UNUTULMAZ -19-

96 38 6
                                    

****İKİ GÜN SONRA****

Şuan hava alanındaydık irem ve demir i yolcu etmek için.

Ece nin gözleri dolmuş neredeyse ağlıcak gibi bana bakıyordu ece ve efe yi çok seviyordum onlar benim sevincimdiler evet bizim çocuğumuz olmadığı için onlara çok bağlıydık anons sesi geldi tek tek hepsine sarılıp öptükten sonra karşı tarafa geçtiler ve gözden kayboldular

****

Sinan burası bir harika nerden geldi aklına ??

Bir düşüneyim acaba nereden geldi aklıma

Ya hayatım sen harikasın

Evet harikayım biliyorum

Ukela

Bir göl kenarına getirmişti beni sinan irem leri uçağa bindirdikten sonra burası harika bir yerdi gölün içerisinde iki tane ben beyaz kuğ nilüfer çiçekleri etrafın koşusan çocuklar çimlerin  üzerine uzanmış çiftler etrafımız fazla kalabalık değildi sakindi ama çok güzel bir yerdi gerçekten burasını sevmiştim çimenlerin üzerine serili bez parçasının üzerine oturduk kırmızı ve yeşilin uyumu içerisinde sinan nın sepetten çıkardığı meyveleri yiyorduk sessizce birbirimizi izliyorduk sinan nın her bir yüz çizgisini adım gibi ezberlemiştim sevdiğim adamı çok iyi tanıyordum bir süre sonra sinan kucağıma uzandı saçlarıyla oynamaya başladım uyuyacaktı biliyordum ama yinede kendimi alı koyamıyordum devamlı saçlarıyla oynadım gözleri yavaş yavaş kapandı ve uykuya daldı uyurken bir insan bu kadarmı masun korumasız olur dudaklarına uzanıp bir buse kondurdum geri çekilicektim ama aramızda ramak kala durdum onun nefesini dinlemek bana huzurdu onun gözleri benim dünyamdı her sözü ruhuma işliyordu o olmasa ben olmazdım bir kaç dakika böyle kalmış olmalıyım birden sinan gözlerini açtı sanki korkmuştu öyle bakıyordu gözleri dudaklarıma kaydı yamuk bir şekilde gülümsedi ve dudaklarıma uzandı içimde savaş vardı sanki onun için atan bir kalp onun için düşünen bir beyin bütün bedenim ona aitti dudaklarımız ayrıldığında kızarmam dahada arttı çünkü tam karşımızda bize bakan bir erkek bir de kız çocuğu vardı kız bana bakarak

Özür dileriz topumuz yanınıza geldi bizde rahatsız etmemek için bekliyorduk şey ee topumuzu bize verirmisiniz ?

Elbette alın bakalım

Teşekkürler

Gülümseyip yanımızdan ayrıldılar sinan hala bana bakarak gülüyordu utanmıştım çocuklar öyle bakınca bir şey diyemedim zaten sinan a kızdım ama neden herkesin içinde öpüyor ki beni

Sinan bu yaptığın çok yanlış etrafımızda çocuklar var

Hımm nedem yanlış deniz hanım siz öperken doğru ama

Off bu adam beni deli ediyor

Ben öpmedim bir kere sadece ufak bir buse koydum dudaklarına

Buse koymak öpmek değilmidir

Sinan ya kalk kucağımdan cevap falan vermicen sana ben güneşin batışını izlemeye gidiyom

Hemen kaç zaten gitmene gerek yok bir yere sağ tarafına bak görürsün gün batımını

Çok biliş ukela

Sessizce sağ tarafa baktım bulurların mükemmel duruşu o ihtişamıyla güneşin yansımaları mükemmel bir manzara hayatımda ne olursa olsun güneşten vazgeçmicektim belki bir gün batımı zamanı ölebilirdim ölüm ensemde gezen bir nefesti uğultuları her daim kulağımdaydı ölüme yakın olduğunu bilmek onu hissetmek sevdiklerinden ayrılmaz o kadar kötü ki ne hedeflerin var ama yapamıyorsun içinde bir ukte boğazında bir yumru nefes alımında zehir saçıyorsun vücüdünda her saniye çoğalan bir hastalık saniyeler kovalıyor seni her salise geçtikçe ölüme yaklaşmak ben gidicem peki ya sinan ne yapıcak demir irem efe ece onlar neler yaşıcak ben ölümcem onlar acı çekicek hani adalet ben ölücem bedenim toprak altında olucak üstümde kilolarca ağırlık ben nasıl çökmüştüm ensar ın ölümünde canım çok fazla acımıştı kalbim paramparça olmuştu sevdiğin birini bir daha görememek ona dokunamamak sesini duymamak kokusunu duyamamak yüzünü görememek. Herkesin bir kaybettiği vardır. Ama bu başka, nasıl desem birini ulaşmamak ben kalpsiz gibi giricem o toprağın altına onlar geride kalıcaklar acı çekicekler ben kendime değil onlara üzülüyorum benim yüzümden acı çekmelerini istemiyorum güneş batmıştı bunları düşürken etraftı hoş bir sarı renk kaplamıştı.

Sinan a baktığımda fazla düşümceli olduğunu gördüm o da gün günden ölüme daha çok yaklaşıyordu

Sinan neler düşünüyorsun dalmışın

Sende başkasını düşünemiyorum bilmiyormusun

Gülümseyerek saçlarına uzandım ve karıştırdım hafiften esen rüzar o mükemmek kokusunu bana getirdi gülüşünde bir kez daha kendimi kaybettim

Canım hadi gidelim hava esmeye başladı

Tamam canın eşyaları toparlıyalım o zaman

Gerek yok ben halledicem onları

Tamam

Sinan elini umuzuma attı ve yürümeye başladık araba bizde ilerideydi arabaya kadar hiç konuşmadan yürüdük bir günümüzde böyle bitirdik sayılı günler çabuk geçer derler hastalığımı öğrendiğim günden beri her gün yazdığım günlüğüme bir sayfa daha eklendi umarım sayfalar bitmeden ölmem tek umudum bu en azından geride kalanlar bu günlüğümü okudukça yaşadığımız güzel anılar ile beni hatırlarlar.

Merhaba arkdaşlar bu bölüm geç geldi biliyorum kusura bakmayın çok yoğunum okul dolayısıyla kendinize iyi bakın oy ve yorumlarınızı bekliyorum kucak dolusu sevgilerle...

Ehl-i Keyf

BdirhnDans ın kitabı okursanız sevinirim

UNUTULMAZ... Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang