0.3

37 4 41
                                    

-

"Aç mısın?"

Demir ile kapının önünde bir 2 dakika durduktan sonra nihayet salona geçmeyi akıl edebilmiştik. O koltuğa oturduğunda, Rena her zaman yaptığı gibi koltuğa zıplayıp onun kucağına geçmişti. Ben de koltuğun kenarına oturmuştum. "Biraz... Atıştırmalık bir şeyler hazırlasan yeter."

"Tamam o zaman, sen dur burada."

"Tek başına yapma, ben de yardım edeceğim."

"Gel o zaman."

Ben önden mutfağa geçerken onun da arkamdan adım seslerini duyuyordum. Geniş mutfağımızın sürgülü kapısını açarken ferah mutfağı bir kere daha ne kadar sevdiğimi anlamıştım. Tezgaha doğru ilerlediğimde ellerimi yaslamış ve düşünceli bir şekilde mırıldanmıştım. "Ne yapsak..?"

"Makarna?"

"Onu her zaman yapıyoruz..."

Sanki hayattaki en önemli şeymiş gibi düşünmeye başladığımızda, aklıma bir fikir geldiğinde oturduğum -düşünmeye devam ederken oturduğum- masadan indim ve karşısına geçtim.

"Sana çok güzel bir yemek yapacağım! Babam bunu annemle bize hep yapardı."

Hevesle anlatımıma gülümsemiş ve kafasını sallamıştı. "Atlas amca sana bunu defalarca yaptı, ama sen bize söylemedin?"

"Babamın gizli tarifiydi bu o zamanlar."

Malzemeleri hızlıca çıkardığımda yüzüklerini çıkarıp masaya bırakmış ve bana yardıma gelmişti. Beraber kısa sürede yemeği yaptığımızda çok eğlenmiştik. Ben tarifi anlatmıştım, o yardım etmişti. Yemeği tabaklara koyduğumuzda hızlıca bir fotoğraf çekmiş ardından masaya götürmüştük.

Oturduğumuzda ilk kaşığı almasını merakla bekliyordum. Tamam, babam bana daha önce defalarca kez yapmış olabilirdi ama ben bu yemeği ilk kez ona yapıyordum.

Yemekten bir kaşık alıp yediğinde gözlerimi ona dikmiş bakıyordum. "Nasıl tadı?" Meraklı sesimle ona baktığımda boş bakışlarla bana bakıyordu, beğenmemiş miydi acaba?

Yüzüm düştüğünde yemekten bir kaşık daha aldığını gördüm. "Sence?" Yemeye devam ettiğimde yüzümde yeniden bir gülümseme oluştu, beğenmişti.

"Beğendin mi?"

"Senin yaptığın yemeğin kötü olma ihtimali var mı ki?"

Dediği şey ile gülümsemem daha da büyüdü, öyle büyüdü ki gamzelerim ortaya çıkmıştı.

Bir süre yemeğimizi yedikten sonra boş tabakları kaldırıp iki dakika da makinaya dizmiştim.

Sıkıldığımız için küçükken tekrar tekrar izlediğimiz bir filmi açıp saatlerce onu izlemiştik, Gökçe ve Melis'e bir ara teşekkür etmem gerek sanırım...

-

Akşam olduğunda annemler gelmeden önce Demir gitmişti, yanlış anlaşılmamak için. O gittiğinden yaklaşık yarım saat sonra ise Gökçe gelmişti, yine bir planı olduğunu düşünmüştüm fakat bu sefer ciddi bir şey olduğundan buraya gelmişti.

Annemlerle ayak üstü biraz konuşup sohbet ettiklerinde sohbeti kesip elinden tutarak yukarıya çıkarmıştım onu. Odaya girdiğimizde onu hızlıca yatağa oturtturmuş ve evde pineklemeyi sevdiğim için yaptığım zuladan birkaç atıştırmalık alıp onun yanına oturtmuştum.

"Dökül."

Anlamsızca bana baktığında kaşlarımı çattım. "Bir şeyler var sen de, dökül."

Atıştırmalıklardan bir tanesini açtığında ağzına attı.

You Belong With Me | Demir ArsalWhere stories live. Discover now