Tanımadığım adamlar geldiğinden beri babamın yüzünde anlamsız bir mutluluk vardı. Ne yaptığını anlamamıştım. Annem kahveleri getirdi ve sigaralar yakıldı. Yaşlı ve uzun sakallı adam birden söze girdi. Misafirliğin kısası makbul bey allahın emri peygamberin kavliyle kızın kardelen'i oğlum Abdullah'a istiyoruz dedi. O an dünyam başıma yıkıldı. Koşar adımlarla bahçeye çıktım. Babam arkamdan koştu ve beni kolumdan tuttuğu gibi içeri aldı. Adamlara verdik beyim verdik. Dedi. Ne veriyorsun sen? amına koyayım pazarda ki sebze veya meyve mi kızın? Annem de köpek. İnsan bir karşı çıkar bir söze girer dimi? Babama sadece bir soru sordum. Neden? Yüzsüz gibi gözlerime bakarak ; çok para verdiler kızım çok. Bana bir daha kızım deme. Diye yükseldim birden. Suratıma bir tokat attı. Bu babamdan yediğim ilk tokattı. Ama yiyeceğim son tokat olmayacaktı.
YOU ARE READING
DAYANAK
ספרות נוערÇocuk yaşta ailesi zoru ile aşiret ailesine gelin giden kızın hikayesi...
