"Benim hakkımda tek kelime daha etmeyeceksin!" Bakışlarını gördüğümde onu daha çok sinirlendirmek için güldüm.
"Depoya atın şunu." Saçımı bırakıp adamlarına emir verdiğinde arkamdaki adamlar beni merdivenlere yöneltti. Aşağıya indiğimizde beni bir demir kapının önüne götürdüler. Soldaki cebinden çıkardığı anahtarla kapıyı açtığında sağdaki beni içeri itti.
"Çıtın çıkmasın." Kapıyı kapatıp kilitlediklerinde etrafa baktım. Oda kasap gibi kokuyordu. Ayrıca çok soğuktu. Etraftaki kutulardan birini açtığımda içinde et olduğunu fark ettim. Beni devasa bir dondurucuya kapatmışlardı.
Bir köşeye oturup bacaklarımı kendime çektim ve Harry'yi düşünmeye başladım. Onu çok özlemiştim. Rüyamda onu kısa süre görmek özlemimi daha da tetiklemişti. Bana sarılmasına çok ihtiyacım vardı. Ancak o bana sarıldığında kendimi güvenli ve huzurlu hissedebilirdim. Gözlerim yaşlandığında dudağımı büzdüm. Ondan hiç ayrılmamam gerekiyordu. Kendall saçma yalanlarını sıralarken Harry'nin yanında kalıp ona destek olmam gerekiyordu.
Başımı dizlerime yaslayıp hıçkırarak ağlamaya başladım. Tüm bunları yaşamayı hak edecek ne yapmıştım ki?
-
Saatler sonra soğuktan tir tir titrerken kapı açıldığında bakışlarımı oraya çevirdim. Justin karşımda duruyordu.
"Gel." Dediğinde zorlanarak ayağa kalktım ve ona ilerledim. Kapıyı kapatıp kolumu tutarak merdivenleri çıkmaya başladı. Salona girdiğimizde Justin konuştu.
"Şunu ısıtın. Ölmesin, daha işimiz var." Sert bir ses tonuyla konuştuğunda Janet ve Burret bana ilerledi. Beni yukarı çıkarıp odaya soktular. Titremekten kasılmış bedenim sıcak su dolu küvete girdiğinde rahatlamıştı.
"Sabah onu çok sinirlendirdin." Burret konuştuğunda nefesimi üfledim.
"Umrumda değil. Az kaldı. Harry geldiğinde bunların hepsinin intikamını alacağım."
"Sen Bay Styles'ın kaçırdığı kızlardan biri misin gerçekten?" Janet konuştuğunda bakışlarımı ona çevirdim.
"Beni kaçırdı sonra da durumlar değişti. Ben ona aşık oldum."
"Onun çok sert bir adam olduğu söyleniyor. Gerçekten öyle mi?" Burret hevesle konuştu. Harry bu kadar ünlü müydü?
"Yerine göre. Öncelerde çok katıydı ancak yavaş yavaş düzeliyor. Siz onu nereden biliyorsunuz?"
"Burada onu tanımayan tek bir kişi yok. Bay Bieber ve Bay Styles'ın araları bozulduğundan beri yeraltı dünyası ikiye ayrıldı. Kimisi Bay Bieber'ın yanında kimisi Bay Styles'ın."
"Aralarında tam olarak ne oldu?"
"Bazıları Bay Bieber'ın Bay Styles'ı kıskandığını söylüyor bazıları da tam tersini. Ama asıl olayı bilen yok." Bu olayı Harry'den dinlemek için sabırsızlanıyordum.
"O nasıl biri? Onu görenler çok yakışıklı olduğunu söylüyor." Janet sorduğunda gülümsedim.
"Çok yakışıklı. Yeşil gözleri, kumral hafif kıvırcık saçları, harika dudakları ve belirgin bir çene kemiği var."
Harry'yi biraz daha konuşurken Burret ve Janet merakla dinliyorlardı.
"Siz ne zamandır buradasınız?"
"Ben 3 yıldır buradayım. Burret 7 ay önce geldi."
"Nasıl geliyorsunuz buraya? Kim alıkoyuyor sizi?"
"Bay Bieber'ın bir restoranı var. Biz oraya iş başvurusu için imza verdiğimizi sanarken aslında onunla ömür boyu kalmamızı sağlayacak bir sözleşme imzalamışız." Kaşlarım havaya kalktı.
YOU ARE READING
Avoid [Styles]
Fanfiction"Beni biraz olsun tanısaydın, aşık olmak yerine öldürürdün Alice." - Stockholm Sendromu içerir- 22.12.2020/22.05.2022
![Avoid [Styles]](https://img.wattpad.com/cover/252353777-64-k89339.jpg)