barry
"Neden burada tek başına dikiliyorsun?" elimdeki dal parçasını aniden gelen ses yüzünden fırlatmıştım. Toprağa bir harita çıkarmaya çalışıyordum en azından o bunu mahvetmişti. Saintti sanırım ismi.
"Gidip grubunu arasana sen."
"Bunu sana sormaya geldim aslında, zeki birisin neden gidip onlara sormadın?"
"Hepsi benden nefret ediyor. Şu anlık boşa bir çaba gibi gözüküyor." Saint oturduğum kütükte yanıma yerleşti. "Dedemin bir sözü var. Çok severdim. Eğer biri sana limon vermiyorsa bacağına sık."
"Ne anlamam gerek bundan?"
"Bazen zorla yapman gerekiyor bazı şeyleri." Saint'in yüzünde bir gülümseme oluştu. Bana oynuyor muydu şu an? Oyuncu olduğunu duymuştum zaten. "Tamam o zaman takımıma gel."
"Kabul edilmiştir. Kafamda birkaç kişi daha var. Charlie!" Charlie dediği çocuk bir ağacın arkasından çıkıp yanımıza geldi. "İşte gördün mü? Artık üç kişiyiz."
"Bir kadın ittifakı var ayrıca Alex şimdiden başlarına geçti. Harry'nin takımından bahsetmiyorum bile." Saint aniden sırtıma vurunca öne yalpalamıştım, adam çok güçlüydü.
"Sakin olsana oğlum. Hallederiz. Sen bize planını söyle. Sana güveniyoruz." Charlie ve ikisinin bakışları bana dikilmişken iç çektim. Elimi enseme götürüp hafif kaşıdım. Sıcak yüzünden şimdiden sırtımdaki sivilceler kaşıntı yapıyordu.
"Şu an yanımıza çekebileceğimiz Will var kendisi bir doktor hem. İşimize yarar. Evet güce ihtiyacımız var ama o adam sadece bunu istemiyor gibiydi. Ayrıca çeviklik ve zekada istiyor. Hırsız dedikleri kız işimize yarar."
"İşte bu! Bak demiştim tam bir zeka küpü."
"Geminin sahibinin mi ne kızı var. Fiona. Onunla konuşma şansım olmuştu. Çok kolay manipülatif edilebilir onuda alalım. Pedro denen adamı alamayız o grubu dağıtabilir."
"O cinsiyetçi pislikle aynı grupta olmak istemezdim zaten." Charlie böyle dediğinde Saint onu onayladı kafasıyla.
"Onlar şimdiden yedi kişiler. Diğerleri de şimdiden anlaşmış olmalılar. Campbell'ı Veronica'nın yanında görmüştüm."
"Yani kısaca onların hepsi yedi kişi biz altı mı olacağız?!" Charlie endişeli bakınca konuşmaya devam ettim.
"Bu daha iyi inan bana. Pedro gibi biri grubumuzda olduğunda zaten biterdik."
"Pekala o zaman planı uygulayalım kaptan, sendeyiz."
"Lider olmamı mı istiyorsun?" Saint beni kütükten kaldırıp omuzlarımdan sarstı. "Evet ödül aldığını falan tahmin ediyorum. Bunları boşuna almadım. Şu an kurtaracağın insanlar var. Ayrıca küçük erkek kardeşime benziyorsun. Sana inanıyorum."
Saint'i ne kadar tuhaf bir adam gibi görsem de bu beni iyi hissettirmişti. "Simone da var. Ona sorabiliriz."
"Charlie doğru söylüyor. Diğerleri onla konuşmadan yanına gidelim." bunu desek bile gittiğimizde çok geçti. Simone güçlülerin tarafında olmayı seçmişti. Onu Harry'le konuşurken görmüştüm. Hepimiz alanda bekliyorduk. Ölümümüzü bekliyorduk sanırım. Saatin ilerleyişini izlerken kendi kendime hesaplama yapıyordum. Burada hayatta kalabilirdim, bundan emindim. Fiona ve Will bize neyse ki katılmayı kabul etmişti.
