün annem bana bir sarıldı bir daha da bırakmadı. Ölenedek desek daha doğru olur...

Abimlede konuşmamış o zamanlar o yüzden ilk ben anne demişim.

 Keşke şimdi de yanımda olup yüzüme bakmasa bunu o kadar çok istiyordum ki.

Düşüncelerim beni öyle içine çekmiştiki elimdeki sigaranın külleri elime  dökülünce ağzımdan şaşkın bir nida döküldü. Kızların beni duyacağı ihtimalini düşündüm. Sonra bunun ne kadar saçma olduğunu anladım. Bu saatte bu kata gelmezlerdi. Âşagı kata da sesimin gitmediğine emindim. Saate kaydı gözlerim 4:03' tü. Uyusam iyi olacaktı çünkü güneş birazdan doğacaktı. Bu saatten sonra kabus görmeyecegime de emindim. Neden mi? Hep öyle oluyor çünkü. 

Etrafa saçtığım eşyaları toplayıp yatağa girdim. Dert ortağıma  sarılıp gözlerimi kapattım.

İçimden bir ses yarın uzun bir gün olacağını söylüyordu.

Öyle de oldu.......

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 23, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Beyaz İhanetlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin