Bölüm 19

752 41 37
                                    

Yeni bölüm geldi beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın :)

Herkes sesini çıkarmadan Tümelünü izlerken Yamaç dişlerini sıkarak karşısında ki kıza bakıp

" ne demek o benim öz babam değil " Tümelün umursamazca omuz silkip

" ne duyduysanız o beni kaçırdığı gün her şeyi anlattı değilmiş babam falan zamanında annemi çok sevmiş o da babamı evlenmişler bana hamileyken kaçırmış annemi öz babamında haberi yok benden ölü olarak biliyor " Yamaç karşısında duran kızı kendisine doğru çekip kollarını doladığında saçlarını severken

" söz babanı bulacağım sana tamam mı güzelim " Tümelün huzurlu olduğu kolların arasından çıkıp sevdiği adamın gözlerinin içine bakarak hafif tebessüm ettiğinde

" ismini biliyorum Cengiz söyledi Halil İbrahim diye biri " Yamaç duyduğu isimle abileriyle göz göze gelirken Tümelün'ün aklına oğlunun gelmesiyle

" ben artık gideyim Yamanı fazla yalnız bıraktım sonra konuşuruz " uzanıp Yamaç'ın yanağını öpüp diğerlerinede başıyla selam vererek kahveden çıktığında arabanın önünde konuşan Celasun, Mekke ve Karaca' ya bakarak

" gençler sohbetinize artık başka zaman devam edersiniz " Karaca'ya başıyla arabayı işaret ettiğinde " hadi kara kız gidelim evde beni bekleyen oğlumu daha fazla bekletmeyeyim " Karaca kızı onaylayıp arabaya geçtiğinde Tümelün' de hemen ardından Celasunlara tebessüm ederek arabasının kapısını açıp bindiğinde eve doğru yola koyulur.

Yamaç giden arabayı izlerken Salih " sikerim böyle işi ha tesadüfe bak Cengiz'in kızı olmadığına mi sevinelim yoksa Halil İbrahim denilen adamın kızı olmasının mı şokunu yaşayalım amına koyayım " Cumali dışarıyı izleyen kardeşine

" bebe ne yapacaksın şimdi söylecek misin tanıdığını " Yamaç dışarda ki bakışlarını abisine çevirdiğinde

" hayır asla ama asla öğrenmeyecek herifin ne bok olduğu belli " Selim kardeşine sıkıntıyla bakarak

" oğlum yapma bilmesi gerekiyor sonra olan size olur bak " Yamaç kararını verdiğinden bütün abilerinin gözlerinin içine tek tek bakarak

" ben bu konuyla ilgili diyeceği mi dedim bilmeyecek " masanın üstünde ki para dolu çantaları aldığında

" hadi gidelim daha bu paraların icabına bakacağız " kardeşinin sözleriyle ayaklanarak hep beraber kahveden ayrıldıklarında depoya doğru yola çıkarlar.

Kısa sürede geldikleri deponun içine girdiklerinde Yamaç çantaları masanın üstüne bırakıp " benim bir kaç işim var fazla geç kalmam " Cumali kaşlarını çatıp kardeşini süzerek

" ne işin var bebe söylede bizde bilelim " Yamaç yüzünde ki tebessüm ve heyecanla

" yarın öğrenirsiniz bütün çukuru saat 2' de bizim evin bahçesine toplayın " Yamaç cevaplarını beklemeden yanlarından ayrılıp deponun önünde ki arabasına binerek aklındaki fikri harekette geçirmek için yola koyulur.

Yamaç terziden içeriye girmesiyle Zehra ablayla göz göze geldiklerinde kadın gülümserken

" hoşgeldin oğlum " Yamaçta tebessüm edip heyecanla

" hazır mı abla " kadın yüzünde ki tebessümle kalkıp arka tarafa geçip gözden kaybolduğunda çok sürmeden elinde ki kutuyla geri döndüğünde

" hazır tabi oğlum istediğin gibi oldu ama sen yinede bir bak istersen " Yamaç kadının taşıdığı kutuyu alıp

" gerek yok Zehra abla hadi eyvallah her şey için yarın 2' de ha unutma sakın " kadın başını sallayıp onayladığında Yamaç terziden ayrılıp kutuyu dikkatlice arka koltuğa koyarak şoför koltuğuna bindiğinde eve doğru sürmeye başlar.

KALBİMDE Kİ ALTIN IŞIĞIM ( TAMAMLANDI )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin