SB2

4.2K 483 382
                                    

İlk bölümde aklı karışanlar yazacaklarımı okusun karışmayanlar da bölümü okumaya geçsin.

Şimdi şöyle arkadaşlar ikinci kitap Oğuz ve Damla'nın ayrı bir şekilde olmasıyla başladı ve çoğu kişi bunlar en son Ayşe nineyle konuşmuyor muydu, ne ara ayrıldılar diye sormuş.

İkinci kitabı birinci kitabın bittiği yerden devam ettirseydim ne siz okurken tat alırdınız ne de ben yazarken. Zaten kitapta üniversiteye başlamışlar, yani aradan yıllar geçmiş.

İkinci kitabın konusu da zaten burda başlıyor. O iki yıllık arada olan şeyler ve neden ayrıldıkları, bundan sonra ne yapacakları vs. Size sadece bana güvenin diyorum. Saçma sapan ayrılık nedenleri olmayacak. Kıskanma, aldatma teorileri var ama siz sadece okuyun ve bana güvenin.

İlk bölüme binlerce yorum gelmiş. Sanki herkes ikinci kitabı yayınlamamı bekliyormuş gibi güzel yorumlar yapmış. Online sarılma attım xbxbdhhdd

Bu bölümü de çoğunuzun aklı karıştığı için bugün atıyorum. Herkes birbirine sorular falan soruyor, bana mesaj atıyor burdan da cevabı olsun.

BİRİNCİ KİTABI OKUMADAN BURAYA GELENLER VARSA YAVAŞÇA KİTABI BURDA BIRAKIP İLK KİTABA GİTSİN:')

HA BİR DE BÖLÜM BİRİKSİN DİYE KİTABI KÜTÜPHANEYE ALIP BEKLEYENLER... AŞK OLSUN.

Gecesi berbat geçen bir sabaha nihayet kalktığımda saate baktım. Saat daha altıydı. Dün akşamdan beri saat hiç geçmiyor ve bu beni sinirlendiriyordu.

Bir an önce okula gitmek istiyordum. Damla'yı o kadar uzun süredir görmemiştim ki ona resmen hasret kalmıştım.

Ali ondan bahsetmeyene kadar onu bu kadar özlediğimi bile bilmiyordum. Yatağımdan kalkıp pencerenin önüne gittim ve dışarıya baktım. Hava çok güzeldi.

Pencere önünden çekilip ilk önce yatağımı topladım sonra da lavaboya gidip soğuk suyla yüzümü yıkadım. Sanırım bugün buna bolca ihtiyacım olacaktı.

Lavaboda zaman öldürmek için oyalandığım birkaç dakikadan sonra tekrar odama geldim ve dolabımdan siyah kot pantolonumu onun üstüne de siyah tişörtümü çıkarıp hızlıca giydim.

Saçlarımı ellerimle gelişigüzel dağıtırken tıbbi fizyoloji ve tıbbi genetik kitaplarımı çalışma masamdan alıp odamdan çıktım. Bunca işi yapmama rağmen saat yedi bile olmamıştı.

Saatlerin böyle geçmeyeceğini anladığım için kahve yaptım ve balkona gidip oturdum.

Daha çok erkendi. İnsanlar daha yeni yeni uyanıyordu.

Acaba Damla nerdeydi? Uyuyor muydu? Uyanmış mıydı? Ne yapıyordu?

Derin bir iç çekip telefonumu çıkardım. İki yıl önce çektiğimiz fotoğraflarla dolu olan telefonumun ekranına baktım.

Kilit ekranımda onunla pencerede çektiğimiz fotoğraf vardı. Bu fotoğrafın en çirkin fotoğrafı olduğunu söyler dururdu ama ben en çok bu fotoğrafımızı severdim. Flaştan dolayı kapalı çıkan gözlerime rağmen.

Burukça gülümseyip şifremi girdim ve galeriye girdim bu sefer de. Yaklaşık on dakika fotoğraflara bakarken birkaç saat sonra onu göreceğimin heyecanı bütün vücudumu ele geçirmişti bile.

Onu nasıl göreceğimi hiç bilmiyordum ve bunu bilmemek beni korkutuyordu.

Zayıflamış mıydı, kilo mu almıştı, saçını kesmiş miydi, uzatmış mıydı, eski Damla mıydı, değil miydi hiçbirini bilmiyordum.

