Yara bandı

943 81 52
                                    

   
Noktalama ve yazım yanlışları için özür dilerim,iyi okumalar.

    

   Wei Wuxian alarmın sesiyle uyanmış,yatağından kalkıp banyosuna ilerlemişti. Dişlerini fırçalayıp,yüzünü yıkadıktan sonra akşamdan ayarladığı kıyafetlerini giydi. Salona girdiğinde Linin çoktan uyanıp hazırlandığını gördü "günaydın " diyip A-Yuanın odasına ilerledi.Yine oldukça dağınık uyuyan A-yuan ile karşılaşmıştı. Ufak bir tebessümle yuanı uyandırmaya çalıştı. Uykulu haliyle babasının onu giydirmesine izin veren A-yuan giyindikten sonra da uyumaya devam etmişti.

 Wuxian uyuyan oğlunu kucağına alırken ,Li bavulları almıştı.A-yuan yol boyunca uyuymaya devam etmiş,Wuxinda öylece dışarıyı seyretmişti.Havaalanına geldiklerinde A-Yuan uyanmış sabırsazca babasına ne zaman uçağa bineceklerini sorup durmaya başlamıştı. Onlar gibi uçuşlarını bekleyen diğer yolcuların yanına gidip sevimli sevimli ilk kez uçağa bineceğini anlatıyor,heycanını hareketleri ile belli edip herkesin yüzünde hoş bir tebessüm oluşmasını sağlıyordu.

Uçuş saatleri geldiğine heyecanla kıkırdamaya başlamış ve görevlileri bile heyecanı ile güldürmüştü. Babasının kucağında oturacakları yerlerine ilerlerken hayranlıkla uçağı inceleyen Yuan "woaa" gibi sevimli sesler çıkartıyordu. Wuxian onu koltuğuna yerleştirdikten ve kendi de oturduktan sonra A-Yuanın biraz gerildiğini hissetmişti. Peluş tavşanını çantasından çıkarıp yuana uzattı. A-Yuan tavşana sarılıp yanlarından oturan diğer yolcuya " Ben ilk keş uçaya biniyoyum,koykmuyoyum" tavşsanını kaldırarak "tayşanda korkmuyo,sende koykma "demişti.

 Genç adam Yuanın konuşmasına gülüp "Eğer korkarsam elini tutabilir miyim ?" diye sorarak yuana ayak uydurdu. Yuan gergin ifadesiyle kafasıyla onayaladı genci.

Uçak kalkışa geçtiğindr korkan yuan gencin ve babasının elini sıkı sıkı tutmuştu sonrasında "koykmadın bayyk" diyerek ikisinde korkmadığına inandırmaya çalışmıştı. Wuxianda,gençte yuanın bu sevimli haline gülmüş,ne kadar cesur bi çocuk olduğu hakkında övmüşlerdi. Aldığı övgülerden memnun olan Yuan peluş tavşanına gururla kormadığını anlatmaya başlamıştı.
...

Wuxian, çizgi film izlerken uyuyakalan Yuanın üzerini örttü.Hiçbir şey yemeden uyuya kaldığı için için rahat değildi ama çocuğu bunun için uyandıramazdı. Uyandığında bir şeyler yedirmeyi aklına not ederek,okuduğu kitaba geri döndü.

Yaklaşık 2 saatlik bir uçuştan sonra nihayet gusuya iniş yapmışlardı.Yuan yeni uyandığı için babasının kucağında sersem sersem bakarken etrafındaki hareketliliğin ne olduğunu kavramaya çalışıyordu.
  Yuan kendine geldiğinde çoktan inmiş,bavullarını almış ve taksi beklemeye başlamışlardı. Otel yolu boyunca Yuan hem babasına hemde şoföre  hiç durmadan bir şeyler anlatmış,onları güldürmüştü. Wuxian oğlunun gevezeliğinin kesinlikle kendinden bulaştığını düşünüyordu.
Otele varıp,odalarına çıktıklarında Wuxian hemen yemek için bir şeyler söylemiş,kırk takla ile yuana yedirmişti. Beraber güzel bir duş alıp,üzerlerini değiştirdiler. Akşama kadar odalarında oyunlar oynayıp,dinlendikten sonra yemek yemek için otelin restoranına indiler. Yemekten sonra otelde dolanıp odalarına tekrar çıktılar.

Yuan yerini yadırgadığı için uyurken epey mızmızlanmış,ağlamış ama en sonunda uyuyabilmişti. Wuxian saatlerce düşünceleri içinde kaybolduktan sonra günün yorgunluğunun ağır bastığını hissetmiş, oğluna hafif bir öpücük vermiş ve ona sarılarak uykuya dalmıştı.

İki gün sonra

Wei Wuxian, Yuana belli etmemeye çaklışsada oldukça gergindi. Yuana hastaneye gideceklerini söylemese bile küçük hissetmiş gibi istekdiz ve huysuzdu. Wuxianın kucağında debeleniyor,her şey için ağlıyordu. Zorda olsa otelden çıkıp hastaneye doğru yol almışlardı.Yuan takside iken sessizleşmiş ve babasına küstüğünü belli ederek kollarını göğsünde birleştirmiş,suratını asmıştı. Hastaneye geldiklerini farkeden Yuan korkmuş ve küslüğünü unutup babasına sıkıca sarılmıştı.

Mágoa | wangxianWhere stories live. Discover now