Tuhaf

12.5K 1K 96
                                    

Berk yemek yaparken mutfak sandalyesine oturmuş onu izliyordum.

"Şu an her yaptığımızı biliyor olabilirler." dedim.

Berk bana dönmeden "O zaman mutlu ol. Onlar da mutlu olsun." dedi.

"Şimdi ne olacak?" diye sordum.

"Seni okula göndereceğim. Eğitimin eksik kalmasın. Sonra beraber mutlu olacağız." dedi.

"Bir kitabın içinde yaşamak tuhaf geliyor." dedim.

"Birde tüm hayatının kitapta geçtiğini düşün." dedi.

Derin bir nefes aldım ve "Bu konuyu açmam saçmalıktı. Üzgünüm." dedi.

Yanıma gelip oturdu ve elimi tuttuktan sonra "Üzgün olmanı gerektirecek bir durum yok. Hem birlikteyiz. Burada mutlu olmak için kaldın. Böyle üzülmek için değil." dedi.

"Haklısın. Kendimi düşünmekten alıkoyamıyorum." dedim.

Eli yanağıma giderken gözlerimi kapatıp gülümsedim.

Yanağımı yavaşça okşarken "Birlikteyiz ve mutlu olmalıyız. Şimdi bu düşünceleri kafandan at." dedi.

"Son bir şey sormak istiyorum. Selim, Ecemlere zarar verir mi?" diye sordum.

"Gerçek hayata döneceğinden babamın haberi olmalı. Selim için bir hazırlık ve önlemleri vardır. Endişelenme." dedi.

"Belki de haklısındır." dedim.

"Tabii, haklıyım." deyince yüzümü buruşturdum ve "Ego yığını." dedim.

Berk bu dediğime gülerken ayağa kalktım ve yaptığı yemeklere baktım.

"Kiloluyum ama açım. Ne zaman hazır olur?" diye sordum.

"Kilolu değilsin." demesinin üzerine "Zaten ağırım diye havuza bırakmalar, laf sokmalar falan da hepsi hayal ürünü." dedim.

Berk ayağa kalktı ve arkamdan sarıldıktan sonra çenesini omzuma yasladı.

"Sadece takılıyorum. Hem kilolu olsan da bir şey değişmez. Sen sensin, ben benim. Ben de sana aşığım." dedi.

"Bana aşık olmayıp kime bakacaksın? Bulmuşsun benim gibi kızı, bir zahmet otur ve sev." dedim.

Berk bu egoist konuşmama gülerken "Yemek hazır sayılır. Masaya geç, servis yaparım bende." dedi.

"Hamarat bir de maşallah." dedim ve geri sandalyeme oturdum.

Kitap EvreniOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz