2.sezon 2.bölüm I.Kısım

19.3K 898 90
                                    

NOT = Bölüm 2 kısımdan oluşuyor. II. Kısım ÇARŞAMBA gelecek!!

--

Patlama sesiyle beraber, çığlık atmıştım.

Suratıma sıcak bir şeyin sıçradığını hissettim. KAN . Daha fazla çığlık atmaya başlamıştım. Korkuyordum. Hala korkuyordum. Titriyordum. Suratıma sıçrayan kanın aksine buz gibiydim. Titriyor ve üşüyordum.

Direkt beynine ateş etseydi, bu kadar kan sıçramazdı. Yerde yatan Doruk'a baktım, çenesinin altından yukarı doğru ateş etmişti ve bu görüntüye daha fazla dayanamayacaktım. Gözleri açık kalmıştı ve bakmaya bile korkuyordum. O şekilde direkt beynini patlatmış oluyordu. Doruk akıllı çocuktu. Kendine kesin ölüm hazırlamıştı.

Bartu yanıma gelip bana sarıldı.

"Sakin ol. Tuğçe iyi misin?"

Titriyordum ve ona cevap verebilecek kelimeleri bir türlü seçemiyordum. Sürekli gözümün önüne gelen Doruk ve kulaklarımda çınlayan patlama sesiyle nasıl iyi olabilirdim?

Gözümün önüne gelmesine bile gerek yoktu. Zaten bedeni önümdeydi. Bedeninin başına oturmuş ve gözlerimi ona dikmiş bakıyordum. Gözlerinin içine bakıyordum. Şuanda hareketsiz ve duygusuz olan gözlerine...

Bu kadarı fazlaydı ama! Şaka değil miydi bu?

"Doruk."

Kolundan tutup onu salladım. Sonra gülmeye başladım.

"Öyle bakmasana Doruk. Hadi kalk gitmemiz gerek."

Doruk'un gözlerinin içine bakıp gülmeye başladım.

"Şşhh Doruk kaçalım burdan hadi. Polisler gelecek birazdan."

Elini tutup avucumun içine aldım.

"Ellerin soğuk. Üşüyor musun? Sana battaniye getireyim mi?"

Biraz durduktan sonra tekrar konuştum.

"Hey koca adam! Bu kadar şaka yeter."

Yerdeki kan birikintisine dokunup konuşmaya devam ettim.

"Boya mı bu? Çok inandırıcı gerçekten. Beni korkutmayı başardın. Hadi şimdi kalk."

Doruk'un kalkmaması sinirlerimi altüst etmişti.

"Ben acıktım. Sen acıkmadın mı? Biz de Bartu'yla yemek yapıyorduk. Değil mi Bartu?"

Bartu'ya baktığımda şaşırmış gözlerle bana bakıyordu. Kafasını sağa sola salladı. Tekrar bana baktı. Ve çok normal bir şeymiş gibi konuştu.

"Tuğçe o bir ölü. Doruk öldü. Anlıyor musun beni?"

Ne diyordu bu? Alt tarafı bir şakaydı. Gerçekten buna inanmış olamazdı herhalde. Kahkaha attım.

"Bartu o bize şaka yapıyor. İnandın mı buna? Şaka yapıyor işte."

Sinirlendiği zaman boynundaki damarlar belirginleşiyordu. Ve sanırım Bartu söylediğim şeye sinirlenmişti. Bana inanmayan ve kızgın gözlerle bakmaya başladı. Ve birden bağırmaya başladı.

"Şaka yapmıyor! Anla artık. O öldü!"

"Hayıııır! Bana bağırma Bartu! Git buradan. Defol!"

Tekrar Doruk'a bakıp konuşmaya başladım. Ve gülümsedim.

"O ölmedi ki..."

Ambulans ve polis arabalarının kapının önüne geldiğini gösteren siren sesleri duyuldu. Bartu ya da komşular aramış olmalıydı. O kadar çok mu ses çıkmıştı? Alt tarafı bir şakayı neden bu kadar abartıyorlar?

DEĞİŞİMWhere stories live. Discover now