“Bakın çocuklar bilmediğiniz çok şey var... İblis Kral’ın zihnindeyken geçmişi gördüm. O anlar o kadar korkutucuydu ki bunu anlatmaya kelimler bile yetmez. Ama bütün bunlardan öte neden şimdi saldırıyor?” Dedi ve eline bir dal parçasını aldı ve “Size şöyle anlatmam gerekirse insanlık bu dal parçası iken karşımızdaki koca ağaç İblis Kral... ve neden hiçbir zaman insanlığı yok edecek kitlesel bir saldırı yapmadı. O gücü net bir şekilde hissettim ve... Ölümün ta kendisine baktığımı fark ettim... Eğer bu soruların cevabını bulursak insanlığın küçük ama umut bağlayabileceği bir şansı olabilir. “ Dedi Uray. Sesindeki korkuyu Elias ve Hector net bir şekilde hissetmişti. Onlar Uray'ın çocukluk arkadaşları olmasına rağmen onu ilk kez böyle görüyorlardı.

 
O anda herkes sessizliğe kapılmışken Haze karşıdaki ağacın parladığını fark etti. Akşamdı ve göz gözü bile görmeyecek karanlıktayken Karşıdaki ağaç ay ışığının yansıması ile parlıyordu. “Çocuklar bir şey soracağım. Ağaçlar parlamaz öyle değil mi?” Diye tedirgin bir şekilde sordu. Soruyu duyan Eddy elini alnına vurdu ve sitemkar bir şekilde “Haze yine çok fazla uykusuz kaldın? En sonunda bir iblise yem olacaksın.” Dedi. Biraz dalga birazda sitemkar bir şekilde. Haze her zaman çok fazla uykusuz kalınca tuhaf şeyler görürdü. Bir keresinde Hugo'yu tek boynuzlu at sanıp onun üzerine binmeye çalışmıştı.

“Hey dalga geçme bu sefer ciddiyim!” Dedi ve eli ile karşıdaki ağacı işaret ederek. “O ağaca bakın. Bildiğiniz ay ışığını üzerinde yansıtıp parlıyor. Bu da demek oluyor ki dışı normal bir ağaçtan farklı olarak bir alaşımdan oluşuyor.” Diye konuştu. Herkes onun gösterdiği yöne bakınca başlarından kaynar su  dökülmüş gibi oldular.  Haze'nin dediklerinin doğru olduğunu kabul ettiler ve hemen ayağa fırlayıp o yöne doğru gitmeye başladılar. Elleri silahta tetikte bir şekilde bekleyen ekip yavaş adımlarla ağaca yaklaşmaya başladılar.

Bu da ne ya. İşler iyice tuhaf bir hal almaya başladı.” Diye konuşmaktan kendini alamadı Hugo. Annie ona katılıyorum dercesine bir bakış attı ve Fedailer yavaşça ağacı gözlemlemeye başladı. Ağacın dış kısmına yumruk atan Hector “Dışı tamamen demirden. İnsan yapımı...” Dedi ve biraz daha kurcalamaya başladı.

 
Ağacın tepesinde bir dal gören Sarah, dalın aynı bir mekanizma koluna benzediğini fark etti ve hemen ağaca tırmanmaya başladı. “Hey Sarah ne yapıyor-" Diye başladığı konuşması yarıda kesen Hector duyduğu sesle arkasına döndü. “Ağaçtaki kolu indirmeye gidiyor. Galiba gizli bir geçtik bulduk gençler.”  Dedi Uray ve herkes onun söylediği şeyi mantıklı ama bir o kadar da çılgınca buldu. “Kim düşünebilirdi ki tesadüfen mola verdikleri yerde gizli bir geçit bulacağımızı.” Dedi Elias dalga geçer bir şekilde. Onun söyledikleri ile eli cebindeki pusulaya giden Uray aklından “Gerçekten de tesadüf müydü?” Diye geçirmeden edemedi.

 
Kolu aşağıya indirmesi ile ağaç bir anda hareket etmeye başladı ve bulunduğu dala tutunamayan Sarah yere düşmeye başladı fakat dengesini sağlayıp hiçbir şey olmamış gibi sapasağlam inmişti. Ağaç yerin altına doğru çökerken kocaman bir yuvarlak delik oluştu bulundukları yerde. Deliğin etrafından bir anda sarmal bir şekilde tahta basamaklar çıkmaya başladı aşağıya doğru. Delik en az elli metre derine iniyordu.

 
“İlk gönüllü kim?” Dedi Eddy. Onun konuşması ile Uray basamaklardan yavaşça inmeye başladı. Ardından herkes tek tek merdivenlerden inmeye başladı. Bir kaç dakika sonra merdivenlerin bitmesi ile genç Fedailer uzun bir tünelin girişine vardılar. Öne geçen Annie tam tünelin içine girecekti ki Görgüsüne çarpan elle geri doğru sendeledi bir kaç adım.

 
“Ne yaptığını sanıyorsun! Bu kadar umursamaz olman canına mal olabilir. Unutma biz şu an Dünya'nın en güçlü ve tehlikeli silahlarını arıyoruz. Sence onlar bu yolları boş mu bıraktığını sanıyorsundur. Yüz yirmi bir yıldır bulunamamalarının bir sebebi olmalı. Daha dikkatli ol! Buraya kadar gelmişken saçma davranışlarla kimsenin ölmesine izin veremem.” Dedi sert ve ağır bir dille. Her sözü Annie için bir yumruğa eş değer güçteydi ama kendisi de onun haklı olduğunu biliyordu. “Özür dilerim...” Demekten daha fazlasını yapmadı genç kız.  Herkese doğru dönen Uray. “Bubi tuzakları olabilir. Herkes tetikte olsun!” Diye konuştu.

SONRAKİ DÜNYAWhere stories live. Discover now