Bölüm 14

33.1K 1.3K 40
                                    

"Bartu benle sevgili olsana?"

--

Olmadı bu böyle. ne yaptım ya ben. Pat diye söylenir mi? Hem demek istediğim gerçekten sevgili olmak gibi bi şey değildi. Yani sevmediğin biriyle sevgili olmamalısın. Ve ben Bartu'yu seviyor muyum? Aşık mıyım? Aşık olmadığım kesin. Belki sadece hoşlanıyor olabilirim. Ama ben dahil bütün kızların hoşlandığından eminim. Yani bu bir şey ifade etmez. Benim demek istediğim bu değildi. O cümleyi söylerken düşündüğüm başkaydı.

"Şey Bartu, hemen yanlış anlayacaksın şimdi. Ben şöyle düşünüyorum. Bence insanlar sevgili olduktan sonra birbirlerini sevebilirler, aşık olabilirler. Yani şey sen beni sevmek zorunda da değilsin. 1 yıl önceki sevgilinin etkisinden çıkamamış gibi görünüyordun. Ben de şey diye düşündüm..."

"Of ya benimle sevgili olursan, başka bir şeyle uğraşmış olursun, belki de onu unutmana yardımcı olabilirim diye dedim işte! Ne uzatıyorsam."

Aslında işin aslı öyle değildi ama ona söyleyemezdim. Doruk'la yaptığım anlaşmadan bahsedemezdim. Tamam Doruk bana onunla sevgili ol falan demedi. Ama başka türlü olmayacak gibi duruyor. Yani bana iyi davranıyor, sürekli onunla birlikte olursam herkese iyi davranır. Olmaz mı öyle? Yanlış mı düşünüyorum yoksa?

Belkide sadece öyle istediğin için yaptın?

Saçmalama! Ne alakası var. Sadece hoşlanıyor olabilirim. Yani belki.

Zaten aksini söylemedim ben. Hoşlandığın içindir. Zaten bütün kızlar onun peşinde. O yüzden cazibesine kapıldın.

Haklı olabilirsin iç ses. Ama bu iş amacımdan sapmayacak. Sadece iyi biri yapıcam ve kendime söz veriyorum ona en ufak bir şey hissetmicem.

Sözünde durabiliceğini sanmıyorum. Yani sonuçta yakışıklı çocuk.

Ya bi gitsene sen. Bir kere haklısın dedik hemen şey yaptın.

Ne diyom ya ben? İç sesim bensem, O zaman şuanda kendimle konuşuyorum. İyice delirdim.

Silkelenip kendime geldim. Bartuya bakmamla sırıttığını farkettim. Suratına öylece bakakaldım.

"Ne sırıtıyorsun ya?"

Hala sırıtıyor.

"Sana diyorum Öküz, ne sırıtıyorsun?"

"Sanki birine sinirleniyormuş gibi hareketler yapıyorsun. Kendinle mi konuşuyorsun sen?"

Bunu demesinin ardından az önceden beri tuttuğunu tahmin ettiğim kahkahasını bıraktı. Baya baya kahkahalarla gülüyordu ÖKÜZ! Sonra yaptığım şeyi düşündüm ve bende onun kahkahalarına ortak oldum.

"Az önce tırmanırken demiştim ya delisin sen . Gerçekten öylesin ahahaaha"

"eee Tamam lan yetti bu kadar gülme daha. Deliymişim hah kendine bak sen. Hadi bak güneş doğmak üzere. Bizimkiler uyanmadan gidelim. Yürü hadi. Kalk."

Bir anda ciddileşti. Yüzüme mal mal bakmaya başladı. Bende tek kaşımı kaldırdım ve bir süre öyle bakıştık. Ardından konuştu.

"Sorduğun sorunun cevabını almadın Çirkin."

"Ha evet. Söyle bakalım öküzcük benle sevgili oluyor musun? Bak altını çiziyorum ben senden hoşlanmayacağım sen de benden. Ama öyle gibi olucak ve sürekli benle ilgileneceksin. Düşündüm de bu fikir baya saçmaymış. Ama olsun ben zaten saçmalıkların, deliliklerin insanıyım. Sen demiştin Deliyim ben-"

"Uzatma tamam kabul ediyorum ÇirkinCİK."

"Ne zaman biter peki?"

Omuz silkti.

DEĞİŞİMWhere stories live. Discover now