Ona tam iki yıldır akla gelebilecek her hesaptan takip isteği atmıştım, farklı numaralardan mesaj atıp aramıştım, hatta dayanamayıp birkaç defa ben aramıştım ama hiçbir şekilde geri dönüş almamıştım ve bu beni çok yıpratmıştı.

Sonra zaman aktı...

Alper uyandı, kahvaltı yaptı, ben tek bir lokma bile yiyemedim. Sonra evden çıktık ve üniversitenin otobüsüne binip üniversiteye gittik.

İner inmez Ali'yi aramıştım. Onun ailesi buralı olduğu için kendi evinde kalıyordu. Bizim yanımıza taşınmak istese de bir türlü küçük kardeşini bırakıp gelemiyordu.

"Ali nerdesin?" dedim telefonu ilk çalışta açan Ali'ye.

"Arkanızdayım." dedi ve sesi duyuldu.

"Geldim."

"Damla'yı dün nerde gördün?" dedim direkt.

"Sakin ol Oğuz. Kızın karşısına hemen çıkacak mısın? Seni görürse ne tepki verecek biliyor musun?"

"Karşısına hemen çıkamam." dedim hüzünle. "Beni istemediğini bir kez daha duymayı kaldırabilir miydim bilmiyordum."

Hem Ali hem de Alper ellerini omzuma koyup sıktılar.

"Vereceğin her kararda arkanda olduğumuzu bil tamam mı?"

"Evet. Alper haklı. Şimdi gidelim mi?" dedi Ali.

"Gidelim."

Adımlarımız sağ tarafa yönelince kalbim hızla atmaya başlamıştı. Tam iki yıl sonra onu görecektim. Damla ilk sene kazanamadığı için mezuna kalmıştı ve şimdi Hukuk kazanmıştı.

İçimden bir kez daha gurur duydum sevgilimle. Dersleri orta seviyede olmasına rağmen kazanmıştı. Bu beni ister istemez gururlandırmıştı.

Üçümüz birlikte yürürken Ali, "Burda bekleyelim. Damla gelmemişse görünmemek için burda beklesek iyi olur. Diğer türlü seni görebilir." dedi.

"Tamam bekleyelim." dedim sabırsızlıkla. Oysaki artık beklemek istemiyordum.

Yerimde duramadığım birkaç dakikanın ardından beklediğim ses geldi kulağıma.

"Oğuz, arkanda. Geldi." dedi Alper. İkisi de Damla'yı tanıyordu ve başkasıyla karıştırma ihtimalleri yoktu. Damla şu an arkamdaydı.

Olduğum yerde kalırken yutkunamıyordum bile. Saatlerdir bu anı bekliyordum ama arkamı da dönemiyordum.

"Kız fakülteye girecek Oğuz. Sonra görmedim diye dert yakınma." dedi Ali ve hızlıca arkamı döndüm.

Ordaydı işte. Damla'ydı.

Saçlarını kesmişti. Dikkatimi çeken ilk şey kestiği saçları olmuştu ve içten içe sinirlenmiştim ona.

Sonra beni gülümseten bir şey farkettim. Damla uzamıştı.

Biraz da zayıflamıştı. Hatta çok zayıflamıştı. Ders çalışmak onu yıpratmış olmalıydı. Şimdi sınıfına gidecek ve bir sürü insan ona bakacaktı. Bu bile beni şimdiden delirtmeye yetmişti.

Bu öyle salakça bir kıskançlık değildi. Sadece başkasının ona aşık olabilme ihtimali canımı yakıyordu. Hem de o beni istemezken...

Damla fakülteye girerken bizimkilere döndüm.

"Gelmiş gerçekten."

"E o kadar andık gelmese ayıp olurdu." dedi Ali gülerek. Ben de güldüm.

"Şimdi ne yapacağım?" dedim.

"Ne mi yapacaksın?" dedi Ali Alper'e bakıp. Sonra da Alper konuşmaya devam etti.

"Bismillahirrahmanirrahim deyip başlayacaksın."

Bismillahirrahmanirrahim her şeyin başladığı ilk mesajdı değil miiii:')

Oğuz'un pencerede çektiğimiz ve gözümün kapalı çıktığı dediği bölümü hatırlayan var mı?

Neyse umarım biraz olsun aklınızdaki soru işaretlerini gidermişimdir.

Dediğim gibi sadece bekleyin.

SEVSENE BENİ 2 | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin