"Yapamaz," dedi aynı sertlikte. "Oturup onunla düzgünce konuştun. Oradaydım, izledim. Ona arkadaş kalmak bile istemediğini söyledin. Sana gelemez, Yağmur. İçip içip arayamaz, rahatsız edemez. O nohut kadar aklının içinde seninle ilgili hayal bile kuramaz. Eğer bana izin verseydin, böyle bir şey yapmaya kalkışırsa ne olacağını kibarca anlatacaktım ona. Gerçekten çok kibar olacaktım."
"Sakallarını uzatsana yine."
Ona dünyanın en saçma şeyini söylemişim gibi baktı. "Ne?"
"Niye kestin? Biraz uzasalardı."