Alphan "Aynen kardeşim hatta birazdan uzay mekiği de gelecek," diyerek göz devirdi.

"Güneş sen burada ne arıyorsun cidden?"

"Yusuf'u?"

Alphan'a verdiği cevapla göğsüne sıkıca sarıldığı adamın güldüğünü işitti.

"Güzelim lütfen ciddi bir cevap verir misin?"

Ciddi cevap vermek için hazırlanırken "Güneş," diye seslenen bu defa Faruk abisi olmuştu. Adam kendini aradığını belli eden ifadesiyle yanlarına geldiğinde önce Yusuf'a ters bir bakış attı. Ardından kıza dönerek "Baban yani Mustafa Başkomiserim seni çağırıyor," diyerek baskılı bir tonlamayla konuştu.

Tamam reis raat ol ya herkes anladı babası olduğunu çok da şey yapma.

"Hassss-"

Levent küfrü son anda çevirdi. "Hasta olacaksın galiba sen kardeşim geçmiş olsun." Yusuf'un omzuna yavaşça vururken gözlerinde Geçmiş olsun sana baya geçecek ifadesi vardı.

"Beş dakikaya geliyorum Faruk abi."

Adamın gitmesini beklerken kendine bakmayı sürdürmesiyle "Lütfen sadece beş dakika," diye mızmızlandı.

Eh be adam git de vedalaşalım değil mi?

"Baban ikinci kattaki odada." Adamın gösterdiği yerdeki pencerede babasını gördüğünde en iyi yaptığı şeyi yaptı.

Görmemiş gibi davranmak.

"Teşekkür ederim hemen geliyorum abi."

Faruk abisinin gitmesiyle Yusuf'a baktığında renginin birkaç ton atmış olması onu güldürdü.

"Ben bunu nasıl fark edemedim?" diyen Yusuf'un şapşal halleri çok tatlıydı. Eğer yanlarında kimse olmasaydı yanaklarını mıncırırdı.

"Dedem eski emniyet müdürü ve babam onun gölgesinde kalmak istemediği için soyadını kullanmaz. O yüzden sevgilim fark etmemen çok normal."

Babasının polis olduğunu biliyordu bilmesine de burada karşılaşacaklarını hiç düşünmemişti. Geçen gün Leventlerle  yaptığı konuşmaya şahit olduğunu anımsadığında küfretti. Ulan salak Levent ulan embesil!

"Ben Ankara'da annemlerin yanındayım. İlk izninde seni kaçırıyorum ona göre."

Yusuf hâlâ gerçeği hazmetmeye çalışırken "Eğil biraz," diyerek ensesinden çekti. Saçlarını öpüp ardından yüzünün her zerresine küçük küçük öpücükler bıraktı.

"Diğer buluşmamızda bu gerçeği hazmetmiş ol Allah aşkına. Senin donuk halini çekemem Çevikçi'm." Çapkın bir edayla göz kırptı ve omzuna birkaç kez vurdu.

"Hadi bakalım Angara bebesi kaçar. Dikkat edin kendinize la."

Levent kahkaha atarak "La mı? Kızın içinden Ankara bebesi çıktı," dedi.

"Ankara değil Angara diyeceksin bu bir. İkincisi de birkaç hafta sonra sizi de görürüm Levent Bey."

"Sonra şaşırmaya devam edersin Yusuf sarıl da gideyim."

Gülerek kızın istediğini yaptı. Kollarının arasında kaybolan bedenini, sağ tarafına denk gelen ve hızlı hızlı atan kalbini de çok özlemişti. 

"Allah'a emanet ol Çevikçi'm."

"Sen de Güneş güzelim sen de."

Güneş istemeye istemeye yürümeye başladığında ayakları gitmemek için direniyor gibiydi. Kalbinin bu kadar ağrıması normal miydi?

Geriye baka baka giderken elini yüz hizasına kaldırıp el salladı. İçi öylesine buruktu ki...

"Güneş."

Yusuf'un kendine koşar adım geldiğini görmesiyle durdu. Adam ellerini yanaklarına yerleştirip alnına derince bir öpücük koydu ve Güneş'in içini sıcacık eden sesiyle mırıldandı.

"Sen vazgeçemeyeceğim yasaklım
Sen adını koyamadığım
Senin adın kavuşmak olsun."

*Sabahattin Ali diye görmüştüm bir yerde araştırdım ama Sebahattin Abi diye birine aitmiş kesin değil.

-

Bölüm sonuuu.

💘Bebeklerim kavuştu mutlu ve gururluyum hğahsh çok aşk annecim.

💘Güneş güzel kızımmm. Hiçbir şeyi umursamayan haline hastayım. İyi ki sen!

💘Mustafa Kemal amcacığım hakkında ne düşünüyorsunuz? Kıyak adam vesselam...Bakalım gördüğü manzara sonrası nasıl bir adam olacak 😈👿

💘Bölüm hakkında ve gidişat hakkındaki yorumlarınızı merakla bekliyorum.

Son olarak arkiler ben yine mezuna kalıyorum galiba ya :(( ağlıycam niye devlet hukuk dışı her şey geliyor da o gelmiyor. Çok saçma ulan çok saçmaaaa.

Neyse bir sene daha çalışacağım bakalım umarım seneye buraya KAZANDIM yazabilirim. Sizlerin sıralaması nasıl? Neler yazacaksınız? Biraz sohbet edelimm.

Diğer hikayelerime ozodlx_ yani profilimden ulaşabilirsiniz. Yeni bölümde görüşmek üzere öpüldünüzzz. 😻😻😻

   

ÇEVİKÇİ BEY | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin