Biraz bekledikten sonra kapıyı mine açtı bücür boyuyla
-Hoşgeldin esin abla
-Hoşbuldum canım annen nerede? Dedim içeri geçerken.
-Mutfakta abimle yemek hazırlıyorlar. Dedi ve odasına koştu. Mutfağa gittiğimde ikiside önlük giymişti esin abla pamir' e salata yaptırmaya çalısıyordu.
-Oğlum sen oralar da ne yedin içtin Allah aşkına daha salata bile yapamıyorsun.
-Salatasızda yemek yenebiliyor anne. Derken beni gördüler
-Hoşgeldin iyemcim
-Hoşbuldum esin abla yardım edilecek bir şey var mı?
-Ah canım beni şu çocuktan kurtarıp salata yaparsan çok güzel olur. Pamir
-Oh be derken
-Tabi dedim ve salata yapmaya başladım bu arada pamirle mine sofrayı hazırlamaya çalısıyorlardı.
-Abiciim peçeteleri güzel katlaman gerek
-Sen karısma bücür zaten sonunda pislenicek
-Ama annem diyor ki sofranın güzel olması misafire gösterilen saygıdır. Dedi kücücük boyuyla pamir sabır çekerek katlamaya başladı.
20 dk. Sonra nihayet her sey tamamlandı.
Yemeğimizi yavaş yavaş yerken esin abla konuşmaya başladı
-İyemcim yarın okulunuz başlıyor her seyin tamam mı?
-Evet esin abla ama biraz heyecanlıyım o kadar
-İstersen Yarın beraber okula gidin pamir sana yardımcı olur
-Yok şey gerek yok esin abla hem arabam var zaten
-Yok yok en iyisi pamirle gidin. Dedi sesimi çıkarmadım pamir de pek ilgilenmiyordu zaten yemek bittikten sonra sofrayı toparladık ve ben çay koymak için mutfağa geçtim bardakları eline almıs doldururken pamir girdi iceri ona bakarken cay bardaktan taştı ve elime döküldü hemen tezgaha bıraktım bu arada pamir yanıma gelip elimi suya tuttu ve
-Sakar dedi gözlerim dolmuştu zaten acıdan bu sefer şevkatle
-Acıyor mu? diye sordu.
Konuşursam ağlayacağimı bildiğim için kafamı salladım. Beni sandalyeye oturtup yanık kremiyle sargı bezi aldı ecza dolabından karsıma oturup elime yavaşça sürdü ve sargı beziyle sardı. Ben elime bakmak için kafamı eğerken o sanırım bana bakmak için kaldırdı. Çok yakındık burnu burnuma değiyordu nefesinin bütün sıcaklığını hissediyordum. Bana yavaşça yaklaşırken esin ablanın sesiyle hemen geri çekildim
-Çocuklar nerede kaldını bir saattir sesle....
Ayy iyem ne olduu
-Eesin abla yok bir şey sadece elime çay d.döküldü pamir de krem sürdü.
-Ay çok iyi yapmışsın oğlum doktora mı gitseydik
-Yok yok gerek yok iyiyim ben hem eve geçim artık malum yarın erken kalkıcam
-tamam canım ama bir sey olursa hemen ara. Ayrıca yarın beraber gideceksiniz hazırlanınca merti çağırırsın canım?
-Tamam iyi geceler dedim ve bana bakmayam pamir e bakıp kapıdan çıktım.
Kendimi eve attığımda hemen üstümü değiştirip yatağıma girdim ama bir türlü uyuyamıyordum esin abla gelmeseydi beni öpecek miydi acaba en sonunda 1 saat geçmiştiki anca uyukuya daldım.
Sabah alarmın sesiyle kalktım. Klasik şort takımımı giyip spor ayakkabı yerine sandalet giydim. Saçlarımı açık bırakıp hafif makyaj yaptım. Kahvaltı yapmadan evden çıktım tam pamirlerin zilini çalıcakken dışarı çıktı günaydınlaşıp aşağı inip arabasına bindik. Beyaz bmv süper bir arabası var. Konuşmadan okula kadar geldik. Arabayı bahçeye park etti kapıyı açıp indim o anda yan tarafa bir araba hızlıca park etti. Arabadan gözlüklü bir çocuk indi baya yakışıklıydı ama pamir kadar değil yan tarafın kapısını açtı aa senaydı bu ama buğrayı tanıyamamışım buğrayla pamir hemen selamlaştılar
-Kardeşim hiç geldigini haber vermiyorsun.
-Yeni geldim buğra
-İyemm tanıyamadım seni hoşgeldin okulumuza diyerek boynuma atladı sena
-Hoşbuldum ben seni tanıdım da buğrayı tanıyamadım
-Aşk olsun iyem tanınmayacak biri miyim?
-haklısın seni nasıl tanımadım hiç anlamâdım affedin.
-Bu seferlik affediyorum. Dedi gülüştük sena
-Siz pamirle nereden tanışıyorsunuz
-Komşuyuz dedim
-Ne kadar güzel neyse derse geç kalıyoruz tenefüste kantinde buluşuruz dediler ve iki sevgili gittiler.
