Kapının izin verdiği müddetçe onu izledim bir süre. O, karşısında kim olursa olsun yıkılmadan dik duran omuzları puanlık büküktü. Gözleri yorgun ve hayal kırıklığıyla bakıyordu önündeki pencereye. " Gözetlenmesini sevmem. Gizli gizli olanları hiç sevmem Çaylak. İlla birini gözetlemek istiyorsan direk nişanlına git. " Sözleri sertti. Benim gözleri doldurup hüngür hüngür ağlatacak kadar acımasızdı. Yıkılmışlığın ve kalp kırıklığın etkisiyle geldiğim yoldan geri döndüm. İkimiz içinde en doğrusu buydu.