8. Bölüm - Doğum Günü

En başından başla
                                    

-Melisa kitap okumayı sever. Aynı senin gibi. Onun dışında resim yapar. Geçen sene ona kara kalem seti almıştım. Miraçsa müzik dinlemeyi sever. Ortaokulda gitar derleri alıyordu. Geçen sene onada gitar almıştım. Spor olarak Melisa çok sevmesede Miraç basketbol oynamayı sever.

Başımla onayladım. Fark ettim de Melisa ile yaptığımız çoğu şey ve hobilerimiz uyuluyordu.

-Gün geçtikçe Melisayla ne kadar benzediğimizi daha çok fark ediyorum. Resim yapmayı bende çok severim. Çok yetenekli olmasamda eskiden, onun yaşındayken uğraşırdım. Okulun kurslarına da giderdim.

-Ne güzel. Beraber resim yaparsınız. Bende size katılırım. Mesleğim gereği benimde yeteneğim var bu konuda.

-Ah ona ne şüphe.

Güldük. Esila da kafa birisiydi. Tanıdığınız zaman aslında hepsiyle anlaşabiliyordunuz. Şu geçen 2 hafta boyunca iletişimimizi iyice ilerletmiştik. Bu konuda mutluydum. Eminimki diğerleride öyleydi. Arabayı AVM de durdurduktan sonra otoparka park ettik ve yukarı katları dolaşmaya başladık. İlk başlarda ikizlere hediye almak için çıktığımız alışveriş, şimdi bizim kafa dağıtmak için boş boş eşyalar almamıza dönmüştü. Değişik değişik tişörtler, takımlar, elbiseler derken baya vakit germiştik.

Yalan yok alışveriş yapmayı, yeni bir şeyler almayı severdim. Sadece bu aktivitenin delisi değildim. Olmasa da olurdu yani.

Henüz ikizlere hediye alamadan yorulmuştuk. Bu yüzdenden en üst kata, yemek katına çıkmıştık. Fazla kalorili şeyler yiyemezdim. O yüzden sadece mercimek çorbası içecektim. İçinde ne tuz ne de fazladan yağ vardı. Yanında da Esila ile birlikte yediğimiz çoban salata vardı. Kendisi de bana eşlik edip mercimek çorbası almıştı. Yemek yeme faslı bitince mağazaları dolaşmaya devam etmiştik. Esila Melisa için kara kalem defteri almıştı. Uzun zamandır almak istediğini söylemişti. Ona sormuştum.

- Neden almamıştı ki? İsteseydi Kerem bey alırdı?

- İkizler, Barlas ve Doruk kendi paralarını biriktiriyor. Babam onlara aylık harçlık veriyor, onlarda bütün bir ay kendi ihtiyaçlarını harçlıklarıyla alıyorlar. Melisa genelde bir sürü ıvır zıvır aldığı için bir türlü defter alacak parayı tutturamadı. Bu yüzden doğum gününde ona ben alacağım.

Doğrusu bu benim çok hoşuma gitmişti. İnsan eğer istediği her şeyi alıp elde edebilseydi hayal diye bir şey olmazdı. Her şey elinin altında olunca istek kavramını unutuyordun. Bu yüzden istekle birlikte azmin de gidiyordu. Bu da kötü bir şeydi. Büyüdüğün zaman kendi ayaklarının üstünde durman gerektiğinde ne yapacağını şaşırırdın.

Kerem bey de buna engel olmuş oluyor. Şimdiden birikim yapmayı ve paralarını tasaruflu kullanmayı öğreniyorlardı.

Esila, Melisaya hediye aldıktan sonra Miraç'a da hediye bulmuştu. Çok güzel siyah üzerinde renkli desenler olan bir basketbol topu almıştı. Spora ilgin olmasa bile ister istemez elin topa gidiyordu. Bense henüz ne alacağımı bulamamıştım. Saat geç olmuştu bu yüzden hediye işini yarına ertelemiştim.

Arabayla eve dönerken yolda gördüğüm şeyle adeta gözlerim ışıldamıştı.

Hediyemi bulmuştum!

~ İkizlerin doğum günü ~

Miraçtan

Bugün doğum günümüzdü!

Sabah özel olarak alarm kurup yarışı kazanmıştım. Sabah saat 06.00 da kalkmış ve ilk doğum gününü ben kutlamıştım. Bu Melisayla aramızdaki bir gelenekti. Her yıl ilk doğum gününü kutlayan kişi olmak için uğraşıyorduk.

YENİ HAYAT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin