"Dostum ben biseksüelim."

         "Ne?" Tek kaşını kaldırırken Timuçin o depresif halinden sıyrılıp bu kez tüm dikkatini ona verdi.  "O ne demek?"

     Güldü Kaan. Sonra elindeki birasını kaldırıp içti ve yutkunarak Timuçin'in yüzüne bakmaya başladı.

          "Bana böyle sorular sorma demek. Ben zaten çok uzun zamandır buna benzer duygular içindeydim." Biran duraksadı ve tekrar başını kaldırıp Timuçin e baktı.  "Bunun için istersen şuanda beni öldürebilirsin  ama bu benim elimde değil,, bu duyguları kontrol etmek çok zor. Uzun bir süre denedim ama  ne kadar çabalarsan o kadar  batıyorsun." Dedi ve Timuçin'in yüzüne gülümsemeye devam etti. "Yani ben, hem kadın, hemde erkeklerden hoşlanıyorum."

        "YALAN." Dedi Timuçin bir adım geri atarken. Adeta şok geçirmişti.

        "Doğru." Dedi Kaan gözlerini hiç kaçırmadan.

        "Siktir, bana neden daha önce söylemedin?"

        "Kabullenmem zaman aldı ama kabullendim. Ayrıca sana söylesem ne değişecekti ki?"

        "Doktora falan giderdik."

      Öylesine güçlü bir kahkaha attı ki Kaan, Timuçin bir an  kafayı sıyırıyor zannetti. Ancak kendine geldiğinde o, gülmeye devam ediyordu.

           " Hey,, noluyor lan, kendine gel rengin attı. Bunun nesi komik?"

          "Dermansız derdimin sebebi belli,, dermanı yaram da arama doktorr.. " Diye umarsızca söylediği şarkının ardından tekrar yaslandı Kaan. "Diyebilirim ancak. Bunun bir tedavisi yok." Derken yüzüne baktı. "Bu arada daha sert karşılarsın sanmıştım. Mesela yumruk atarsın, yada ağzımı burnumu kırarsın diye. Ne zamandır söyleyemediğimden oldukça yüktü omuzlarımda  nasıl rahatladığımı anlatamam."

           Öylece bakarken Kuzgun:"Ben lanet bir birseksuel olamam." Dedi birden.

             "Sen neden olacaksın ki abi?" Derken tam birasını kafasına dikeceği anda dondu kaldı Kaan. "Bir dakika yoksa bir erkekten mi hoşla..."

             "ASLA!" Diye kükredi Timuçin o cümlesini bitiremeden.

             "Tamam Sakin ol." Dediğinde bakışlarını kaçırmadı ondan. Birkaç dakika bekledi Timuçin. Yıllardır kuzeninin, en yakın arkadaşının tüm dertlerini paylaştığı insanın böyle biri çıkması kendisinde şok etkisi yaratmıştı tabi. Ne yani bunun tedavisi yok muydu gerçekten. Bir insan hayatı boyunca böyle nasıl yaşayabilirdi? Zor olmaz mıydı?  Aralarındaki mesafe yüzünden yada yalnızlıktan bu hale gelmiş olabilir miydi? Siktir bu herifin oldukça gideri vardı. neden yalnız olsundu ki? Ama burada önemli olan başka bir şey vardı. Duygularını karmaşık hissediyordu. Bir erkeği istediğini biliyordu. Kendisinin daha önce o tür alışkanlıkları yada istekleri olmadığına emindi ama yinede öğrenmeliydi yoksa kesinlikle kafayı yerdi.

             "İlk defa bir erkekten hoşlandığında mı biseksüel olduğunu fark ettin?" Diye sorduğunda, başını çevirdi Kaan.

            "Neden sordun?"

            "Biz yoldaşız ve bunu bana söylemek zorundasın." Diye emir verdiğinde kuzgun.  Dikkatle ona baktı Kaan ve  tek kaşını kaldırarak devam etti.

            "Bunu sana söyleme gibi bir zorunluluğum yok ama yinede merakını gideriyim. Birine deli gibi aşık olduğumu fark ettiğimde anladım. Bunun delilik olduğunu düşündüm. Ama değildi.  Duygularımın önüne geçemiyordum. Kendimden nefret eder olmuştum.  Kadınlara aşık olup onları seven ben, o adamı yalnızca çıplak gördüğüm için deli gibi istedim. Sonra onu her gördüğümde kalbimin deli gibi attığını fark ettim. Bu giderek saplantıya dönüşecekti bende, ona olan arzularım bir alev gibi tüm bedenimi sarıyordu. Ya kaçacaktım yada daha kötü şeyler yapacaktım. Bende kaçtım." Diyerek omuz silkti ve birasından bir yudum daha aldı.

Ölümcül Saplantı (+18)Where stories live. Discover now