AVCI (TEXTİNG)

Söz ver bana

YAHYA

Zonklayan başımla anahtarı yuvasına sokmaya çalıştım. Tam yuvasına soktum derken kapı açıldı. Gördüğüm kişiyle kaşlarım çatılırken birden boynuma sarılmasıyla yumruğumu sıktım. Baş ağrısı falan kalmadı bende.

"Sevgilim geç kaldın. Yemek yiyeceğiz-"

"Ben sana bir daha bana sarılma demedim mi?" dedim dişlerim arasından. Bileklerinden tutup ayırdım onu kendimden. O sırada kulağıma gelen sesle başımı çevirdim.

"Yahya nerde kaldın? Beste kızım merak etti seni."

Babam olacak adam yüzündeki yalancı gülümseme ile Beste'ye döndü. "Annelerine yardım et, kızım." dediğinde memnun hâlde içeriye geçti, Beste. Her defasında kızı umutlandırıyorlar ve kız mal gibi kanıyor.

"Nerde kaldın sen? Misafirlerin geleceğini söylemedim mi sana?" deyip kolumdan tuttu hızla. Kopartacak gibi sıkıyordu. Artık acı hissetmiyorum. Misafirler gidince yine döver beni.

"Oyununuza alet olmayacağım. O kızı istemiyorum. Sevmiyorum. Evlenmeyeceğim. Annemi alıp yeni hayat kuracağım kendime. Ve sen engel olamayacaksın." deyip omzuna vurdum. Etki etmemişti bile. Eli bana tokat atmak için hızla kalktığında alayla güldüm. Cesaret edemez.

"Hadi vursana. Vücudum morluk, yaralar içinde. Yüzümü kapatamazsın değil mi?! Söyle lan!"

Konuşmak için nefes aldığında arkasında Beste'nin babası belirdi. "Ne oluyor Aydın? Yahya geçsene oğlum." deyip bana yaklaştığında yüzüne bakmadan yanından geçtim. Gözlerim annemi ararken mutfakta gördüm onu. Yanına gitmek istesem de yanında Beste ve annesi vardı. Kapının kenarına geçtim. Elindeki tabakları masaya bıraktığında başını kaldırdı ve beni fark etti. Gülümsedim. Yüzünde güller açtı. Odama gelmesi için işaret yaptığımda başıyla onayladı beni. Diğerlerine görünmeden odama doğru ilerledim.

Odama geçtiğimde vakit kaybetmeden montumun cebinden yeni aldığım iki sigara paketini alıp odamdaki çöpe attım. Annem görmesin.

Biraz beklememin ardından annem odaya geldi. Sarıldım canını yakmamaya çalışarak. Yaraları yeni iyileşiyor. O şerefsizi öldüreceğim.

"Biraz dayan. Gidene kadar sabret. Yüzünü asma tamam mı oğlum? Benim hatrım için." dedi sırtımı sıvazlayarak. Acıyan gözlerimi sımsıkı kapattım.

"Kurtaracağım seni o adamdan. Sana dokunamayacak. Yeni hayat kuracağız kendimize. Başka şehire gideriz, olmaz mı?"

Başımı kaldırdığımda yaşlı gözleriyle gülümsüyordu. "Nereye gideriz ki biz? Bizi bulur." dedi kısık sesle. Başını kapıya çevirip tekrar bana döndü. "Beni görmezse sinirlenir. Sen üzerini değiştir, in aşağıya."

Bir şey demedim. Devam etti. "Sigara içiyor musun hâlâ?" dediğinde yutkundum. "O adama benzeme, dedim sana güzel oğlum." deyip elini saçıma getirdi. Yalvarır gibi bakıyordu bana. Kanım dondu. "Söz ver bana."

Dolan gözlerim yanaklarıma taştı. Başımı annemin omzuna yaslayıp ağlamaya başladım. Çocuk gibi ağlıyorum. Annem de ağlıyordu benim gibi.

"Ben o adama benziyorum, anne."

___

Siz| Balkız

Gördü. Parmaklarımı hızla ekranda gezdirmeye başladım.

Siz| Özür dilerim

Mesaj gönderilmedi. Engelledi beni.

Telefonumun hattını değiştirip numarayı kaydettim. Yeniden yazdım.

Siz| Özür dilerim

Gördü.

Siz| Sana kötü niyetli sarılmadım

Mesaj gönderilmedi. Küfür savurdum. Bu saatte hat da alamam. Yarını beklemek zorundayım.

Telefonun hattını değiştirdim. Üzerimdeki kazağı çıkardım sonra. Omzumdaki yara kanıyordu hâlâ. Komodinin üzerindeki peçetelerden alıp yaraya bastırdım. Şerefsiz adam kumar oynamaya gitti. Annem mışıl mışıl uyuyor. Buna seviniyorum.

İşimi hallettikten sonra yatağın içine girdim. Kapı her ihtimale karşı açıktı. Sabaha doğru gelir ama erken gelirse annem için kapıyı açık bıraktım. Vücudumda gezinen sızıyla pozisyonumu biraz değiştirdim. Uyumak için gözlerimi kapattığımda gözlerimin önüne Balkız geldi. Gözlerimi açtım hızla. Uzak duracağım ondan.

____

İki dal sigaranın ardından okula geldim. Kendimi okulun önündeki banklardan birine attım. Etrafıma baktığımda kimileri tuhaf tuhaf yüzüme bakıp önümden geçiyorlardı. Umursamadım.

Başımı çevirdiğimde gördüğüm kişiyle duraksadım. Sarı saçlarını açık bırakmış. Rüzgarda savrulan saçları ile gözlerimi ondan ayıramadım. Yakın hissediyorum onu kendime. Uzak duracaktım ondan.

Yerimden kalkıp yanına doğru ilerledim. Ona yaklaşmışken başını çevirdi bana. Uzaklaştı benden.

"Bir daha yanıma yaklaşma!" dedi çatık kaşlarıyla. Sertçe yutkundum. Yüzünü çevirip yanımdan ayrıldı. Yüzümü avuçlayıp sertçe ellerimi saçımdan geçirdim. Ne yapıyorum ben?