Başarılı bir cinayet büro komiseri olan Miray, yardımcısından gelen yeni bir cinayet ihbarı ile harekete geçer. Ancak işler bu sefer onun için diğer çözdüğü dosyalar kadar kolay değildir. Bir uçurum kıyısında sırlarla çevrili bir ölüm zinciri... Çok...
Olay yerine geldiğimde ekipler buradaydı. Köşede bekleyen Akın'ı gördüm ve sarı şeridin altından geçip yanına yaklaştım. "nedir durum Se-..." gözlerimi sıkıca yumup kafamı iki yana salladım. Semih... Ardından tekrar gözlerimi açtım ve cümlemi tamamladım. "Akın."
"değişim saatinden sonra oluyor olay komiserim. Nöbetteki memurlar nöbet devredecekler, haberleşiyorlar. O aradaki beş dakika boşlukta oluyor."
Tek kaşımı kaldırıp sordum "nöbet devretmek için diğer memurların gelmesini beklemeden nöbet yerini mi terk ettiler?"
"öyle olmuş."
"nerede bu memurlar? Nöbete gelenler değil ama, hali hazırda burada olup da "nöbet saatim bitti" deyip gidenler."
Eliyle arkamda, sağ tarafı işaret etti. "şuradalar. Olay onları da ilgilendiriyor sonuçta. Geri çağırttım o yüzden buraya."
Elimle iki defa hafifçe omzuna vurdum. "iyi yapmışsın." və arkadaki üç polis memurunun yanına gittim. "iyi geceler beyler."
Karşımda yan yana dizildiler. "kim nöbetteydi burada?"
İki polis memuru elini kaldırdı. "ne sizin adınız? "Peş peşe konuştular "Atilla", "Murat".
"nasıl oldu olay anlatın biriniz."
Murat bir adım öne çıktı. "gece 12 de yani nöbet değişim saatinde, nöbet değiştireceğimiz arkadaşlarla irtibata geçtik. "10 dakikaya geliyoruz" dediler. Biz de onlar geliyor diye gittik."
Ellerimi göğsümde birleştirdim." o on dakika arada da olay yaşandı dimi?"
"evet komiserim."
İkisine de sert bir tokat patlattım. "size kim nöbet yerinizi terk edin dedi peki!"
