ÇEVİKÇİ BEY | Tamamlandı

26

100 Bini geçmişiizzz. Hepinize teşekkür ederimm. İyi ki bizimlesiniz.💘💘

Yarın LGS'ye girecek olan herkese başarılar diliyorum. Hakkınızda hayırlısı olsun, heyecan yapmamaya çalışın. 😍😘

Telefonu açan kız annesinin "Güneş," diye çıkışmasıyla telefonu kulağından uzaklaştırıp ekrana baktı. Ekranda Babam yazısını gördüğüne emindi.

"Efendim?"

Sesi oldukça gergin çıkmıştı.

"Merak etme baban daha görmedi. Telefon elimdeydi yorumu beğenip sildim. Seni takipten çıkıp dayını da engelledim. Salak dayının numarası işe yaramadı anlayacağın." Annesinin dedikleriyle rahat bir nefes verecekti ki hiddetli sesiyle asıl kısma gelmediklerini anladı.

"Sana gelecek olursak sarı çiyan neler oluyor hemen bana anlatıyorsun?"

"Anne sen cansın can," diyerek anlatmaya başladı. Babasının  uyuduğu öğrendiğinde rahat rahat dedikodu yapmışlardı. Annesi Melis'i uzun zamandır tanıdığı için ailesi hakkında da bilgi sahibiydi. Kadın kızının birkaç kez Yusuf'tan heyecanlı heyecanlı bahsettiğini hatırlıyordu. O zamanlar kendi anlatmasını beklemiş üstelememişti.

"Dayın yine bildiğimiz gibi," dedi Serpil hanım memnuniyetsiz bir sesle.

"Teyzen bundan kaç yaş büyük olduğu halde kıza da az çektirmemişti Singapur kertenkelesi."

Güneş annesinin dediklerine güldü. Annesi yirmi bir yaşında babasıyla evlenip yirmi ikisinde kendisini doğurmuştu ve kadın henüz kırk beşindeydi. Çocuk ruhlu bir anneye sahipti.

Singapur kertentekelesi dayısı ile arasında sadece beş yaş olması da ayrı bir ironiydi.

Eh en azından dayısını elinden tutup gezdirmiyordu bu da bir şeydi.

Dayımı parka götürüyorum çeeeek.

"Yüz yüze geldiğimizde seni fena yapacağım ama şu an konumuz başka. Mutlu musun Güneş'im?"

"Çok..." dedi geçirdikleri zamanları anımsayarak. Yüzünde aptal bir sırıtma vardı. Sarılışı, öpüşü, koklayışı...Hepsi öylesine güzel hissettiriyordu ki.

"O kadar güzel bakıyor ki tek kelime etmese de kalbinden geçenleri duyuyorum sanki. Bir de kıyamıyor ya ağzını yüzünü mıncırasım geliyor kedi gibi bir şey ya çok tatlı."

"Kelime dağarcığı zayıf kızım benim kedi ne Allah aşkına? Çocuğun hesabına baktım seni aramadan maşallahı var. Fotoğraflarınızı da paylaşmış zaten." Kadın iç çekti.

"Ay Güneş çok yakışmışsınız siz annem ya."

"Anneee." Sırıtmaktan çene kasları ağrımıştı.

"Sen çok iyi bir kaynana olacaksın."

"Ne kaynanası kız gencim ben daha," diye tersleyip ilave etti. "Olsam olsam ikinci anne olurum ben ona. Tabii seni üzmediği sürece."

"Üzmez ki."

Öyle masumca söylemişti ki bunu telefonun diğer ucundaki kadın onun nasıl bir halde olduğunu tahmin edip güldü. Kızı kendi gençliği gibiydi.

"Annenin izinden gidip polisi bulmuşsun, aferin iyi halt ettin."

Ne kadar yakınıyor gibi olsa da kızının hislerinden emin olmak istiyordu. Kocasıyla iki yıllık sağlık bitirdikten sonra doğuya atanmasıyla tanışmıştı. O zamanlar Kemal bey özel harekat polisiydi ve onun sağ salim gelmesini beklediği çok gün olmuştu. Eli yüreğinde gezdiği o zamanları unutması imkansızdı.