Selin Demirci: Hakimdir İstanbul Adliyesindeki en zeki ve en güzel hakimdir. Ama Selin bu zamana kadar Milletvekili babası, Emniyet müdürü dedesi tarafından hep korunaklı ve rahat bir hayat sürmüştür. Yıllarca memleketin her köşesinde çalışmış olsa da bu rahat dünyasının kapısını hiç aralamamıştır. Tek bildiği doğru vardır o da hukuk kitaplarında yazanlar. Kanun maddelerini içselleştirdikçe çoğu zaman sokaktan, insanlardan ve vicdandan uzaklaştığını fark etmemiştir. Kararlarını verirken vicdanını değil kanunları dinlemiştir sadece. Aşk , Gerçek sevgi denilen hiç bir şeye inanmıştır ve hayatına sokmamaya kararlıdır.
Mesut Güneri: Mesut'un hayatı sadece ailesi olmuştur hayatına ne aşk nede kandiyle ilgili şeyler yapmayı düşünmüştür küçüklükten beri düşüncesi olan bi gayesi vardır Hakim olmak istiyordur üniversitesinide kazanmıştır ama maddiyat yüzünden dondurmak zorunda kalmış seneye ,seneye ,seneye derken hiç devam edememiş çünkü hem maddi açıdan sıkıntılı hemde ailesinin mahallesinin abileri babaları olduğu için mahalle ve ailesiyle uğraşmaktan kendiyle uğraşamamıştır. Babasının isteği olan çocukluk arkadaşı ve komşuları olan Şule Emir ile evlenmesini istiyordur ve oda babasını asla kıramıcağı için tamam demiştir ve nişanları vardır.
Ahmet Güneri: Emekli Polis memurudur tüm gelirini giderini mahalleye harcadığı için ne ailesine nede çocuklarını okutmaya parası kalmıyordur. Tek isteği oğlundan komşusu olan ve babasının ona emanet ettiği Şule ile oğlu Mesut'un evlenmesidir. Başına olacaklardan habersiz polislik zamanlarından tanıdığı dostu Başsavcı Şükrü Saraçoğlu'nun yanına oğlunun davetyesini vermek istemesiyle tüm hikaye başlar.
Aylin Güneri: Mesut'un kardeşidir avukatlık okuyordur abisi Aylin'in okuması için elinden geleni yapıyordur ve Aylin üniversiteyi abisinin çalıştırmasıyla 100% bursla kazanmıştır. Aylin hayatına hiç kimseyi sokmazken üniversitesi sıralarında birisine aşık olur ama maalesef ki aşık olduğu kişi okulun hem en zengini hemde en havalısıdır.
Hakan Demirci: Ailesi tarafından zenginlik ve sımartılmalar içersinde büyütülmüştür ablası dışında ailede kimse onu sevip saymıyordur ama arada bir oda ablasını kıskanıyordur. Ablasının aksine notları hep zayıftır ve yine ablasının tersine herşeyi parasıyla yapmayı seviyordur. Üniversiteninde çapkınıdır tabi taki karşısına biri çıkana kadar tabi o çıkan kişi onun aşkına karşıklık vermeyince intikamı ondan ağır şekilde alıcaktır.
Turan & Adem Demirci: Adem Selin'in Başsavcı olan babasıdır kızı ve görüntüsü için herşeyi yapıyordur. Turan Demirci'de Selin'in emniyet müdürü olan dedesidir. Ve bu iki karakterimizde mesleklerini legal değil illegal işlerde kullanıyordur.
~~~Baş karakterlerimiz bu kadardır kalan oyuncular yan rol olarak dahil olucaktı..~~~
1.BÖLÜM
Selin her sabah oldupu gibi uyanır banyo yapar ardından evde annesinin ve yardımcıların hazırladıpı kahvaltıya oturur kahvaltı yapmaya başlar o sıra annesi gelir.
Selin: Günaydın Anne
Özlem: Günaydın kızım her zaman ki gibi çok güzelsin
Selin: Sağol annecim neyse ben geç kalmıyim adliyeye duruşmam vardı bi tekrar yapıcam
Özlem: Tamam kızım çok yormuyormusun kendini
Selin: Hayır
Özlem: İstediğin zaten sana izin ayarlayabiliriz biliyorsun dimi
Selin: Biliyorum anne ama ben babamı ve dedemi kullanmayı sevmiyorum neyse geç kaldım
Özlem: Kahvaltını bari düzgün yapsaydın
Selin: Yedim yedim sonra kilo alıyorum hadi kaçtım ben
Selin evden hızla çıkar arabasına biner ve adliyeye gider.
-Mesut Ev-
Mesut her sabah olduğu gibi uyanır yüzünü yıkar dışardaki çocuklara yemek verir öğlen olur eve doğru gelirken komşusu Şule çıkar.
Şule: Mesut canım baksana bi
Mesut: efendim
Şule: Bizim evde kalıcaz dimi
Mesut: Sen bizim eve gelirsin daha kaç kere söyleyeceğim ?
Şule: Tamma da sizin ev çok kalabalık
Mesut: Şule uzatma lütfen
Mesut eve girer babası ona bakıyordur
Ahmet: Oğlum sizin davetiyeyi Şükrü amcana götürüyorum
Mesut: o Antalya'da değilmiydi
Ahmet: İki yıldır buradaki adliyedeymiş
Mesut: Adliye.. hım ben götürseydim baba
Ahmet: Ben götürürüm oğlum hem yarın nişan var sen işine bak hem Şükrü amcanla senin bu okul hakkında konuşucam
Mesut: Ne konuşucaksın ki baba zaman geçmiştir belkide
Ahmet: Daha 28 yaşındasın hem okumanın yaşı olmaz halledicem ben sen işine bak hadi
Mesut: Peki baba
Ahmet adliyeye gider Şükrü beyin odasına girer davetiyeyi verir muhabbet ederler.
Şükrü: Mesut ilk başta bana gelseydi ben hallederdim sizi niye gelmedi ?
Ahmet: Ya bazı durumlar oldu ama şimdi okumasını istiyorum
Şükrü: Tamam bugün evraklarını getirebilir mi direk stajını başlatalım ben üniversite'yi arar hallederim
Ahmet: Bu gün çok yoğundu ama diyimde getirsin
Mesut'u arar getirmesi gereken dosyaları söyle Mesut'un evrakları zaten hazırdır evraklarını aldığı gibi arabaya atlar adliye'ye gider park eder o sıra Selin dosyasını arabada unutmuştur onları alır arabadan çıkar geri girmeye çalışırken Mesut koşarak gelir ve Selin'e çarpar ikisininde tüm dosyaları evrakları yerlere dökülür Selin sinirle Mesut'a bakar.
-BÖLÜM SONU-
