on dördüncü bölüm

15.5K 1K 203
                                    

2 ay sonra ;

" HİYAAA!"

Kahkaha atarak odadan koşarak çıktım. Arkamdan gülen doktorlarıma dönerek orta parmak çektim.

" Görüşmemek üzere akıl hastanesinin akılsız doktorları!" dediğimde alınmak yerine gülüşlerime karşılık verdiler.

Gülerek hoplaya zıplaya olduğum kattan indim.

Bugün bu hastanede son günümdü. Doktorlarım Demirdağ ailesine haber vermek istede ben istememiştim. Süprayz biçç diyerek giriş yapmak istiyordum ayol.

Yaklaşık bir ay önce tamamen kendime gelmeye başladığımda kelepçelerden kurtulmuş ve bir sürü arkadaşım olmuştu.

Yaşlısından tut gencine kadar..

Akıl hastanesi herkesin bildiği gibi delilerin olduğu yer değildi aslında. Delirmemek için gelinen yerdi. İnsanlar sağlığı için geliyordu buraya.

Manyaksınız ayol. Ön yargıları kıralım nütfenn.

Dedi ailesine ön yargılı olan kişi.

Bişiyokbişiyokbişiyok.

Kalbi güzel adam ise bir aydır yanıma gelmiyordu. Doktoruma kaç defa aratsamda aramalarıma cevap vermemişti. Kırılmıştım.

Ona alışmıştım, güvenmiştim, yanıma aldığım tek kişi o'ydu. Ve o da beni yalnız bırakmıştı.

Kendi kendime gülerek hastanenin bahçesine atıldım. Temiz havayı görmemişler gibi solurken, "Çek çek tüm havayı çek zaten biz orsbucocuyuz ya, bize bir şey kalmasın!" diyen kişiyle kahkaha atarak sesin geldiği yöne döndüm.

Batuhan Uygar. Hastanede ki ilk arkadaşım. İlk gördüğüm farklı yüz. 20 yaşındaydı ve buraya annesini kaybettiği için bozulan psikolojisi yüzüne babası zoruyla kapatılmıştı.

Zaten ondan başka bir tane daha arkadaşım vardı orası ayrı.

Gençler azdı. Yaşı büyükler fazlaydı..

" Kes çeneni kes, kes, kes!" diyerek onun sırtına atlayan kişiyle kahkaham kıkırtıya dönüştü.

Afra Özer. İkinci ve son arkadaşım. 19 yaşında üç kez üst üste intihar etmesi üstüne ailesi zoruyla buraya kapatılan genç kız. Asıl konu ise Afra'nın intihar etmesi değildi, onun intihara zorlayan zorbalardı.

Afra, Batu ve ben üçümüz burada baya yakın arkadaş olmuştuk. Her bokumuzu bilir hale gelmiştik. Onlar da en geç haftaya çıkıcaktı. Benden iki ay önce gelmişlerdi çünkü.

" Ay, tamam güldürmeyin şuraya sıçarım." dediğimde Batu yüzünü buruşturarak elini kaldırdı.

" Bu kız kim? Kim bu kız? Tanımıyorum da ben! Alooo, beni duyan var mı? Polisss."

Dedikler ile birlikte Afra ve ben random gülüşlerimizle karşılık verdik. Kendimize geldiğimiz zaman Afra sonunda çocuğun sırtından inmiş boynuma atlamıştı.

Ayıptır söylemesi ikimizde cücegillerdendikte..

" Aşkitommm! Çikolatammm! Çok özlicem seni ıhııııaaaaa!" diye saçma bir ağlamaklı ses çıkardığında homurdanarak, " Serdar apk." dediğimde Batu kendini tutamayarak koca bir kahkaha attı.

Afra geri çekilerek şak diye kafama tokat attığında homurdanarak götüne tekme attım. O götünü ben kafamı ovarken Batu hem sitem ediyor hem gülüyordu.

İkisi de aynı benim gibi maldı. Ve ben malları severim.

Demirdağ ailesini neden sevmiyorsun o zaman amk.

AŞİRET KIZIWhere stories live. Discover now