__ Sana hemen bir bardak su…

__ Hayır, dedi Selen panikle Korhan’ın kolunu yakalarken.

Gitme ne olur! Sakın ayrılma benden, bırakma…

Selen’in bir kâbustan bu kadar etkilenmesine şaşırmış, o her an ağlamaya hazır sesi karşısında yeniden ona nasıl döndüğünü bilememişti. Ona kıyamıyordu, asla kıyamıyordu.

__ Bırakmam, bırakmayacağım.

Bu verilen bir sözdü sanki… Selen sonunda gülümsemeye çalışırken elini uzatarak onu hissetme ihtiyacıyla dokundu Korhan’ın yanağına. Sıcaklığı öyle tatlıydı ki!

Fısıldadı yavaşça…

__ Ben de bırakmayacağım, sana bir şey olmayacak. Gerekirse seni korurum… Senin yaptığın gibi bir tehlike olursa önüne atarım kendimi.

Korhan bu sözlerle neler olduğunu anlamıştı. Hala yüzünde gezinen parmaklarını alıp bir an dudaklarına bastırırken içi içine sığmıyor, kalp atışlarının ona atışını engelleyemiyordu. Engellemekte istemiyordu! Hayatında kimseyi böyle sevmemişti.

__ Rüyanda bana mı bir şey oluyordu?
__ Düşünmek istemiyorum. Korhan… Sarılır mısın bana?
Korhan’ın da istediği buydu, hatta daha fazlası! Yerinde doğrulup vücudunun üst kısmını ağırlığını vermeden Selen’in üzerine bırakırken alnını yasladı yavaşça Selen’in alnına… Onun omuzlarına dolanan narin kollarını hissederken konuştu kısık sesiyle.

__ Aşkım… Seni bırakıp hiçbir yere gitmeyeceğim, bana hiçbir şey olmayacak. Sana da öyle… Biz birlikte yaşlanacağız, torunlarımız olacak…

Selen’in ufak, içten gülümsemesi üzerine Korhan alnını ondan çekerek baktı o tatlı gözlere.

__ Ne o komik olan?

__ Torunlarımız… Daha bir bebeğimiz bile yok.

Korhan bu sözlerden hoşlandığını belli etmeden sahte bir şekilde başını salladı.

__ Haklısın, bu ciddi bir sorun. Bence hemen buna bir çözüm getirmeliyiz.

Selen bir kahkaha atarken Korhan’ın dudaklarına eğilmesiyle yatağın soluna doğru vücudunu kaydırarak engel olmuştu ona ama tabii onun da vücudunun kendisiyle birlikte hareket edeceğini düşünememişti.

__ Dur, dur! Ne yapıyorsun?
__ Karımı öpmeye çalışıyorum!

__ Ama… Yani sabah oldu, işe gitmeyecek misin?

Korhan Selen’in kendisinden kaçan utangaç gözlerine, hemen kızaran o güzel yüzüne bayılıyordu. Beline kollarıyla sımsıkı sarılırken o sıcacık, yumuşak bedenin ürperdiğini hissetti bir an… Kalbi yine hızlı çarpıyordu, gülümseyemiyordu ona bakarken. Dudaklarına yaklaşırken Selen de artık kaçmaya çalışacakmış gibi görünmüyordu. Kollarını boynuna dolamıştı, dudaklarına değen nefesi giderek hızlanıyordu.

Kor GibiWhere stories live. Discover now