TD - 5

420 27 30
                                    

"Sen ciddi misin?" diye sordu Almera kaşlarını çatarak Ilgar'a bakarken. Ilgar dudaklarını yalayıp sırıttığında omuz silkerek Almera'nın gözlerine baktı. "Belki dedim." dedi. Almera kafası karışmış bir şekilde yüzüne bakarken ofladı. Ne değişik bir adamdı öyle. Ne olduğu belli değildi. Kapalı bir kutu gibiydi ve kilit vurulmuştu sanki. Kelimeleri hep şifreliydi ve senden çözmeni bekliyordu. "Değişiksin." dedi Almera yüzünü buruştururken. Ilgar güldüğünde elindeki çiçeği sallayarak yürümeye başladı.


"Hey, o çiçeği ilk ben buldum. O benim hakkım." dedi Almera arkasından koşmaya başlarken. Bileği acıyordu ama bunu çok umursuyor gibi değildi. Şu an onun için önemli olan tek şey bu çiçekti. Tamam öylece ormanda Kaan'ı düşünürken çok da çiçeği umursuyor gibi durmuyordu ama onu bulmayı istemiyor da değildi. Herkese hava atmak onun da isteyeceği bir şeydi. "Yanlış, ilk ben buldum." dedi Ilgar elini havada sallarken. "Anlaşma yaptık, ben cevap verecektim sen de çiçeği." dedi Almera kolundan yakalarken. Ilgar gülerek "İstediğim cevabı vermedin." dedi yürümeye devam ederken.

Almera öylece durduğunda bakışlarını Ilgar'a çevirdi. Bakışları koyu ve oldukça sertti. "Bu hayatta her istediğimiz olmaz. Bazı gerçekler vardır ve bununla yüzleşmek zorundasındır." dedi. Ilgar olduğu yerde kalırken gözlerini kapatıp açtı. Almera'nın söylediklerinin doğruluğu yüzde yüzdü ama kalbine saplanan acının tarifi yoktu. "Sen, bu durumda ne yapardın?" diye sordu Ilgar Almera'nın dibine girerken. Almera aralarındaki mesafeden rahatsız olarak bir adım geri attığında yüzüne baktı. Oldukça ciddi bir şekilde sormuştu bu soruyu ve bu durumdan rahatsız olmuştu. Bir yarası vardı da başkalarından derman mı bulmaya çalışıyordu bu çocuk? "Bunun cevabını verdim ya." dedi Almera sıkıntıyla. "Bir daha, gözlerimin içine bakarak söyle." dedi Ilgar Almera'nın gözlerine gözlerini dikerken. Almera huzursuzca Ilgar'ın gözlerine bakıp "Çocuğun yüzüne dahi bakmazdım. O kendini adam sanan geri zekalı ne bekliyor ki? Kız kanlar içinde yerde yatarken çekip gitmek neyin adamlığı?" diye sordu Almera omuz silkerken. 

Ilgar'ın omuzları düşerken elindeki çiçeği Almera'ya uzattı. Almera memnuniyetle çiçeği aldığında geldiği yolu geri dönmeye başladı. Arkasına baktığında Ilgar'ın öylece durduğunu fark etti. Evet Ilgar öylece duruyordu. Ne bir adım ileri gidiyordu ne bir adım geri. Geçmişte yaptığı aptallıklar yüzüne sert bir tokat gibi çarpmıştı. Elinden kayıp gidenlerle yüzleşmişti. Geri kazanamayacağını anlamıştı ama o geri istiyordu. Kaybettiklerini istiyordu. İmkansızı istediğini anlamaya başlamıştı. Almera'nın tavırları oldukça sert ve kararındaydı. Kararlı bakışları her şeyi ortaya döküyordu. Kalbi sökülmüş ve parçalanmış gibi hissediyordu. Vücudu kilitlenmiş sadece kalbinin sesini dinliyordu. Elleri kalbine gitti. Bu nasıl bir acıydı? Sekiz senedir yaşadıklarının yanında hiçbir şeydi sanki.

"Orada daha ne kadar dikileceksin?" diye bağırdığında Almera, duyduğu sesle irkildi. O kadar dalmıştı ki etrafında olup biteni fark edemeyecek derecedeydi. "Bensiz yapamadın mı?" diye sordu alayla Ilgar. Bu alay dolu cümle kendimi toparlamama izin ver demeye çalışıyordu aslında. Almera'nın gözlerini devirdiğini gördüğünde güldü. "Hasretinden öldüm." dedi Almera ölü taklidi yaparken. Ilgar kahkaha attığında Almera da dayanamayarak güldü ve yürümeye başladı. Elinde tuttuğu çiçeğe çevirdi bakışlarını. Fotoğraftakinden kat be kat güzeldi. Baktıkça bakası geliyordu insanın. Neden bunu kopardığını anlamıyordu. Belki de onu görmezden gelip bulamadığını söyleyebilirdi. Bu güzel çiçeğin yaşamını sonlandırmak kalbini burkmuştu. "Senin gözlerin mi doldu?" diye sordu Ilgar Almera'ya bakarken. Sahi gözleri mi dolmuştu?

"Senin yüzünden, çiçeği kopardın. Vicdansız." dedi Almera Ilgar'a bakarken. Ilgar bir kahkahasını daha ortaya sunduğunda Almera oflayarak çiçeğe baktı. "Cidden bunun için mi? Biz koparmasak başkası bulup kopartacaktı." dedi Ilgar rahatlıkla. Almera "Ne yani şimdi başkası değil de biz koparttık diye sevinelim mi?" diye sordu. Ilgar Almera'nın bu tavrına gülmeyi sürdürürken "Tabii. Bana uyar." dedi. Almera ofladığında çiçekle yürümeye devam etti. Sonunda çadırların bulunduğu alana geldiğinde sorumlu hocanın yanına giderek "Buldum." dedi.

Tozlu DefterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin