^7^

3.7K 135 94
                                    


Deniz'den

Cemrenin uyuduğunu fark ettim. Biraz onu izledim öyle, yarım saate yakın. Sonra bende uykuya dalmışım. Saban kalktığımda gördüğüm ilk şey,Cemre... Hala görüntülü aramadaydık. İkimizinde telefonu şarjda olduğu için kapanmamıştı. Yeni yeni uyanıyordu. Beni fark etmedi sanırım ve gün ışığına küfretmeye başladı.

Cemre: Ya sikicem şimdi böyle ışığı he. İlla gözümüzün amına mı koyman gerekiyor orospu çocuğu. GÜN IŞIĞINDAN NEFRET EDİYORUM!

Beni fark etmiş olacakki bir küfür daha savurdu.

Cemre: Ananı satayım!

Deniz: Gün ışığını bende sevmiyorum ama hiç sövmedim.

Gülmeye başladım.

Cemre: Ya gülme lütfen.

Deniz: Tamam tamam. Günaydın bu arada.

Cemre: Günaydın,saat kaç?

Kolumdaki saate baktım.

Deniz: onikiye çeyrek var.

Cemre: Baya uyumuşuz ya. Başım çatlıyo.

Deniz: Benimde. Ee napalım?

Cemre: Napalım?

Deniz: Diyorumki şöyle berabermi kahvaltı yapsak?

Cemre: Çok güzel oluur.

Deniz: O zaman şimdi bu konuşmayı kapatalım ve hazırlanalım. Seni alırım ben. Tamam mı?

Cemre: Tamamm.

Deniz: Görüşürüz o zaman.

Cemre: Görüşürüz öptüüüm.

Deniz: Neremden?

Cemre: Yanağından Deniz onun için daha erken.

Deniz: İyi madem.

Arama sonlandırıldı
Kalkıp hemen üstümü giyindim. Altıma siyah kotumumu giydim. Üstüme siyah crop giydim. Son olarakta üstüme siyah deri ceketimi giydim. Bi üçlüye bayılıyordum. Saçımı düzleştirdim ve hafif bir makyaj yaptım. Ayakkabı olarakta siyah beyaz olan vanslarımı giydim. Korna sesiyle hemen telefonumu ve anahtarımı alıp evden çıktım. Abim gece gelmemişti. Kapıda beni bekleyen Deniz ve bir taksi... Hafifçe koşarak Deniz'in yanına gittim. Yanağımdan öptü ve yüzüme en sıcak tebessümümü yerleştirdim. Oda aynı benim gibi full siyah giyinmişti. Taksinin arka koltuğuna bindik ve ben geriye yaslandım. Deniz taksi şöförüne gideceğimiz yeri söyledi ve benim yaptığım gibi,arkasına yaslandı. Elini omzuma attı ve gözü açıkta olan göbeğime takıldı.

Deniz: Kuralları hatırlıyormusun?

Cemre: Ee şey evet ama bu benim en sevdiğim kombiniim.

Deniz: Susma Hakkı'mı kullanıyorum,senin istediğin gibi olsun bu sefer.

Deniz'in yanağından kocaman öptüm. Yaklaşık 20 dakika sonra taksi durdu. Deniz adama biraz para verdi ve indik. Elini tuttum ve bana bakarak gülümsedi. İçeri geçip herhangi bir masaya oturduk. Birkaç dakika sonra garson geldi. O bana mı bakıyordu ben mi yanlış görüyordum? Deniz bana yaklaştı ve kulağıma fısıldadı.

Deniz: Şu beyinsiz sana mı bakıyo yoksa benmi yanlış görüyorum?

Cemre: Yok ne bakması.

Bakıyodu.

Deniz: Yok yok bakıyo.

Deniz ayağa kalktı. 1.75 boylarında olan sarışın gencin biraz korkmuşa benzer bi hali vardı.

Deniz: Bak kardeşim.

Dedi Deniz elini çocuğun omzuna atarken.

Deniz: Şimdi atıyorum senin sevgilin var. Çok seviyorsun onu. Böyle Mutlu Mesut gelmişsiniz kahvaltı yapıcaksınız sonra hooop bi bakıyorsun bi adam sevdiğin kadına bakıyo. Sen ne yaparsın?

Garson: Ağzını burnunu dağıtırım abi.

Deniz: Bak beni anlayabiliyorsun şimdi dimi?

Garson: Ee evet.

Çocuk bana döndü.

Garson: Kusura bakmayın ben size başka bir arkadaşı göndereyim.

Çocuk yanımızdan gitti ve Denizde yerine oturdu.

Cemre: Ben açıkçası boşuna bakma tapusu bende dersin diye düşünüyordum.

İkimizde güldük.

Deniz: Şimdi çocuğun burda herkesin önünde ağzını burnunu kırmak istemedim.

Cemre: Bak tatlı dille ne güzel oluyo.

...

Kahvaltımızı yapmıştık ve Deniz'le caddede dolanıyoduk.

Cemre: Deniz.

Bakmadı. Sadece elimden tutmuş aşağıya bakıp bişey düşünüyordu.

Cemre: Deniiiiiz.

Cemre: Dünyadan Denizeee.

En son gözünün önüne elimi tutup salladım sonra bana baktı.

Cemre: Deniz  ne düşünüyorsun?

Deniz: He hiç bişey düşünmüyorum dalmışım öyle.

Cemre: Bnce bişey düşünüyorsun.

Deniz: Öğrenmek istediğine eminmisin?

Cemre: Evet,söyle hadii.

Deniz: Cemrem ben senleyken bile seni düşünüyorum.

Haydaa bak yine utandırdı beni manyak herif. Utandığımın farkına vardı ve güldü.

Deniz: Ya utanmana gerek yok.

Dahada çok güldü ben kıpkırmızı olmuş bir halde kafam yerde yürürken.

Cemre: Gülme ya lütfeeeeeen.

Deniz: Tamam tamam gülmüyorum.

Takıntılım(TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now