Başarılı bir cinayet büro komiseri olan Miray, yardımcısından gelen yeni bir cinayet ihbarı ile harekete geçer. Ancak işler bu sefer onun için diğer çözdüğü dosyalar kadar kolay değildir. Bir uçurum kıyısında sırlarla çevrili bir ölüm zinciri... Çok...
¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.
Bazen canı o kadar acır ki insanın, ne hissetmesi gerektiğini dahi bilemez.
Tam olarak öyle bir dönemden geçiyordum. Aklımın ve duygularımın birbirine karıştığını hissediyordum.
Zaman zaman duygularımın mantığımı esir aldığını fark ediyordum. Ve bu, şu noktada olmaması gereken bir durumdu. Dahası, tehlikeli bir durumdu. Beni yavaşlatırdı, hatta belki de hataya sürüklerdi. Bunun olmaması için büyük bir savaş veriyordum.
Bu savaşı kazanırsam kendimi kaybedecektim muhtemelen ama buna değecekti.
Semih'le dün gece gerçekleştirdiğimiz kısa sohbet bana gerçekten iyi gelmişti. Az da olsa, içimde bastırdığım duyguların serbest kalması beni rahatlatmış, daha hafiflemiş hissettirmişti.
Eve geldikten sonra kendimi direkt suyun altına attım. Kafamdan aşağı akan soğuk suyun altında bir ağlıyor bir sakinleşiyordum. Bunu son iki gündür anormal bir şekilde fazla yapıyordum.
Eve geldiğimde saat 12'ye yaklaşmıştı ama banyoda ne kadar zaman vakit geçirdim, saat kaç olmuştu bilmiyorum.
Suyu kapatıp küvetten dışarı çıktım. Çok yavaş hareket ediyordum. Ruhumdaki acının ağırlığı mıydı üstüme çöken bilemiyorum. Odaya geçtiğimde elime gelen ilk pijama takımını üstüme geçirip yatağa uzandım.
Uyumak, dinlenmek istiyordum ama beynim bir türlü uyumuyordu. Ardı arkası kesilmez sorular kafamın içinde kol geziyordu.
Sırt üstü uzanıp tavanı izlemeye başladım. Odanın camından içeri sızan ay aşağı odayı hafif de olsa aydınlatıyordu ve gözlerim karanlığa alışmıştı.
Yavaşça sağıma doğru döndüm. Sağ elimi kafamın altına koydum, sol elimi ise Emre'nin yastığının üstüne.
Neden gitmişti? Daha önce bir iki defa ayrı eve çıkmayı ben teklif ettiğimde benimle kavga etmişti. Bazı zamanlarda işin içine şaka katarak reddetmişti. Ama şimdi ne olmuştu da birden kendi gitmek istemişti? Üstelik geçici bir süre demişti. Ne işi vardı, ne yapacaktı o geçici süre dediği zaman dilimi içerisinde?
"bir cüzdansız dışarı çıkmam, iki sensiz yatmam". Diyen sesi aklıma düşüyor, görüntüsü gözümün önüne geliyordu.
Neden gittiğinin yanı sıra, nereye gitmişti? Bir arkadaşında mı kalmıştı ? Evinde kalacak kadar samimi olduğu sadece üç arkadaşı vardı. Ya da arkadaşında falan değil de direkt kendine ev mi tutmuştu acaba? Ailesinin evine gitmemişti, bunu biliyordum.
