"ALTI DOLU KUŞKU"

50 8 23
                                    


BÖLÜM\13

Gözlerimi vücuduma binen büyük bir ağırlıkla açtım. Ağrıyan boynum kendisini belli edercesine boy gösterince yüzümü buruşturdum ve başımı yasladığım yumuşak yerden kaldırdım. En son neler olduğunu hatırlarcasına etrafa bakındım. Burası fazla sıcaktı ve bu hasta olmamın önüne geçmişti. Daha fazla doğrulduğumda omuzlarıma asılı olan ceket bacaklarımın üstüne düştü. Bunu benim üstüme kim koydu , hem de hastanenin yangın merdivenlerinde demeyeceğim çünkü az önce tasvir ettiğim yer kesinlikle benim uyuya kaldığım yer değildi. İçi geniş bir araba da yatıyordum ve üstümde erkek ceketi vardı. Büyük ihtimalle içerideki sıcak havanın kaynağı açık olan klimadan kaynaklanıyordu. Peki beni buraya kim getirmiş olabilirdi? Amcam mı?

Amcama bağırdığım aklıma gelince kendimi oldukça mahcup hissettim. O kadar dolmuştum ki en sonunda hiç bir suçu olmayan bizi her şeyden korumak için çabalayan amcama patlamıştım. Onun yüzüne nasıl bakarım bilmiyordum ama kesinlikle özür dilemem gerekliydi. Arabanın kapısını açıp aşağı iner inmez içerdeki sıcak havanın aksine soğuk hava yüzüme tokat gibi çarpmıştı. Gözlerimi kapatıp bana doğru kuvvetle esen rüzgarın geçip gitmesini bekledim. Rüzgar ruhumu bedenimden uçup götürmüştü sanki.

 Gözlerimi açıp yürümeye devam ettim . Hastanenin girişine kadar geldiğimde bu soğuğa daha fazla dayanamadım ve daha da hızlı yürümeye başladım fakat beni soğuk havadan bile ürperten şey adımlarımı durdurdu. Hastanenin kapısının önünün az ilerisinde sigara içiyordu. 

Ne kadar zamandır bitkin düşüp uyuyordum bilmiyorum ama onun hala burada benim için beklediğini ve hatta arabaya bile beni onun taşıdığı ihtimalin olması durumunu biliyordum. Soğuk tekrar bedenime hücum edince dişlerimi birbirine geçirdim. Üzerimde bir mont yoktu. Ya da beni sıcak tutacak bir şeyler. Sabah o telaşla evde mont giymeyi akıl edememiştim ve emirin tişörtünün üzerimde olması daha kötü bir durumdu. Dişlerim soğuktan birbirine çarpıyordu. Ona görünmeden hastaneye girmeyi denesem beni fark ederdi. 

seri hareketlerle sigarasını bitirmiş olmalıydı ki ağacın önündeki çöp kutusu üstündeki tabakada bulunan küllükte söndürüp attı. Arkasına döndüğünde uzaktan bile kendini belli eden ela gözleri benim açık kahvelerimle buluşunca kısıldı. Bana doğru adım atmadı ve benim ona doğru gelmemi bekledi. Hızlı adımlarla yanına ulaştım ve soğuk havanın beni tir tir titrettiğini ona belli etmemeye çalıştım.

"Ne işin var senin burada?"

"Uyanmışsın." Demek beni arabaya kadar taşıyan kişi emirdi. Şaşırdık mı hayır.

"Sana bir soru sordum!"

"Seni ilgilendirmez." Benim ona yaptığımın aynısını yaptığında bunu bir fırsat bilip omuz silktim ve hastaneden içeri girdim. Beni ilgilendirmiyorsa bende üstelemezdim. Belki benden bir şeyler öğrenip bende ona sana ne dediğimde üstelemezdi.

Asansörün gelmesini beklerken çok geçmeden yanımda onun varlığını hissettim. Asansörün kapıları açıldığında , İçeri girdim. Ardımdan o da girdi. İki kişi daha asansördeyken ben önde durdum. Yanımda durmadı ve umursamadım. 3. Kata basıp bekledim. Hastanenin içi sıcaktı ve bende az da olsa ısınabilmiştim. Kapılar açılınca indim ve onu beklemeden yengemin odasına doğru yürüdüm. İçimde yengemin uyanmasına karşı bir heyecan varken , amcama çıkışmam sonucunda bir gerginlik mevcuttu. Kapının önüne geldiğimde o hala arkamda yoktu. Yine umurumda olmadı. Derin bir nefes aldım ve kapıyı tıklatıp açtım . İçeri girdiğimde dar koridor yüzünden daha ikisini de görememiştim. Kapıyı kapatmaya kalkıştığımda sert bir baskı buna engel oldu. Gözlerimi devirip yengemin yanına doğru ilerledim. Uyanmıştı. Kolunda bir serum takılmıştı ve yüzünde hava maskesi vardı. Gözleri şişmiş ve altları morarmıştı. Zavallı kadın bir günde çökmüştü. Hızla yanı başına gittim. Amcama kaçamak bir bakış atıp tekrardan yengeme döndüm ve elini tuttum.

KARANFİL⁚ sessiz intikamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin