hheavenlly

Dudakları dudaklarımda eli bel oyuntumda bana gülümsüyor lâkin bu kesiklerimden akan kanların bana oyunu

hheavenlly

Tanrıya hizmet etme amacıyla geldiğimiz bu evrende ben tanrının varlığını reddederken karşıma şeytanın çıkacağından bihaberdim.Şeytan benim tanrım oldu,şeytan benim inancım oldu,şeytan benim ibadetlerim oldu ve en önemlisi şeytan benim oldu.Şeytana ruhumu sattım ve o bana kendi suretinde bir kadın verdi.Şeytan bana diğer yarımı bahşetti.Şeytanın suretine sahip kadınla günah doğurduk.Günahlara boyandık gittikçe boyandıkça istedik.Tamamladık birbirimizi.Dudaklarında nefeslendim nefeslendikçe kestin nefesimi.Mahvettin,mahvettim,mahvolduk lâkin mahvoldukça daha iyi hale geldik.
          Diğer yarım beni bu evrenin amacında saptırdı,cehennemin dibine gönderdi kolları arasında.Halimden mesut idim bacaklarımı aralayana kadar.Böylece cehennem bizim sevişip güldüğümüz oyun alanımız oldu.Seninle günahların anası olduk sevgilim

wkookietae

"Öpmek utandırıyor mu seni? Gözünü yum hadi, Ben de gözümü yumunca gündüz gece olacaktır. İki gönül bir olunca aşk şöleni başlar şimdi: Korkma, oyna: Oyunumuz gözden ırak kalacaktır. Üstüne uzandığımız şu hareli menekşeler 
          Ne isteriz bilmez, ne de ele güne bir şey söyler.
          
          "Canım dudaklarındaki o doyum olmaz bahardan Belli, meyven olgun değil, ama tatmak gerek seni Vakti akıllıca kullan, uzak durma fırsatlardan; Güzellik, yaratılmışken heba etmesin kendini. Kıvama erdiğinde toplanmayan güzel çiçekler 
          Çok geçmeden çürüyerek kendilerini yok eder.
          
          "Yüzüm çarpuk çurpuk olsaydı, kaknem, bitik ve bozuk, 
          Hâlim gudubet, kaba saba, huyum kötü, sesim tiz, İçim geçmiş, iğrenç, aksırıklı tıksırıklı, soğuk; 
          Gözlerim yarı kör, kısır, cılız, kuru ve mecalsiz 
          Sana uygun olmam diye tereddüt edersin belki Ama bende hiç kusur yok, niçin tiksiniyorsun ki?
          
          "Benim alnıma iyi bak, bir tane kırışık yoktur, Gözlerim mavi, ışıl ışıl; bir şey kaçmaz onlardan, 
          Bir bahardan bir bahara güzelliğim büyür durur, Etim yumuşak ve dolgun, şehvetim sıcak buhardan. 
          Pürtüksüz, nemli elimi tutarsan kendi elinle Avcunun içinde erir, belki de görünür öyle.