2.Bölüm

12.6K 417 50
                                    

Keyifli okumalar:)

Oy vermeyi ve beni takip etmeyi unutmayın olur mu:)

Yıllar önce küçük bir kız çocuğu vardı. Baba sevgisi görmemiş o küçük kız çocuğu şu an bebeği için savaşıyordu. Annesinin yaşamış olduğu şeyleri yaşamaması için çabalıyordu. Onu sevmeyen bir adama sığınıyor bebeğinin mutlu olması için bu savaşa giriyordu. Salondaki sesizlik alkış sesleriyle bozuldu. Gözlerine kandığım  adam ise karnımın üzerindeki ellerimize bakıyordu. Gözlerini  yavaş yavaş yüzüme çevirdi. Tebesüm etmek için kendimi zorladım. 

Ne olur bırakma bizi serkan! Benim gibi acı çekmesin yavrumuz, ne olur!

"Hamilesin" dedi kısık çıkan sesiyle.  Başımı evet anlamında salladım. "Hamileyim" dedim. "Şi-şimdi bizim bir çocuğumuz olucak" başımı salladım yeniden. Belimden tutup kendine çekti. Bir saniye bile  düşünmeden sarıldım ona. Tam karşımdaki kadının yüzü donmuş  bir şekilde bize bakıyordu.Kahverengi gözlerinin  sonuna kadar açılmasından, ince dudaklarının hafif aralanmasından şaşırdığı belliydi. Saçlarıma değen dudak ile gözlerimi kapattım.

"Şimdi ben baba oluyor değil mi "  başımı  hafif sallayıp kollarının  arasından ayrıldım. Karşımızdaki  bazı insanların bize bakıp gülümsemesi bazıların ise kendi arasında konuşması  beni rahatsız  ederken  "Bir yere oturalım mı "diye mırıldandım. Sağ eli ile belimi tutarak biraz ilerdeki siyah koltuğun yanına gelip oturttu

Siyah kumaş  pantolonunu hafif yukarı  çekerek  dizlerinin üzerine çöküp iki elimide  elleri ile okşadı. Ellerimi dudağına  götürüp öptü. Gözleri karnıma  değdinde tebessüm  edip "Canım bildiğim  kadın karnında canımızı taşıyor "

"Her ânımın güzel parçası her ânım için var olan biri daha mı olucak"

Deme serkan böyle! Deme ben çok çabuk kanıyorum

"Seni seviyorum "

Tebesüm ettim. "Bende seni seviyorum sevgilim"dedim. Ayağa kalkıp yanıma oturdu. "Tebrik ederim oğlum" yanımıza gelen  Tarık  Bey ile  gözlerimi kaçırdım. Serkanın babası Tarık  Bey şu  hayata benden en çok nefret eden ikinci kişi olabilirdi. Her zamanki gibi üzerine kahverengi birtakım  elbise giyip beyaz saçlarını geriye yatırmıştı.

"Sağ ol" diye ağzının içinde mırıldandı Serkan. "Tebrik ederim Açelyacım "tebesüm edip başımı salladım. "Sağolun Tarık Bey " o iğrenç kahkah sesini duymamla gözlerimi kapatım. "Ben senin temizlik yaptığın evin patronu değil kayın babanım Açelya bana baba demenin zamanı gelmedimi sence" ellimi tutan Serkanın elini sıktım. "Baba!" Diye tısladı dudaklarının arasından.  "Git!" diyede devam etti sözlerine.  "Tamam tamam gidiyorum " diye yanımızdan ayrıldı Tarık Bey!

"Tebrik ederim canım benim" ve o iğrenç ses. Ünlü moda tasarımcısı Defne Seren! Tarık  Beyin gelini olarak seçtiği fakat Serkanın ilk başlarda istemediği kız. Benim ise kardeşim diye bildiğim tek insandı. Tarık bey ile sürekli kavga ederdi bu konu açıldığında. Serkan ise her zamanki gibi babası yokmuş gibi davranıp beni mutlu etmeye çabalardı.  Pişmandır belki şu  an iki yıl öncesine dönüp Defne ile evlenmek istiyordur.  Gülümseyip "Teşkkür ederim darısı başına" dedim. Defnenin gözleri bir saniyeline bile olsa Serkana dönmüştü. Serkana baktığımda bana bakıp gülümsediğini gördüm. Aynı şekilde bende gülümseyip Defneye döndüm.

"Ferdi yok mu "

"Buradaydı az önce şimdi nerede bilmiyorum "

"Anladım " diye mırıldandım. Defne tekrar Serkana dönüp dudağını kıvırdı. "Tebrik ederim Serkan " 

Soğuk bir çıkan sesi ile "Sağol " diye mırıldandı. Serkan tutuğu ellerimden beni ayağa kaldırıp "Gideli  mi" dedi. Başımı evet anlamında salladım. Yanımıza gelen insanları takmadan çıkışı ilerledik. Kenarda duran arabanın ön kapısını açıp beni bindirdi. Kendiside şoför koltuğuna  binince arabayı çalıştırdı. Kucağımdaki  sağ elimi alıp dudaklarına götürüp bir öpücük bıraktı. . "Bir yere gitmek ister misin ?"

"Eve gitmek istiyorum"

"Ne zaman öğrendin hamile olduğunu " omuz silkip "Bu gün" dedim. "Hastaneye ablamı ziyarete gittiğimde bayıldım o zaman öğrendim" serkan kaşlarını çatıp yoldaki bakışlarını üzerime çevirdi. "Bir şey olmadı değilmi iyisin"

"Yok olmadı iyiyim" benimle böyle ilgilenmesi kafamı  karıştıyordu. Eğer beni aldattığını gözlerim ile görmeseydim şu  an bende mutlu olabilirdim. Serkanın telefon melodisi arabayı doldurunca gözlerimi kapattım. Ne olur Allahım düşündüğüm kişi olmasın. "Söyle" dedi Serkan sert çıkan sesiyle. "Kapat" ellimdeki  elini çekince  gözlerimi açtım. Direksiyonu iki eliyle sıkmaya başlayınca bakışlarımı cama çevirdim. Kesin Defne aramıştı tabi arar nasıl olsa sevdiği adamın enayi karısı hamile kaldı!

"Sen"diye tısladı  ardından devam etti  cümlesine "Sen O şerefsiz ile mi geldin Açelya!" diye  bağırdığında yerimden sıçradım. "Şerefsiz" dedim soru soran bir şekilde. "Sınama beni Yavuzmu  getirdi seni"

"
Evet yavuz getirdi"  Serkanın yüzünde gülümseme oluşunca derin nefes aldım. Direksiyona vurup yüzündeki gülümsemeyi soldurdu."Gelmeyeceğim  dedin bana!"

"Gitmeyeceğim  dedin bana!"

"O it getirince geldin!"

"Telefonla konuşunca geldin!" Bakışlarını yüzüme çevirip "Ne" dedi ellerimi saçlarıma sokup  nefes almaya çalıştım. "Gelme üzerime Serkan! Rahat bırak  beni! Anladınmı  rahat bırak!"  tekrar yüzüne  baktım. Başını ağır ağır sallayıp parmağını ısırıyordu. "Sakinim" dedi. "Sakin" kendi kendine konuşuyordu. "Sakin ol Serkan karın alt tarafı onu seven adamla partiye geldi sakin ol!"

Onu seven adam!

"Ne!"

"Aşık lan o adam sana aşık aşık birde onunla geldin!"

"Sende "  sustum.

"Bende ne!"

Bölüm hakkında düşüncelerinizi buraya yazabilirsiniz.

Yan  Yana Where stories live. Discover now