35.Bölüm: YER ALTI

Začať od začiatku
                                    

"Hadi gerçek sevgilimle ilk seksimizi de yapalım mı? Yapalım yapalım." Kafamı hevesle ona doğru çevirdim ama Ateş yanağıma sert bir öpücük bırakarak beni biraz daha kendisine çekti.

"Yarın yorucu olacak, uyu artık."

"Ama sen beni yatakta mutlu edemezsen ben harem kurup seni aldatmak zorunda kalırım. Sonra Ateş yetmedi değil de Aşkın aldattı olur, ben kötü duruma düşerim."

"Aşkın!" Dedi sertleşen sesiyle ve belimden tutarak kendisine hafifçe çevirdi. "Sen herhalde on gün o güzel kalçanın üstüne oturamamak istiyorsun."

Kafamı hevesle aşağı yukarı salladım, dudağımı ısırarak. "Evet, lütfen!" Eli yavaşça aşağılara inerken boynumu öpüyordu.

"Aşkın." Nefesi boynumu gıdıklarken, kıkırdadım. Eli durdu, bir süre hareket bile etmedi.

"Neyse acıdım sana uyuyalım, sonra tüm gün oturamayan sen oluyorsun. Dinlen dinlen, hadi yine iyisin."

"Bak ya." Dedi inanmıyormuş gibi. "Manyak edersin adamı sen." Geceliğin eteğine doğru giden elini tuttum ve karnımın üstüne çekerek parmaklarımı parmakları arasına geçirdim.

Gözlerimi yumdum, sadece bir saat uyusam hiçbir şey olmazdı. Kokusu ciğerlerimde gezerken, başımı sert omzuna biraz daha gömdüm, eğilip bir öpücük daha bıraktı.

***

Uyandığımda bir saat değil, bir saat kırk beş dakika geçmişti. Gece yarısını geçiyordu, acele etmem gerekiyordu. Mışıl mışıl uyuyan Ateş'e çevirdim başımı, dudakları büzülmüştü ve kolu hala aynı sıkılıkla belimi sarıyordu. Yavaşça ayrıldım sıcak kolları arasından, sessiz adımlarla giyinme odasına geçtim. Üstümü giyinerek, gerekli malzemelerimi yanıma aldım.

Evden çıkarak, kara kısmına geçtim ve motoruma atladım. İtalya'ya gitmeden önce işlemem gereken bir cinayet vardı. Eğer durulursam, şüpheler artardı, Murat ve diğer polisler üste çıktıklarını sanırlardı, gerçekten V'nin inini bulduklarını düşünülerdi. Bu egomu ve beni üzerdi. Alanguva arazisinden son hızla çıktım, geç kalmıştım.

İhtiyatın kulübesine yirmi beş dakikanın ardından varmıştım. Bu kulübe rıhtımın diğer tarafındaydı ve sadece küçük bir kulübe gibi görünüyordu ama değildi. Alt katında acil durumlar için özel odamız vardı, sadece ikimizin gözleriyle açılıyordu ve zorlanmaya karşılıklı da çok güzel önlem almıştık. Büyük uğraşlar sonucu ihtiyatı ikna etmiştim ve zorlandığında kendi kendini imha eden bir oda dizayn etmiştim.

Kulübeye giden, kısa bir tünel vardı ve motorumu her zamanki yerine bırakarak tünelin kapısını açtım. Biraz yürüdükten sonra ana odamıza ulaştım, yer altının ışıkları yanıyordu ihtiyar beklemeyi pek sevmezdi. Gözlerimi okuttuğumda kapı iki yana doğru açıldı.

İhtiyar köşesine kurulmuş önündeki dosyaları ve karşısındaki ekrana bakıyordu. "Geç kaldın." Dedi kalın sesiyle. "Sen geç kalmazsın Aşkın, bir sorun mu oldu?"

"Hayır, işim vardı." Diyerek geçiştirdim ve karşısındaki kahverengi deri koltuğa oturdum.

"Bu iş Alanguva mıydı?" Bana alttan alttan bakıyordu. Bu sen anlatmasan da ben anlarım bakışıydı, bir haltı anlamasa şaşardım zaten.

"Evet, artık gerçek sevgiliyiz." Tek kaşı havalandı sözleriyle, buruşuk alnı biraz daha kırıştı. "Bana karşı bir şeyler hissediyormuş gibi davranıyor." Hissetmediğini de söyleyemezdim ama tutku ayrı Ateş'in tavırları ayrıydı.

ATEŞPARE (+18)Where stories live. Discover now