Karma anime Tepkiler/Oneshotlar/Headcannonlar

「Levi Oneshot」

Zaten bir tane Levi x Okuyucu kitabım olduğu ve bir sürü Levi Oneshot kitabı olduğu için daha değişik bir şey yazmak istedim.

Bu oneshot Levi x Çocuk Okuyucu olacak.
(Pedofili değil tabii ki, baba-kız ilişkisi gibi.)

İsteği için Hiroschu'ya teşekkür ederim ♡ görmek istediğiniz bölüm tarzları veya karakterler varsa ilk bölüme istek yazabilirsiniz. Yapmaktan mutluluk duyarım.

Kelime Sayacı: 3528 kelime

Umarım fazla uzun olmamış ve okuması sıkıcı olmamıştır. İyi okumalar!

~~~~~~~~~~~~~~~○~~~~~~~~~~~~~~~

Keşif Birliği askerleri, Maria Duvarı'nın yıkılışından sonra etrafı araştırmak ve gidilecek bir sonraki rotayı ayarlamak için Rose Duvarı dışına çıkmışlardı. En önde komutanlar ilerlemekteydi. Devler uzaktan görünmeye başlamıştı bile.

Atların ayak seslerini duyduğunda küçük kalbine umut dolduğunu hissetmiştin.

"Askerler! Bunlar onlar olmalı değil mi?"

Henüz beş altı yaşlarında küçük bir çocuktun. Evinizin yarısı bir dev sebebiyle yıkılmıştı. Sen tek başına yatak odasında oyun oynarken çatının çökmesi ile ufak bir üçgen arasında sıkışıp kalmıştın bir gündür. Annenle babana ne olduğunu bilmek istemiyordun... zaten aşikardı değil mi?

At seslerini duyduğunda dışarı çıkıp onlara seslenmek istedin ama bulunduğun yerden dışarıya çıkamazdın. Bağırmaya başladın.

"YARDIM EDİN! BEN BURADAYIM! BİRİ YARDIM ETSİN!"

Bağırdıkça gözlerin dolmaya devam etmişti. Bir süre sonra seni duymadıklarını düşünerek pes ettin ve uzanıp kıvrıldın. Ağlamaya başladın.

"Ölmek istemiyorum ben... yardım edin!"

At seslerinin yakınlaştığını duydun. Belki de seni duymuşlardı? Hemen bağdaş kurarak oturdun ve tekrar seslendin.

"Beni duyabiliyor musunuz?! Buradayım!!"

En sonunda birisinin çatıyı zorladığını fark ettin. Kim olduğunu göremiyordun fakat çatı hareket ediyordu. Ardından sert bir ses duyulmasıyla irkildin.

"Oi Mike! Gelip şu çatıyı kaldırmamda yardım et!"

Sonra bir atın daha yakınlaştığını duydun. Kalbin yerinden fırlayacak gibi atıyordu. Gözlerini çabucak sildin ve beklemeye devam ettin. Ellerini ağzına kapatmıştın.

"Kurtulacağım!"

Biri daha atını burada durdurdu ve çatıyı kaldırmaya çabaladılar tekrar. Bu defa çatı yerinden çıkabileceğin bir boşluk oluşturacak kadar yükselmişti. İçeriye giren güneş ışığıyla gözlerin kamaştı ve kolunu gözlerinin önüne siper ettin. Yine o sesi duymuştun.

"Çabuk ol ve dışarı çık velet. Çatıyı sabaha kadar böyle tutamayız."

Sonrasında gözlerini ovalayıp mırıldandın.

"T-tamam! Çıkıyorum!"

Emekleye emekleye açtıkları boşluktan dışarı çıktın ve ikisine baktın.

İki asker sen çıktığında çatıyı yavaşça bırakmışlardı. Siyah saçlı olan ellerini çırptı ve cebinden bir mendil alarak temizlemeye başladı.

"Tch... şu hale bir bak."

Ses tonundan sana yardım eden askerin o olduğunu anladın ve mutlulukla ona baktın. Ardından hemen önüne gidip kocaman sarıldın adama. Sarılırken beline geliyordun.